Tesis, taahhüt ettiği miktarın üzerinde gaz tüketirse
ücret tarifesi ikiye katlanıyor. Dağıtım şirketinden şikayetçi olan bir
işadamı, "Bizden saatlik, günlük, haftalık ve aylık
tüketim bilgisi istiyorlar. Fabrikadaki tüketim bunu biraz aşmışsa, yüzde 100'e varan zamlı tarife uyguluyorlar." diyor. Üretimi devam ettirmek için gaz almaya mecbur olduklarını vurgulayan işadamı, bu yüzden tek taraflı hazırlanmış sözleşmelere
imza koyduklarını belirtiyor. Sözleşmeler 'ticarî sır' kılıfına sokulduğu için de sanayici kimseye derdini anlatamıyor. Mağdur işadamlarının kendilerine müracaat etmesini isteyen
Enerji Piyasası Düzenleme
Kurulu ise sözleşmelerin düzeltileceğini kaydediyor.
Fabrikanın kullanımı yüzünden, dağıtıcı şirketin zarara uğraması dumunda, temerrüt faizi uygulanması da tepki çeken bir diğer husus.
Sanayicinin zarara uğraması durumunda ise herhangi bir müeyyide söz konusu değil. İhalelerde ortaya çıkan 'düşük' fiyata sevinen ve gazı daha
ucuza kullanma hayali kuran sanayiciler ise karşı karşıya kaldıkları yüklü
faturalar yüzünden
Botaş'lı günleri arıyor. Bir sanayici, "Yapılan insafa sığmıyor. Ama önümüze konan sözleşmeleri mecburen imzalamak zorunda kalıyoruz. Sektör devlet hantallığından kurtuldu derken, işadamı arkadaşımız
ihaledeki düşük teklifin acısını bizden çıkarıyor." siteminde bulunuyor. Türkiye'de şehirlerde gaz tüketimi 1988'in sonundan bu yana artarak sürüyor. Gazı yurtdışından temin eden devlet şirketi Botaş, aynı zamanda şehirlere ulaşımını da sağlıyor. Sektörün libarelleşmesi çerçevesinde
Nisan 2001'de çıkarılan kanunla, şehir merkezlerinde
doğalgaz dağıtım işi özel şirketlere bırakıldı. Ürünün kaliteli, sürekli, ucuz,
rekabete dayalı esaslar çerçevesinde çevreye zarar vermeyecek şekilde tüketicilerin kullanımına sunulması için de
Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (
EPDK)
Kasım 2003'te ihalelere başladı. Kurul, bugüne kadar toplam 46 ihale gerçekleştirilirken, doğalgaz tüketilmeye başlanan şehir sayısı 36'ya yükseldi. İhale, açık
indirim usulüyle yapılıyor. Gazı en ucuz fiyata satmayı taahhüt eden şirket
yarışmayı kazanıyor. Yarış; birim amortisman bedelini en düşük tutara çekilmesiyle yapılıyor. Söz konusu bedeli, yatırım, kâr ve amortisman giderlerinin birim fiyatı oluşturuyor. İhale sonucu oluşan teklife göre doğalgazın tüketiciye
satış rakamı, Botaş'tan alınan fiyatın üzerine, birim amortisman ücreti ile
taşıma bedelinin eklenmesiyle bulunuyor. Fiyata bunların dışında bir 'unsur' eklenemiyor. Ucuz, çevreci ve zahmetsiz olduğu için doğalgaz kullanma talebi gün geçtikçe artıyor. Dolayısıyla şirketler geleceği parlak bu
sektörde var olmak için, 'zararına' teklifler sunarak ihale kazanıyor.
Söz konusu ihalelerde ortaya çıkan 'çok düşük' rakamlar
tartışma konusu olurken, şirketlerin buradan uğradıkları zararı nasıl telafi ettikleri de ortaya çıktı.
Doğalgaz, evlerde de yaygın olarak kullanılmasına rağmen asıl tüketimi sanayi gerçekleştiriyor. Sanayiye satılan gazın birim fiyatındaki
küçük bir oynama toplam tutarı oldukça yukarı çekiyor. Adının açıklanmasını istemeyen bir işadamı, şehirlerinde dağıtım işini üstlenen şirketin, kendilerine kanuna aykırı sözleşmeler imzalatarak, kullandıkları gazın fiyatını şişirdiğini öne sürüyor. İşadamı, "Bizden saatlik, günlük, haftalık ve aylık tüketim bilgileri isteniyor. Fabrikadaki tüketim bunu biraz aşmışsa, yüzde 100'e varan zamlı tarife uyguluyor." diye dert yanıyor. Şikayet edilen bir diğer husus ise yapılan işlerin 'ticarî sır' kılıfına sokulması. Fabrikanın kullanımı yüzünden, dağıtıcı şirketin zarara uğraması dumunda, temerrüt faizi uygulanması da tepki çeken bir diğer husus. Aynı işadamı, "Üretimi devam ettirmek için gaz almaya mecburuz. Bu yüzden tek taraflı hazırlanmış bu sözleşmelere imza koymak zorunda kalıyoruz. Ticarî sır yüzünden derdimizi kimseye açamıyoruz. Bizden alacaklarını temerrüt faiziyle birlikte tahsil ediyorlar. Ancak biz zarara uğrarsak, böyle bir şey söz konusu değil." ifadelerini kullanıyor. Dağıtım şirketleri, fazladan gaz kullanan müşterilerine zamlı fatura keserken, gazı temin ettikleri devlet şirketi Botaş'ın böyle bir
uygulaması yok. Botaş'tan edinilen bilgiye göre dağıtıcı şirketlerle yapılan sözleşmelerde taahhüdün aşılması durumunda herhangi bir cezai müeyyide uygulayıcı hüküm bulunmuyor. Tam tersine alınacağı belirtilen miktarın yüzde 80'i çekilmişse daha pahalı tarife uygulanması söz konusu. Ancak şimdiye kadar böyle bir durumla karşılaşılmamış. Botaş yetkilileri, "Dağıtıcı şirket ile müşterileri arasındaki iş ilişkisi bizim dışımızda." diyor.
'Kanuna aykırılık şüphesi varsa, bize başvurun'
Sektörü düzenleyip denetlemekle görevli Enerji Üst Kurulu, iki şirket arasındaki akitleşmenin doğal olduğunu belirtiyor. Ancak, 'serbest piyasayı olumsuz etkileyecek ve kanuna aykırı' maddeler bulunduğu şüphesi durumunda, sözleşmelerin incelenebileceğini vurgulayan Üst Kurul yetkilileri, "Bize karşı ticari sır diye bir kavram olmaz. Sözleşmenin kanuna aykırı olduğunu düşünen taraf bize yazılı müracaat etsin. İnceleyip gereğini yaparız." açıklamasında bulunuyor. Böyle bir durumla karşı karşıya kalan sanayicilerin EPDK Doğalgaz Piyasası Uygulama Daire Başkanlığı'na başvurma hakları var. Yetkili, görevlerinin piyasanın rekabet koşulları çerçevesinde işlemesi olduğunu belirterek, aksayan yönleri düzeltmenin de en tabî vazifeleri olduğunu kaydediyor.
ZAMAN