Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı'nın dün
akşam Hilton Otelde verdiği resepsiyona katılan
Merkez Bankası Başkanı
Durmuş Yılmaz, gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Yılmaz,
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın dün yaptığı ekonomiyi değerlendirme toplantısında,
Merkez Bankasının
faizleri biraz daha düşürebileceğine ilişkin kişisel kanaatini dile getirdiği hatırlatılarak, faizlerin düşürülüp düşürülmeyeceğine yönelik soruya "enflasyon düşünce faizler düşer.
Enflasyon düşmeden faizler düşmez" karşılığını verdi.
Finansal pi
yasalardaki dalgalanmanın etkilerine yönelik bir soru üzerine Yılmaz,
ülkelerin, birbirlerine yönelik
dış ticaret,
kredi ve
sermaye hareketleri açısından belli ölçülerde süreçten mutlaka etkileneceğini belirterek, "Hiçbir ülke dışarda kalamaz, (etkilenmeyeceğim) diyemez" dedi.
Durmuş Yılmaz, Türkiye'nin krizden ne ölçüde etkileneceğine ilişkin bir diğer soru üzerine de Türkiye'nin makro
ekonomik temellerinin son derece güçlü olduğunu söyledi. Yılmaz, "Son 6 yılda geldiğimiz nokta, sağlam bir bankacılık zemini, sağlam bir mali yapı, sağlam ve sıkı duran
para politikası elbette bizi bu tür olaylardan belli ölçülerde koruyacaktır" dedi.
Bu nedenle şu anda elde edilen kazanımların sürdürülebilmesi için bu politikaların devam ettirilmesi gerektiğini vurgulayan Yılmaz, şunları kaydetti:
KREDİ PİYASALARI ARACILIĞIYLA DA ETKİLENEBİLİRİZ
"Biz dışarıdan ticaret kanalıyla etkilenebiliriz. Yani ihracat yaptığımız ülkelerdeki ekonomik yavaşlama bizi olumsuz etkileyebilir. Ama bugün itibariyle bunu pek fazla görmüyoruz. Gerçi AB'ye yaptığımız ihracatımız yüzde 56 seviyelerinden yüzde 50'lere düştü. Ama özellikle çevre ülkelere yaptığımız ihracatımızda önemli bir artış var.
Petrol ihracatçısı ülkelere ihracatımız artıyor. Bunun dışında kredi
piyasaları aracılığıyla etkilenebiliriz ve portföy yatırımları sürdürülebilir. Şu anda bunların önemli bir etkisini görmüş değiliz. Biraz bankalarımızın ve reel sektörümüzün yaptığı dış borçlanmaların maliyetlerinde bir artış söz konusu."
Reel sektörün dış borçlarının fazla olduğunun hatırlatılması üzerine de Yılmaz, "Şu anda böyle bir sorunla karşı karşıya değiliz. Özel sektörün özellikle şirketler kesiminin borçlanmasına baktığımız zaman borçların önemli bir kesimi dış ticaretin finansmanından geliyor" dedi.
MERKEZ BANKASININ TAŞINMASI
Yılmaz, Merkez Bankasının
İstanbul'a taşınmasıyla ilgili bir soruyu yanıtlarken de bankanın İstanbul'da iki
hizmet binası bulunduğunu, bunlardan birinin
Karaköy, diğerinin de Unkapanı'nda yer aldığını söyledi. Her iki binanın da depreme dayanıklı olmadığını, Karaköy'deki binanın güçlendirildiğini, Unkapanı'ndaki bina için ise bir şey yapılmadığını anlatan Yılmaz, şöyle dedi:
"Biz bu iki yerleşkeyi, iki hizmet binasını alıp İstanbul Levent'deki arsamıza taşıyacağız. Onun dışında bankalarımızın emisyon hareketlerini kolaylaştırmak üzere şu anda
Anadolu yakasında Kozyatağı'nda bir emisyon vezne servisimiz var. Yani Anadolu yakasındaki bankalar gün içinde
Türk Lirası banknota ihtiyaç duydukları zaman gelip buradan alıyorlar. Akşam üzeri topladıklarını tekrar getirip buraya veriyorlar. Aynen böyle bir hizmet
Avrupa yakasında da var. Onun için biz Kuyumcukent'te bu tür hizmeti verecek bir yer satın aldık. Şimdi bunun yapımı ile uğraşıyoruz. Avrupa yakasındaki bankalarımız emisyon hareketlerini buraya yapacaklar."
Gazetecilerin "idare merkezi ne olacak" sorusu üzerine de Yılmaz, "İdare merkezi yasa çıktıktan sonra eğer giderse İstanbul Leven'te gider" dedi.
Banknot matbaasının şimdilik Ankara'da kalıp kalmayacağına ilişkin bir diğer soruya da Yılmaz, "Kanun bir çıksın görelim" karşılığını verdi.
AA