Erdoğan'ın Cidde'den mesajı

Başbakan Erdoğan, Suudi Arabistan'ın Cidde kentinde bulunan Hilton Oteli'nde düzenlenen 8. Cidde Ekonomik Forumu'na onur konuğu olarak katıldı.

Erdoğan'ın Cidde'den mesajı

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Ortadoğu bölgedesinde barışın hakim olması ve insanların ekonomik refaha kavuşmalarını istediklerini dile getirerek, “1 trilyon doların silahlara harcandığı bir dünyada biz küresel terörü ortadan kaldıramayız” dedi. Başbakan Erdoğan, forumun açılışında yaptığı konuşmada, “forumun bölgede hayırlı neticelere vesile olmasını” diledi. Her türlü aşırılığın, hoşgörüsüzlüğün, fanatizmin ve baskıcı anlayışların, değişimin önündeki direnç noktaları olduğunu bilerek sevgiyi, uzlaşıyı, diyaloğu ve hoşgörüyü ön plana çıkarmak gerektiğini dile getiren Başbakan Erdoğan, “aksi halde, tahammülsüzlük ortamında ne gelişme olabilir ne de değişim ve reform” diye konuştu. Bölgenin ve İslam dünyasının, hak ettiği barış ve refah ortamına bir an evvel kavuşması için ortaya koyduğu çabaları gönülden desteklediğini ifade eden Erdoğan, Türkiye'nin şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonra da aktif rol üstlenmeye devam edeceğini bildirdi. Barış ortamı olmadan refahı sağlamanın zor olduğunu ifade eden Erdoğan, refah ve adaleti yaygınlaştırmadan barışı kalıcı kılmanın da zor olacağını dile getirdi. Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu: “Hepimizin gönlünde yatan, bölgemizde barışın hakim olması ve insanlarımızın ekonomik refaha kavuşmalarıdır. Bölgemizin bugününün ve yarınının nasıl şekilleneceği hakkında en büyük sorumluluk, bizlere düşüyor. Çocuklarımız hala savaş, hastalık ve yoksulluk nedeniyle ölüyorsa vebali bizlerin boynundadır. Çocuklarımız hala yoksulluk, cehalet ve bunun neticesi olan çatışma kültürünün etkisi altında kalıyorsa, gelecekten beklenti ve ümitlerini yitiriyorsa, yapacak daha çok işimiz var demektir. Bu nedenle özellikle yaklaşık bir rakam olarak söyleyeyim, 1 trilyon doları savunma harcamaları olarak ayıran bir dünyada küresel barıştan bahsedemeyiz ve silahların olduğu yerde bir diplomasiden de bahsedemeyiz. Diplomasi masada olur, masa ortadan kalktığı anda diplomasi ortadan kalkmış demektir. 1 trilyon doların silahlara harcandığı bir dünyada biz küresel terörü ortadan kaldıramayız. Açlık, sefalet, yoksulluk... Bunların en önemli hedefi, teröre altyapı oluşturmaktır.” Bunun altyapısını ortadan kaldırmakta başta siyasiler olmak üzere herkese önemli görevler düştüğüne işaret eden Erdoğan, en önemli savaşı el ele vererek cehalete karşı yapmak gerektiğini söyledi. Başbakan Erdoğan, bunun için de gerek ekonomik gerek siyasi alanda en doğru kararları vermek zorunda olduklarını vurgulayarak, ekonomik gelişmelere değindi. Sağlıklı bir yapıya kavuşmak için matematiksel doğru veya yanlışın olmadığını, bunu çok farklı etkenlerle ele almak gerektiğini dile getiren Erdoğan, bir ülkede başlangıçta memnuniyet veren bir reformun sonradan memnuniyetsizlik yaratabileceğini, memnuniyetsizlik yaratan bir reformun da daha sonra memnuniyet oluşturabileceğini anlattı. Nesillerin geleceği için çok doğru kararlar alınması gerektiğine işaret eden Erdoğan, ekonominin artık küreselleştiğini vurguladı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Seçim geliyor ve bazı arkadaşlarımız diyebilirler ki, 'böyle bir reformu yapmak seçimlerde bizi sıkıntıya sokabilir'. Ama unutmamalıyız ki, hayat risktir, siyaset risktir, yaşam