Armatörlerin
yabancı bayrağa geçmelerinin sebeplerinden biri de
Malta ve
Panama gibi
ülkelerde
Türkiye'ye göre daha az gemi
personeli çalıştırma imkanına sahip olması.
Türkiye, en büyük problemi işsizlikle boğuşmaya devam ederken, bazı
sektörlerde kalifiye
eleman sıkıntısı yaşanıyor. 7 bin eleman açığı olan
denizcilik sektörü,
yasak olduğu için Türk gemilerinde yabancı çalıştıramıyor. Armatörler de bu sorunu yabancı ülke bayrağı taşıyarak aşıyor.
Denizcilik en hızlı gelişen sektörlerin başında geliyor. Ancak sektör bugünlerde kalifiye eleman bulamamaktan şikâyetçi. Dünya ile paralel büyüyen denizcilik sektöründe Türkiye'de gemi adamı açığı 7 bine kadar çıkıyor. Kanunlara göre ise Türk gemilerinde yabancıların çalıştırılması yasak. Armatörler, sorunu aşmak için
bayrak değiştirmeyi
tercih ediyor. Türklerin sahip olduğu 1000 dwt ve üzeri gemilerin yüzde 65'i
Türk bayrağı altında çalışırken, yüzde 35'i eleman açığı ve diğer sebeplerle yabancı bayrak çekmeyi tercih ediyor.
Gemi adamı eksikliğinin başlıca sebebi, denizcilik fakülteleri ve kurslardan yeterince
mezun çıkmaması. En fazla ihtiyaç duyulan gemi adamı;
kaptan, başmühendis, güverte ve
makine zabitleri.
Üniversite diploması olan ve yabancı dil bilenler bile iş bulamazken, denizcilik sektörü elemansızlıktan yakınıyor. Resmî rakamlara göre 2 milyon 265 bin kişi iş arıyor. Ancak
teşvik sistemindeki yanlışlar sebebiyle armatörler eleman bulmakta zorluk çekiyor. Armatörler Birliği Başkanı
Şadan Kalkavan, "Arkadaşlarımız Türk gemi adamı bulamayınca yabancı çalıştırmak istiyor. Ancak kanunlar buna izin vermediği için Malta, Panama gibi ülkelerin bayrakları altında faaliyet gösteriyor." diyor. Deniz
Ticaret Odası
Meclis Başkanı
Erol Yücel de işsizliğin yüzde 9 olduğu bir ülkede eleman sıkıntısı yaşadıklarını kaydetti.
Barbaros Denizciler Derneği'nin konu hakkında hazırladığı çalışmaya göre de zabitanların yaş ortalaması artıyor emeklilerin yerleri doldurulmakta zorluk çekiliyor. Sektör temsilcileri, üniversitelerdeki denizcilik bölümlerinin ve kontenjanlarının artırılmasını, bu alanda eğitim verecek kursların yaygınlaştırılmasını ve zabitanlığın teşvik edilmesini istiyor. Gemi adamı yetiştirip diğer ülkelere göndermenin aynı zamanda önemli bir gelir kaynağı olduğunu belirten denizciler, buna örnek olarak Filipinler'i gösteriyor.
Türkiye'de denizcilik eğitiminin temelleri 1884 yılında Leyli Tüccar Kaptan Mektebi'nin kurulması ile başlıyor. Bu okul daha sonra
İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Denizcilik Fakültesi olarak eğitime devam etti. Halen İTÜ'nün dışında, yaklaşık 10 üniversitede fakülte ve iki yıllık ön
lisans düzeyinde çeşitli bölümlerde eğitimler veriliyor. Deniz Ticaret Odası'nın (DTO) kurduğu Türk Denizcilik Eğitim Vakfı'nın yanı sıra Akademi Denizcilik ve Ekol Denizcilik gibi özel kurslar faaliyet gösteriyor. Bütün eğitim kurumlarının standartları Uluslararası Denizcilik Örgütü (IMO) tarafından belirlenip denetleniyor. Ancak buralardan mezun olanlar, sektörün ihtiyacını tam olarak karşılayamıyor. Armatörler Birliği Başkanı Şadan Kalkavan, armatörlerin gemi adamı bulamadığı için yabancıları çalıştırmayı tercih ettiğini, bunu da bayrak değiştirerek yaptığını söylüyor. Kalkavan, denizcilik fakültesi öğrencilerinin mezunlarının yetmediğini belirterek, "Daha kısa sürede eğitim veren özel kurslar var. Bu kurslardan mezun olanlar,
üniversite mezunundan daha düşük maaşa çalışıyor. Ancak fakülte mezunları maaşlarının düşmemesi için kursların önünü kesmek istiyor." şeklinde konuşuyor. Denizcilik Müsteşarı Hasan Naiboğlu da, dünya genelindeki deniz adamı eksikliğinden doğan fırsatlardan faydalanabilmek için Türkiye'nin gemi adamı sayısının artırılması gerektiğini vurguluyor. Müsteşarlıkta eğitimle ilgili konuları takip eden Deniz
Ulaştırma Genel Müdür Yardımcısı Süleyman Bayar'ın verdiği bilgiye göre, Türkiye'de tayfalarla birlikte 230 bin gemi adamı bulunuyor. Üniversitelerde güverte bölümlerine alınan öğrenci sayısının makine bölümlerinden fazlalığı, makine konusunda yetişmiş eleman eksikliğini artırıyor. Süleyman Bayar, "Bizim hedefimiz dünya ticaret filosuna kalifiye gemi adamı yetiştirmek olmalı. Avrupa'da denizlerden kaçışlar var. Filipinliler, çok sayıdaki okulları sayesinde her yıl milyarlarca dolar para kazanıyor." diyor. Bayar, gemilerde yabancı çalıştırılabilmesi için de Çalışma Bakanlığı'nca bazı meslek gruplarının ikametgâhtan muaf tutulma uygulamasının denizcilik için de geçerli kılınabileceğini ifade ediyor. Gemilerin yabancı bayrak çekmesinin bir başka nedeni de Malta ve Panama gibi ülkelerde Türkiye'ye göre daha az personel çalıştırılabilmesi.
Barbaros Denizciler Derneği'nin çalışmasına göre zabitan açığı ile birlikte tayfa sınıfındaki ihtiyaç fazlalığı değişmedi. Zabitan ortalama yaşı kaptan ve başmühendis düzeyinde yükselirken, emekliye ayrılanların yerleri doldurulamıyor. Denizcilik denilince akla sadece kaptanlık ve çarkçı gelse de tersanecilikten acenteciliğe kadar geniş bir sektör. Gemi inşa sanayiinin hızlı büyümesine rağmen, okul sayısı değişmedi. Acentelik gibi yan kollara ilişkin eğitim veren kurum yok.
Deniz Ticaret Odası
Meclis Başkanı Erol Yücel, daha önce konu hakkında yaptığı açıklamada 2010 yılında dünya genelinde 100 bin, Türkiye'de ise 7 bin zabitan açığının oluşacağını duyurmuştu. Yücel, "Üniversite mezunu işsizler ordusuna sahipken, personel açığını kapatmak için yabancı personel çalıştırmak mecburiyetinde bırakılmamız Türk armatörüne ıstırap veriyor." ifadelerini kullanmıştı. Öte yandan sonradan armatörlere tanınan 'ikinci sicil' hakkı ile gemilerde belli bir oranda yabancı çalıştırma imkanı da tanınmıştı.
ZAMAN