Ekonomi Bakanı Zafer
Çağlayan, elektrikli oto yaparken, bunun pil yatırımının
Türkiye'de yapılmaması halinde, otomobil fiyatı kadar akü ithalatı yapmak zorunda kalınacağı uyarısında bulundu.
Çağlayan,
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda,
bakanlığının 2012 yılı
bütçesinin görüşmelerinde soru ve eleştirileri yanıtladı.
Cumhuriyet tarihinin en önemli çalışması olarak gördükleri Girdi Tedarik
Stratejisi çerçevesinde 6
sektör incelediklerini belirten Çağlayan, bu 6 sektörün, geçen yıl yapılan 185,5 milyar dolar ithalatın, 103 milyar dolarlık kısmını oluşturduğunu söyledi.
Çağlayan, ekonomiden,
üretim, yatırım, ihracat, istihdam yani reel ekonomiyi anladığını belirterek, Ekonomi Bakanlığının kuruluşu ve
bakanlık bünyesi içindeki yapının, yüzde 100 sağlıklı olduğunu kaydetti.
Türkiye'nin, şu anda ihracat odaklı üretim strateji belirlediğine işaret eden Çağlayan, ''Türkiye, dışa açık, uluslararası rekabete açık, uluslararası dünya ile yarışacak bir sisteme, gerek malda, gerek
hizmette bir yapıya kavuşarak ancak uluslararası piyasada yerini bulabilecektir. Mal ve hizmet üretimlerinin tamamının mutlak suretle dışarı satılacak, uluslararası rekabete açık bazda olması gerekiyor'' diye konuştu.
Bakan olduğundan bu yana ''cari açığın finansman kalitesi'' ibaresini kullanmamaya çalıştığını belirten Çağlayan, ''Şimdi öyle bir noktaya geldik ki cari açıkla ilgili konuşma değil, eylemlerin sıkı şekilde yapılması gereken dönem'' dedi.
-''En pahalı
demir çelik
hurda ithalatı yapan
ülkeyiz''-
6 sektörle yaptıkları çalışmalarda önemli bulgular elde ettiklerini anlatan Çağlayan, demir-çelik sektörünün, bütün sektörlere
hammadde girdisi veren ana sektör olduğunu, burada yüzde 78'inin ark ocaklarından, yüzde 22'sinin entegre tesislerden oluşan bir üretim yapısının bulunduğunu söyledi.
Çağlayan, Türkiye'nin, dünyanın en fazla demir çelik hurdası ve en pahalı ithalatını yapan ülke olduğunu bildirdi. Çağlayan, yıllık 20-25 milyon tonluk demir çelik hurdasına, yaklaşık 9 milyar dolar ithalat bedeli ödediklerini kaydetti.
Sektörü bir araya getirdiklerini, sektörün ortak çalışmaya başladığını dile getiren Çağlayan, Türkiye'nin, yıllık 10 milyon tona yakın demir çelik kapasitesine sahip olduğunu, ancak 5 milyon tonunun kullanıldığını, geriye kalanın
yurt dışına gittiğini anlattı.
Çağlayan, bakır, demir-çelik, atık kağıt, alüminyumu ihracı izne tabi mallar listesine koyduklarını anımsatarak, ''Bundan sonra bizi
mermer blok, cevher ihracatı çok fazla mutlu etmeyecek. Bunlarla ilgili çok ciddi önlemler alıyoruz'' dedi.
Türkiye'nin boksit madeni, bakır, demir cevherine sahip olduğunu dile getirerek, ''Bunları üretemeyişimizin nedeni enerji fiyatlarının pahalılığı.
Enerji fiyatlarını, geçmişte eğer devlet bir strateji olarak belirleseydi, enerjiyle ilgili gereken önlem alınsaydı, bugün bu kadar yüksek enerjiden bahsetmeyecektik'' diye konuştu.
-Bakan Yıldız'a
mektup-
Çağlayan, Enerji ve Tabii Kaynaklar
Taner Yıldız ile hem görüşerek hem de mektupla Türkiye'nin yeniden maden envanteri çıkarması gerektiğini dile getirdiğini söyledi.
Bakan Çağlayan, elektrikli otonun,
yerli aracın gündeme geldiğine işaret ederek, şöyle devam etti:
''Keşke ve inşallah bunu yapacağız. Bunun yapılacağı konusunda hiçbir endişem yok. Teşvik politikası belirlerken ihracatla ilgili destekleri belirlerken, yerli girdisi en fazla sektörler, uluslararası rekabete açık sektörler öncelikli sektörümüz olacak. Elektrikli otoyu yapalım ancak pil yatırımını ülkemizde yapamazsak her bir otomobil fiyatı kadar akü ithalatı yapmak zorunda kalacağız. Bu bize birşey getirmeyecek. Elektrikli oto, normal otomobile benzemez, çok daha basit birleşimlerle dışardan ithalat gelip, buradan toplanmasına asla izin vermeyeceğiz. Geçmişteki sanayi yapımız bunda olmayacak. Teşvik sistemimiz bunu gözeten bir anlayışta olacak.''
AA