Ümit
Kiler,
mağaza açılışı için geldiği Adana'da, AA muhabirine yaptığı açıklamada, toplam 22 şirket ve 4 ana faaliyet alanında faaliyet gösteren Kiler Holding'in, perakende grubunun lokomotif
sektör olduğunu bildirdi.
Perakende sektöründe 167 mağazada 5 bin 200 kişiye istihdam sağladıklarını, büyümeye de devam edeceklerini belirten Kiler, ''Yıl sonuna kadar, 30 milyon TL'lik yatırımla 30 mağaza açıp bin kişiyi daha istihdam edeceğiz. Bazı illerde yorulan ya da sektörden çekilmek isteyenlerin de mağazalarını bünyemize dahil ediyoruz'' dedi.
Tüketici memnuniyetini gördükçe daha fazla büyüdüklerini ifade eden Kiler, gelir düzeyi düştükçe ''en
ucuzu'' bulmaya çalışan
tüketicilerin sayısının da arttığını, tüketicilerin artık market market gezip
fiyat araştırması yaptığını anlattı. Ümit Kiler, şunları söyledi:
''Ancak, yanıldıkları bir konu var. Tek ya da birkaç
ürünün fiyatı, en ucuzu bulmaya yetmez. Müşteri
küçük hesabı bırakıp sepetin toplam maliyetine bakmalı. Çünkü, bir mağazada fiyata duyarlı, yani fiyatı herkesçe bilinen bir ürünü çok ucuza hatta zararına verip, diğer ürünlerin fiyatını artırmak bizim marketçilik anlayışımızda olmaz.
Sepet fiyatından kastım şu; bir evin bir aylık ya da haftalık
sebze-
meyve, şarküteri, kuru
bakliyat,
temizlik, et, süt ürünleri ya da diğer ihtiyaçlarının toplam maliyeti A marketinde nedir? B marketinde nedir? Müşteri bunu uygularsa ucuz alışverişin yolunu da bulmuş olur.''
-UCUZLUĞUN YOLU-
Ümit Kiler, bir ürünü en ucuza satmak için en ucuza da mal etmek gerektiğini belirterek, şunları kaydetti:
''Örneğin, birçok markette karın yüzde 6'sı kira bedelini karşılar. Biz ise bunu en aşağıya çeken tek mağaza olduğumuzu söyleyebiliriz. Çünkü, kira ne kadar yüksek olursa ürünün maliyeti de o kadar yüksek olacağından tüketici zarar görür. Bu nedenle İstanbul'un Ulus'u, Nişantaşı gibi semtlerde mağaza açmıyoruz.
Kira bedelimiz de karın yüzde 2'sini kolay kolay geçmiyor. Bu yüzden birçok kentte sepet fiyatlarımız en alt sıralarda. Hatta,
sebze-meyve reyonlarımızda diğerlerinden yüzde 15-20 daha aşağıdayız. Semt pazarından bile daha ucuz ürün satıyoruz.''
Kiler, ürünlerini doğrudan üreticiden aldıklarını, aracı ya da toptancılarla çalışmadıklarına işaret ederek, şöyle devam etti:
''167 mağazaya birden alım yaptığımız için alımlarımız yüklü olduğu gibi peşin ödeme yapıp yüksek iskontolar sağlıyoruz. Bu ürünün bize maliyetini düşürürken üreticiye yansımasını da aynı ölçüde düşürüyor. Yani masraf
yönetimini iyi yapıyoruz. Zaten perakendecilikte ilk
kural masraf yönetimi ve müşteri ilişkileridir. Müşteri ilişkilerini de radyomuz, dergilerimiz ve mağaza kartlarımızla sürekli sıcak tutuyoruz.''
Kiler, perakendecilik faaliyetlerini destekl
emek üzere gerçekleştirilen et ve et ürünleri üretimi, un ve unlu mamuller üretimi faaliyetlerinin yanı sıra, Kiler mağazalarında satılan 1000'e yakın ürün gamının
satış ve pazarlama faaliyetlerinin de yine Kiler Perakende Grubu başkanlığına bağlı şirketler tarafından gerçekleştirildiğini vurguladı.
Perakende sektörünün önemine de dikkati çeken Kiler, yoğun emek bulunan bu sektörün desteklenmesi, sorunlarının çözümlenmesi gerektiğini ifade ederek, sözlerini şöyle tamamladı:
''Perakende sektöründe kayıtsız çalışan olmamalı, eşit şartlarda
rekabet etmeliyiz. Benim marketimin önüne kamyon dolusu
karpuz gelirse ben mağazadaki karpuzu kime satarım. Biz kira ödüyoruz, elektrik, su ödüyoruz,
personel istihdam edip SGK primi ödüyoruz. Her şeyimiz kayıtlı
vergi ödüyoruz. Ama bir başka elektriği bile yakındaki trafodan çekip, mağazamızın önünde satış yaparsa bu haksızlık olur. Rekabette şartlar eşit olmalı, birinin elinde kılıç diğerinin elinde
bıçak olmaz.''
AA