Şimşek,
Özelleştirme İdaresi Başkanlığı, Citi Grup ve Oyak Yatırımın, enerji
sektörünün geleceği ve elektrik
üretim tesislerinin
özelleştirmeleriyle ilgili düzenlediği toplantıda yaptığı konuşmada, elektrik üretim, termik ve hidro elektrik santrallerinin özelleştirme sürecinin henüz başında olduklarını, bu toplantı ile hissedarlar ve paydaşlarla bir araya geldiklerini söyledi.
Aslında elektrik sektöründe önemli bir reform yaptıklarını ifade eden Şimşek, bunu doğru yapmak istediklerini, dolayısıyla bu işe ilgi duyan girişimcilerle bilgi alışverişinde bulunmak istediklerini,
politika yapıcılar olarak
özel sektörü dinlemek istediklerini belirtti.
Özelleştirme ile
Türkiye'de elektrik üretiminde ve dağıtımında rekabetçi piyasa yapısına ulaşmayı amaçladıklarını vurgulayan Şimşek, 2001 yılından bu yana gerçekleştirdikleri düzenlemeler ve değişikliklerle hem üretimde hem dağıtımda verimli bir yapıya geçmeyi, kamunun piyasa aktörü olarak rolünü azaltmayı, piyasayı daha çok düzenleyici ve denetleyici bir yapıya kavuşturmayı istediklerini ifade etti.
Türkiye'de şu anda elektrik
tüketiminde yıllık yüzde 7'lik artışın söz konusu olduğunun altını çizen Şimşek, bu ihtiyacın yıllık 3-4 bin megavat civarında ekstra kurulu kapasiteyi gerektirdiğini, bunun hemen hemen tamamını özel sektör eliyle yapmak istediklerini vurguladı.
Maliye Bakanı Şimşek, Türkiye'de bugün genel alanda bir makro
ekonomik istikrar bulunduğunu dile getirerek, şöyle devam etti:
''Bunun temelinde
siyasi istikrar var. Siyasi istikrarla birlikte doğru politika çerçevesi var. Türkiye olarak
fiyat istikrarını sağlamada çok önemli mesafe kat ettik. Bugün enflasyon rakamları açıklandı. Yüzde 4,9... Dünyada enflasyonist baskıların yükseldiği bir döneme giriyoruz, ama gelinen nokta önemli. Türkiye, gerçekten çok uzun bir süredir ilk defa enflasyonu tek haneye düşürmüş ve tek hanede tutma başarısını sağlamış. Şimdi de düşük tek haneli rakamları sürdürme noktasında yeni reformların eşiğinde. Bu çok önemli. Genel makro gidişatta, dış şokları bir kenara bırakırsanız, önemli bir performans, önemli bir istikrar var.''
-''PİYASA ŞARTLARIYLA DA İLGİLİ''-
Soruları da yanıtlayan Şimşek, ''Bizim baz senaryomuza göre, elektrik üretim şirketlerinin özel sektöre devrini 2-3 yılda tamamlarız diye düşünüyoruz. Bu, tabii ki kısmen piyasa şartlarıyla da ilgili'' dedi.
Şimşek,
Ar-Ge'ye ilişkin bir soru üzerine de, dünyadaki en iyi uygulamaları baz alarak Türkiye'nin geneline ilişkin bir Ar-Ge
reformu yaptıklarını ve bununla Türkiye'yi katma değer zincirinde dünyanın üst sıralarına taşımayı istediklerini belirtti.
Enerjinin bundan istisna olmadığını vurgulayan Şimşek, ''Genel olarak biz belli ölçekte Ar-Ge yapan firmalara
Kurumlar Vergisi, Gelir Vergisi, tabii ki
gayrimenkul üzerinden alınan vergiler olmak üzere bütün vergilerden yüzde 90'a kadar istisna tanıyoruz. Ama o Ar-Ge'nin belli bir ölçekte, belli bir Ar-Ge elemanıyla yapılıyor olması lazım'' diye konuştu.
-''TÜKETİM SIRALAMASINDA İLK 3'E GİREBİLİR''-
Citibank A.Ş. Genel Müdürü Serra Akçaoğlu da, Türkiye'nin bölgesinde önemli bir enerji üssü haline geldiğini,
ülkedeki enerji sektörüne hem
yerli hem de
yabancı yatırımcının büyük ilgi gösterdiğini söyledi.
Akçaoğlu, Citi ve Oyak Yatırım'ın
Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'na elektrik üretim tesislerinin özelleştirmelerinde danışmanlık hizmeti sunduğunu belirtti.
Türkiye'nin önümüzdeki 10 yılda Avrupa'da tüketim sıralamasında ilk 3'e girmesi beklenen bir ülke olduğunun altını çizen Akçaoğlu, elektriğin önümüzdeki 10 yılda Türkiye'nin ekonomik
büyüme ve sosyal
refah artışında en büyük gereksinim olacağını ifade etti.
Özelleştirme İdaresi Başkan Vekili Ahmet
Aksu da konuşmasında, 2001 yılından sonra gerçekleştirilen düzenlemeler ve değişikliklere değindi.
AA