Operasyonu 'milli bir görevdi' diye nitelendiren
İstanbul Deniz Otobüsleri Genel Müdürü Ahmet Paksoy, "Gece yarısı
kriz masasından gelen telefonla sefer emrini verdik." dedi. Dünyadan takdir toplayan
tahliyeler için Paksoy'u birçok kişi
tebrik için aradı.
Libya'da yaşanan
halk ayaklanması, farklı ülkelerden binlerce kişiyi
mağdur etti. Ancak Türk hükümeti olayın ardından ani bir kararla bu ülkedeki binlerce vatandaşımızı tahliye ederek önemli bir başarı ortaya koydu. Bu tahliye operasyonları
İstanbul Deniz Otobüsleri'ne (
İDO) ait olan 'Osman
Gazi 1' ve 'Orhan Gazi 1' feribotlarıyla gerçekleştirildi. Libya'ya iki kez çıkarma yapan bu feribotlar, İstanbul'a ulaştı.
İDO Genel Müdürü Ahmet Paksoy, aralarında
kaptan, dalgıç, kaynakçı, polislerin de yer aldığı 80 kişilik
ekip için özel karşılama töreni düzenledi. Sadece Zaman'ın takip ettiği törende kurumun
özelleştirme süreci ve Libya'daki büyük tahliye operasyonu hakkında açıklama yapan Paksoy, "Libya operasyonu İDO için 'milli bir görevdi', alnımızın akıyla çıktık." dedi. Tahliye çalışmalarının 20
Şubat Pazar gecesi 24.00'te kriz masasından arayan Denizcilik Müsteşarı'ndan aldığı "Ahmetçiğim gemileri hazırla, Libya'ya gidiyoruz." talimatı ile başladığını belirten Paksoy, ardından kriz masası ile eşzamanlı olarak çalışmaya başladıklarını söyledi.
80 kişilik İDO çalışanının birçoğunun eşine ve çocuğuna
veda edemeden yola çıktığını kaydeden Paksoy, bu operasyonla Türkiye'nin
denizdeki etkinliğini yeniden ortaya koyduğuna dikkat çekti. Bu süreçte İDO'nun taliplilerinden de tebrik telefonları aldığını aktaran Paksoy, özelleştirme süreci devam ederken, Libya'daki binlerce Türk vatandaşının başarı bir şekilde tahliye edilmesinin kendilerine olan ilgiyi daha da artırdığına vurgu yaptı. Paksoy, ayrıca yatırımcının İDO'nun mali performansını, insan kaynağı niteliğini,
teknik ve
hizmet altyapısını da yeniden görme imkânına sahip olduğunun altını çizdi.
KAHRAMANLAR GİBİ KARŞILANDIK
Libya'daki tahliye operasyonunu gerçekleştiren Osman Gazi feribotunun kaptanları
Zekeriya Cömert ve
Vural Erol da yaşanan süreçle ilgili duygularını dile getirdi. Kaptan Cömert, denizciler arasında 'bir gemiyi iki kaptan batırır' deyişi bulunduğunu hatırlatarak, "Biz de iki kişiydik ama öyle olmadı. Öyle bir manevi hava vardı ki egolarımız yıkılmıştı. Bu süreç ayrıca Türkiye'nin nasıl tek yürek olabildiğini de gösterdi. Gemide polisten askere, basın mensuplarından sağlıkçılara kadar herkes tek yürek olmuştu." şeklinde konuştu. Kaptan Erol ise ilk seferde Osman Gazi'yi Allah'ın koruduğunu söylüyor. Çünkü çetin hava şartlarında yola çıktıklarını anlatan Erol, Bingazi'deki
yerli halk tarafından
Kurtlar Vadisi kahramanları gibi karşılandıklarını söylüyor. "Fakat
liman kılavuzu askerleri görünce epey korktu." diyen Erol, yolcularla dönüşe geçtiklerinde ise muhaliflerin 'elveda' demek için havaya ateş açtıklarını söylüyor. İkinci sefere gittiklerinde ise liman yakınlarında
bomba patladığını aktaran Erol, "Ama sağ salim yolcularımızı getirdik ya bu ve onların duaları bize yeter." dedi.
İBB, özelleştirmeden 3 milyar dolar gelir bekliyor
İDO'nun şartname ve bilgi odası şifresi satışından
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), 550 bin dolar para kazandı. Belediyenin sadece şartname satışından yarım milyon dolar parayı kasasına koyması yatırımcıların özelleştirmeye verdiği önemi ortaya koyarken, yatırımcıların da kim olduğu iyice netleşiyor.
Koç Holding,
ihaleye İsveçli Stena Lines ile konsorsiyum kurarak girecek. İhale aşamasında en güçlü
oyuncu olarak gösterilen konsorsiyumun İsveçli ortağı Stena Lines, 2010'da 15 milyar dolar yatırım yapmış, 7 milyar dolar da ciro elde etmişti. 35 feribotu, 65 tankeri ve 9 Ro-Ro gemisi bulunan şirketin,
Baltık Denizi ve İskandinav bölgesinde faaliyet gösteren 16 hattı bulunuyor. İMKB'de işlem gören 360 milyon kayıtlı sermayesi bulunan Rhea Girişim de Yunanistanlı Nel Lines ile ihale için konsorsiyum oluşturdu.
Sabancı Holding, Akfen,
Zorlu,
Demirören Şirketler Grubu,
Ulusoy Holding, Brightwell, uluslararası yatırım fonu Kohlberg Kravis&Roberts'ın (KKR) satın aldığı UN Ro-Ro,
Tahran Havayolları-Suudi yatırım fonu ortaklığı, Global
Yatırım da satışla ilgilenen diğer
firmalar. Bu arada şartname satın alanlardan
Boydak Holding yöneticilerinin "Şartnameyi inceledik, bizi aşar." dediği öğrenilirken, Hüsnü Özyeğin'in sahibi olduğu Fiba Holding'den de şartname alındıktan sonra ciddi bir geri dönüş olmadığı öğrenildi. Bu arada İBB Başkanı
Kadir Topbaş'ın özelleştirmeden 3 milyar dolar gelir beklediği öğrenildi.
İDO'NUN HİKÂYESİNİ, SATIN ALAN FİRMA YAZACAK
İDO Genel Müdürü Ahmet Paksoy, ayrıca şirkete beklenenin üzerinde talep olduğuna dikkat çekti ve kapalı zarflarla alınacak tekliflerin 31 Mart'ta son bulacağını söyledi. Tekliflerin değerlendirilmesinin ardından da İDO'nun özeleştirilmesi gerçekleştirilecek. Bu süreçte ciddi
rekabet yaşanacağını kaydeden Paksoy, sözlerine şöyle sürdürdü: "İDO'nun hikâyesini, satın alacak olan şirket yazacak. Çünkü İDO, İstanbul,
Bursa,
Bandırma,
Tekirdağ gibi önemli lokasyonlara sahip. Ve ihalenin ardından Ro-Ro seferleri başlayacak. Bunun yanında denizcilikte farklı alanlara girebilir. Kruvaziyer, yük taşımacılığı yapabilir. Bu hikâyeleri yatırımcı yazacak."
ZAMAN