Petrolde ağustos ayında 70 dolarlı seviyelerden başlayan son yükseliş dalgası tüm etkinliği ile evam ediyor. Fiyatlar her geçen gün adım adım 100 dolara yaklaşırken, analistler şimdi bu tarihi anı bekliyor.
Dolardaki düşüş ve arz-talep dengesizliğine ilişkin tedirginliklerin vurduğu petrol fiyatları bugün 98 doların üzerine çıkarak yeni bir
rekor kırdı.
Sadece son iki haftada yüzde 8 yükselen petrol fiyatlarındaki artış yılbaşından bu yana ise yüzde 60'ı buldu. Petrol, son 4 senelik periyotta ise dört kattan fazla artış gösterdi.
"Bundan sonrası için 100 dolar an meselesi" diyen uzmanlar, petroldeki yükselişi sebeplerini şöyle sıralıyor:
- Düşük dolar
- Kış mevsiminin yaklaşması
- Petrol arzının talebe yetişemeyeceğine ilişkin endişeler
-
Kuzey Denizin'de etkili olması beklenen fırtınalar
- Rafinerilerde yaşanan sorunlar
- Dünyanın en büyük petrol üreticilerinden olan Nijerya'da
sektör çalışanlarına yönelik devam eden şiddet
- Ortadoğu'da süregiden savaş
- Türkiye'nin Kuzey Irak'a girme ihtimali
-
Yatırımcıların petrol piyasasına daha fazla ilgi göstermesi ve spekülatif alımlar
DOLAR DİBİNİ ARIYOR
Petroldeki yükselişin en önemli katalizörlerinden olan dolar diplerde gezinmeye devam ediyor.
ABD ekonomisine ilişkin tedirginliklerle yatırımcılar dolardan kaçarken, kendilerine yeni limanlar arıyor. Özellikle euro,
altın ve gelişmekte olan
ülke paraları burada öne çıkıyor.
Dolar bugün yüzdesel olarak eylül ayından bu yana en büyük düşüşünü kaydederken, euro/dolar paritesi tarihinde ilk defa 1.47 seviyesinin üzerini gördü. Dolardaki düşüşte Çin'in 1.43 trilyon dolarlık rezervinin bir kısmını başka para birimlerine çevireceğinin işaretini vermesi etkili oldu.
Euro karşısında tarihinin en düşük seviyelerinde bulunan dolar, dünyanın önde gelen 16 para biriminin hepsi karşısında geriledi.
Kanada doları karşısında son 57 yılın, sterlin karşısında son 26 yılın,
Avustralya doları karşısında da son 23 yılın en düşük seviyesine indi.
New York Ticaret Borsası'nda dolar endeksi 75.21 seviyesine inerek son 34 yılın dibini gördü.
Uzmanlar, dolardaki gerilemenin devam etmesini beklerken, özellikle ABD ekonomisindeki resesyon endişelerinin ve FED'in
faiz indirimi beklentilerinin dolar aleyhine çalıştığına işaret ediyor.
ABD EKONOMİSİ ALARM VERİYOR
Bu konuda çarpıcı bir yorum da dün ünlü spekülatör Soros'tan gelmişti. Soros, ABD ekonomisinin ciddi bir
ekonomik düzeltmenin eşiğinde olduğunu belirterek, "Çok fazla borç aldık ve şimdi bunun faturası bize dönüyor" ifadesini kullanmıştı.
DOLARIN DÜŞÜŞÜ KİME YARIYOR
Doların euro önünde yılbaşından bu yana yüzde 10'a dayanan kaybı en çok ABD'li ihracatçılara yarıyor. İhraç malların fiyatları görece olarak ucuzlarken, Avrupalılar ceplerindeki para ile daha fazla
Amerikan malı alabiliyor.
İhracat kalemindeki iyileşme de ABD
bütçe açığını daraltıyor. ABD bütçe açığı
Ağustos ayında 57.6 milyar dolar ile son 8 ayın en düşük seviyesine indi.
Düşük dolara en büyük
itiraz ise Avrupalılardan. Özellikle
Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas
Sarkozy bu konudaki eleştirilerini sıklıkla dile getiriyor. Düşük dolar/yüksek euro sarmalının Avrupa'nın ihracat kabiliyetini zayıflattığına işaret eden uzmanlar ve politikacılar, bu durumun değişmesini istiyor.
ALTININ YILDIZI PARLIYOR
Dolardaki düşüşün parlattığı diğer bir enstrüman da altın. Dolardan beklediğini bulamayan yatırımcılar, bir süredir altın satın alıyor. Enflasyona karşı önemli bir koruma kalkanı oluşturan altın fiyatları 845 dolar ile son 28 yılın zirvesinde bulunuyor.
Dolardan umudu kesin
Finans piyasalarının en çok tanınan isimlerinden olan Amerikalı yatırım danışmanı,
Jim Rogers dolardan çıkmanın mantıklı olduğunu söyledi.
Spekülatör
George Soros ile birlikte Quantum Yatırım Fonu'nun kurucusu Jim Rogers, 1999 yılında başlayan emtia piyasalarındaki ralliyi öngörmüş bir isim olarak da piyasalarda haklı bir üne kavuşmuştu.
İngiliz Daily
Telegraph gazetesine konuşan Jim Rogers, ABD'deki resesyon tartışmaları ile ilgili olarak yeni bir iddia ortaya attı. ABD'nin halihazırda bir resesyona girdiğini ileri süren Rogers, hatta birçok ekonomik göstergenin resesyon dönemlerinden bile daha kötü olduğunu vurguladı.
"ABD ekonomisi hiç şüphesiz resesyonda" ifadesini kullanan Rogers, ABD
Merkez Bankası'nın piyasaya büyük bir miktarda nakit enjekte etmemesi halinde piyasalarda büyük düşüşler yaşanabileceğini savundu.
Rogers, dolar ile ilgili olarak da tembe bir tablo çizmedi. Dolar yerine
Japon Yeni, Çin Yuanı ve
İsviçre Frangı'nı
tercih ettiğini belirten Rogers, dolardan çıkmanın mantıklı bir karar olduğunu belirtti. Rogers, "piyasalarda önemli bir değişiklik olmazsa önümüzdeki 6 ay benim yolum budur" dedi.
Rogers, Çin borsası ile ilgili olarak ise olumlu olduğunu kaydetti. Son dönemdeki rekorlara karşın borsanın gidecek daha yolu olduğunu düşünen Rogers, borsada herhangi bir
köpük oluşmadığını belirtti.
Ünlü Amerikalı yatırım danışmanı ve spekülatör George Soros ile birlikte 1973 yılında Quantum Yatırım Fonu'nun kurucusu olan Jim Rogers, 1990'ların sonunda
hammadde fiyatlarının uzun bir yükseliş kanalına gireceğini ilk öngörenlerden biri olmuştu. Rogers, geçen sene
Fransız Le Monde gazetesine verdiği demeçte ise altının onsunun bin dolara kadar çıkabileceğini, hammadde fiyatlarındaki artışın da 2014 yılına dek sürebileceğini söylemişti.
PARİTEDE YENİ REKOR
Öte yandan dolar bugünkü işlemlerde euro karşısında değer kaybetti. Euro/dolar paritesi yeni bir rekor kırarak 1.4362 seviyesine kadar yükseldi. Yaşanan harekette, ABD'de
tüketici güveninin düşüşünü gösteren raporun FED'in
faiz indirimi yapacağına yönelik beklentileri kuvvetlendirmesi etkili oldu.