risktir, ekonomi risktir. Eğer, siz bu riskleri göze alamazsanız başarıyı da yakalayamazsınız'' dedi. Başbakan Erdoğan, 8. Cidde Ekonomik Forumu'nda yaptığı konuşmada, teknolojideki gelişmelerin en belirleyici etkisinin, bireyler ve toplumlar arasındaki mesafeler ve sınırları ortadan kaldırmak olduğunu ifade ederek, ''Bu, bizim ekonomik reform alanında atacağımız her adımda dikkate almamız gereken bir husustur'' dedi. İletişim ve ulaşımın geliştiği küresel bir ortamda ekonomik ve ticari ilişiklerin de mahiyet değiştirerek küresel bir boyut kazandığını anlatan Erdoğan, küreselleşmenin dışında kalmaya çalışan ülkelerin vatandaşlarının bile bugün bir şekilde küreselleşmeden etkilendiğini söyledi. Küreselleşmenin getirdiği olumsuz etkilere ilişkin değerlendirmelerde de bulunan Başbakan Erdoğan, gelir dağılımı ve işsizlik gibi konularda da bu durumun sorun yarattığını kaydetti. Erdoğan, şöyle devam etti: ''Bu durumda yapmamız gereken bana göre, küreselleşmenin dışında kalmamak için altyapıyı oluşturmak zorundayız. Çünkü biz toplumun küreselleşme nedeniyle mağdur olan kesimlerini korumak için önlemler almalıyız. Bu tedbirleri almanın çok kolay olmadığını biliyoruz. Her değişim ve dönüşüm; yasal düzenlemeleri, zihniyet değişimini, uygulama iradesini, toplumsal desteği ve siyasi kararlılığı gerektirir. Değişimin gerekliliğine inanmak ve değişimin gerekçelerine siyasi iradenin, siyasi kadroların inanması önceliklidir, diye düşünüyorum. Eğer siyasi kadrolar buna inanmazsa, bu noktada sivil toplum örgütleri sürece katılmazsa ve halkı buna inandıramazsak, bu değişimleri gerçekleştirmek mümkün değildir. Her değişim, reform düzenlemelerini gerektiriyor. Ama ürkerek, korkarak bu düzenlemeleri yapmak mümkün değildir. Türkiye'nin ekonomik ve siyasi kalkınması için bir yandan değişimin yasal zeminini oluştururken, diğer yandan da uygulamayı yapıyoruz. AB ile ilgili attığımız adımların en önemlisi, bir uyum sürecidir. Bütün bunları yapabilmek için bazı adımları atmamız gerekiyor. O adımları atabilmemiz için bazı riskleri göze almamız gerekiyor ve bunun için bazı arkadaşlarımız ortaya çıkıp, 'Bu bazı güçlükler yaratabilir. Bu çok ciddi riskler taşımaktadır, dolayısıyla bu adımı atmamalıyız' diyenler olabilir. Seçim geliyor ve bazı arkadaşlarımız diyebilirler ki, 'böyle bir reformu yapmak seçimlerde bizi sıkıntıya sokabilir'. Ama unutmamalıyız ki, hayat risktir, siyaset risktir, yaşam risktir, ekonomi risktir. Eğer, siz bu riskleri göze alamazsanız, başarıyı da yakalayamazsınız. Biz bu riskleri göze aldık, adımlarımızı ona göre attık. Şu anda Türkiye'de iki ayrı seçim var. İki ay sonra cumhurbaşkanlığı seçimi var. Ardından 6-7 ay sonra genel seçimler var. Ama ekonomik programdan asla taviz vermeyiz, vermedik. Halbuki bizim ülkemizde bugüne kadar alışılmış olan şey, seçim mi geliyor, halka yönelik popülist yaklaşımlar sergilenirdi. Ama biz asla bunu yapmıyoruz, yapmadık, yapmayacağız. Çünkü bunlar anlıktır. Biz anlık tedbirlerin peşinde değiliz. Eğer doğruysak doğruya her zaman sahip olacaksınız. Yanlış varsa, yanlışın da her zaman karşısında olacağız. Şu anda yaptığımız bu. Bu adımları atıyoruz, atmaya da devam edeceğiz. Ülkemde arkadaşlarımla birlikte bu konularda çok büyük çaba sarf ettik ve önemli adımlar attık. Yapılacak çok işimiz var. Ülkenin gerçeklerine baktığımızda başarılı olduğumuzu görüyoruz.'' AA
<< Önceki Haber Erdoğan'ın Cidde'den mesajı Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER