Hisse senetleri geçen hafta elde ettiği yüksek kazanımlarının bir çoğunu bir günde kaybederken,
Avrupa yüksek getirili
kredi spredleri
rekor seviyelerde genişledi. ABD vadeli petrol sözleşmeleri bu yıl ikinci kez varil başı 50 doların altına geriledi.
Bundan önce yaşanan global piyasalardaki sert düşüşlerde olduğu gibi yatırımcılar güvenli
liman olarak devlet tahvillerine yöneldiler. Bu durum yen ve dolar’a olan talebin patlamasında etkili oldu. Özellikle ABD’nin milli ekonomi araştırma bürosu (National Bureau of Economic Research) ‘ndan ABD ekonomisinin resmi olarak
Aralık 2007 tarihinden itibaren resesyona girdiğinin açıklanması ve finansal
krizin
Ağustos 2007 tarihinde ilk kez etkinliğini gösterdiğinin belirtilmesi piyasalar tarafından olumsuz karşılandı.
Üretim aktivitesi Avrupa bölgesi,
İngiltere,
Avustralya,
Rusya ve Çin’de rekor seviyelere gerilerken,
Hindistan üretim endüstrisi 3.5 yıldır ilk kez daralma gösterdi. ABD üretim aktivitesinin 1982 yılından sonraki en düşük seviyelerde olduğu bilinmekte. Bütün bu durgunluğa son vermek adına bu hafta içinde Avustralya, İngiltere ve Avrupa bölgesinden
faiz indirimleri beklenmekte.
Bütün dünya ile paralel olarak
IMKB’de olumlu seyrini devam ettiremeyerek Pazartesi günü yüzde 5.38 geriledi ve 24.331 puandan kapandı. VOB’un en çok işlem gören ürünü Aralık vadeli IMKB – 30 endeksi yüzde 5.73’lük düşüşle 31.250 puana geriledi. Beklenen oldu ve kısa süreli tepki hareketlerinden sonra piyasalarda
satış hareketleri hızlandı. Borsalarda ve emtialarda düşüş hızlanırken, dolar ve yen değer kazandı. Eğer Aralık 2007 yılında başlayan resesyon ABD’de 2009 ortalarına kadar devam ederse –beklentiler bu yönde- 1930 yılında yaşanan büyük buhrandan sonraki en uzun resesyon yaşanmış olacak.
Ağustos 2007 yılında başlayan finansal kriz tam anlamı ile bir global krize dönerken, etkinliğini reel
sektör krizine devretti. Bu saatten sonra gelişmiş piyasaların birinden iflas haberi gelmedikçe finansal kriz piyasalar üzerinde kalıcı bir etki yapamaz. Toplumlar için en yıkıcı olan ve en derin etkiler bırakan olay reel sektörde görülen yıkılmalardır. Büyümenin yerini küçülmenin alması, şirketlerin üst üste zarar açıklaması, işsizliğin rekor seviyelere yükselmesi,
ekonomik aktivitenin durma noktasına gelmesi, iflasların artması gibi olaylar
toplum üzerinde derin izler bırakırlar.
Merkez bankası dün
Kasım ayında yapılan PPK’nın toplantı notlarını açıkladı. Eğer petrol düşük seyrini devam ettirdiği takdirde, düşen toplam taleple birlikte enflasyonun düşeceğini beklemekteler. Uluslarası kredi piyasalarında ve küresel ekonomideki sorunların iç ve dış talebi uzunca bir süre sınırlandıracağı düşünülmekte. Global kriz sebebi ile temkinli davranacağını açıklayan MB’sı faiz indirimlerine devam edebilir.
21.000 seviyelerine kadar gerileyen IMKB - 100 endeksi IMF ve benzeri söylemlerinde etkisi ile 25.000 seviyelerinin üzerini görmüştü. Konjektürde değişen birşey yok. Makro veriler ve şirket karlılıkları bu şekilde devam ettiği ve beklentilerde karamsarlık sürdüğü sürece 21.000 seviyelerinin aşağısının görülmesinin süpriz olmayacağını söyleyebiliriz.
M Ersagun Şimşek- TERA MENKUL KIYMETLER STRATEJİSTİ