Maliye Bakanı
Kemal Unakıtan, ''Biliyorsunuz Çinliler komünist. O komünistler bir
özelleştirme yapıyorlar aklınız durur. Bana Güler
Sabancı anlattı; demişler ki (bak burada ne kadar istersen işaret et orayı sana vereceğiz). Bizim komünistler bana hala (ne özelleştirme yapıyorsunuz) diye soruyorlar'' dedi
Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneğinin (
MÜSİAD) birincisini düzenlediği Bilgi
Teknolojileri
Proje Yarışmasının (BİLTRONİK)
ödül töreninde konuşan Unakıtan, milli gücü yüksek olmayan milletlerin, yöneten değil yönetilenler durumunda olduğunu söyledi.
Milli güçte insan unsurunun ardından ikinci ögenin
ekonomik güç olduğuna işaret eden Unakıtan, ekonomisi güçlü olan
ülkelerin dünyada söz sahibi olduklarını belirtti.
Unakıtan, şunları söyledi:
''Ta kaç bin kilometre öteden adam kalkıyor, Irak'ta adaletsizlik var, şu var bu var, geliyor. Irak'ta ne var esasında? Irak'ta petrol var, gerisi havadis. Geliyor buraya tak getiriyor kuvvetlerini koyuyor,
özgürlük adına, şu adına bu adına falan... Kimsede tıs yok. Hatta iştirake geliyorlar. (Biz de gidelim oraya katılalım, iştirak edelim, o özgürlük hareketine biz de iştirak ediyoruz.)
Petrol hareketine iştirak ediyorsun ne özgürlük hareketi. Saklamanın alemi yok. Dolayısıyla ekonomisi çok güçlü olan ülkeler bunu yapıyor. Niye
Bangladeş oraya gidemiyor? Ben bunları konuşmakla bazen de diplomasiye aykırı hareket ediyorum ama onu da pek beceremiyorum.''
Milli güçte üçüncü unsurun askeri güç, dördüncü unsurun da teknolojik güç olduğunu söyleyen Unakıtan, ''Teknolojik güç aslında hepsini de etkilen bir güç. İşte
sınır ötesi operasyonda gördük. Teknolojin varsa ininde bile takip ediyorsun adamı, teknolojin yoksa da çıksın ben nallayayım diye bekliyorsun dağlarda. O bakımdan teknoloji önemli. Teknolojiye önem veren ülkeler de öne geçiyorlar'' diye konuştu.
-ÇİN-
Türkiye'nin bir değişim sürecinden geçtiğini belirten Unakıtan, ''Bizim, ülke, millet olarak artık teknoloji üreten ülke sınıfına geçmemiz lazım. Bunun için de AR-GE, inovasyon projelerine çok çok önem vermemiz lazım'' dedi.
Unakıtan, 2004 yılında bütçeden AR-GE'ye 500 milyon YTL ayırırken, şimdi 1,5 milyar YTL ayırdıklarını, bir çok projeyi sıfırdan
teşvik ettiklerini, parasını bizzat ödediklerin, bunlara devam edeceklerini, AR-GE harcamalarında GSMH'nın yüzde 2'sine kadar çıkacaklarını anlattı.
Unakıtan, ''Şimdi bir de
kanun çıkarıyoruz o konuda. Arkadaşlarımız 50'yi 5'e indir falan dediler. Hemen bir şey söyleyemem, onlarla ilgilenirim ama 5 kişilik AR-GE pek de ekonomik olmuyor'' diye konuştu.
Türkiye'nin değişikliklere çabuk adapte olduğunu da ifade eden Unakıtan, internet üzerinden
beyanname alma oranının yüzde 90'ları bulduğunu belirtti.
Unakıtan, Türkiye'nin 10 milyon dolarlık
yazılım ihracatı yaptığını, bunun başlangıç olarak sevindirici olduğunu kaydetti.
Unakıtan, ''Hangi birisi demişti ya, (Türkiye kalkınacak ama mevzuat müsait değil) biz de şimdi o mevzuatları yeniliyoruz'' dedi.
Çin'in bütün dünya pazarlarına
ucuz işçi sunduğunu, herkesin de oraya ''harıl harıl'' gittiğini ifade eden Unakıtan konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Biliyorsunuz Çinliler komünist. O komünistler bir özelleştirme yapıyorlar aklınız durur. Bana
Güler Sabancı anlattı; demişler ki (Bak burada ne kadar istersen işaret et orayı sana vereceğiz). Bizim komünistler bana hala ne özelleştirme yapıyorsunuz diye soruyorlar.
Ekonomik faaliyetlerin temelinde özel
sektör yatar. Özel sektör dinamizmi altında yapılan faaliyetler aynı zamanda sağlıklı olur. Türkiye'nin
rekabet gücünün artırılabilmesi için özelleştirme yapmak şarttır. Bunun başka yolu yoktur.''
Çin'in ucuz işçilikten teknoloji üreten
topluma geçtiğini ilan ettiğini hatırlatan Unakıtan, Türkiye'nin de teknoloji üreten topluma geçmesi gerektiğini söyledi.
ÖMER BOLAT'IN KARTAL-ŞAHİN BENZETMESİ-
Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Genel Başkanı Ömer Bolat'ın konuşmasındaki ''maliye mükkellef ilişkisinin yeni dönemde kartal-şahin ilişkisine dönüştüğü'' ifadesini üzerine, şöyle dedi:
''Siz neye benzetirseniz benzetin ama ben size bir şey söyleyeyim. Haksızlığın adaletsizliğin olduğun yerde uygulamalar devam etmez. İster orada bize şahin diyin ister kartal diyin. Çünkü bu bütçede saçı bitmedik yetimin hakkı var. Ben asgari ücretliden
vergi alıyorum, yerin altında madenlerde çalışan adamdan alıyorum. Ondan sonra bir yerde de (ya sen leasing şirketisin sana 18 değil de sana 1). Yok böyle bir şey. Yapamayız. Burada, ne dersiniz diyin.''
Unakıtan, ama kendilerinin yine de birçok şeylerini sektörlerle paylaşarak ilerlediklerini ancak leasing konusunda paylaşacak bir durum olmadığını, haksızlığın ortada olduğunu belirterek, ''Burada haksızlık var. Bizim vazifemiz haksızlık ve adaletsizliği önlemektir'' dedi.
Asıl olanan Türkiye'nin daha ileriye gitmesini sağlamak olduğunu dile getiren Unakıtan, şöyle devam etti:
''Maliye politikaları da ekonomi politikalarını destekleyen bir durumdadır. Ekonomiyi büyütemedikten sonra siz istediğiniz kadar vergi kanunlarını değiştirin hiç kıymeti yok. Yani kazanmayan adamdan ne alacaksınız? Ekonomiyi büyüteceksiniz ki herkes kazanacak. Şirket de kazanacak, şahıslar da kazanacak, devlet de kazanacak.''
-VERGİ GELİRİ ARTTI-
Unakıtan, iktidara geldiklerinde toplanan verginin 65 milyar YTL civarındaydı olduğunu, şimdi ise 175 YTL'ye çıktığını ifade ederek, yeni vergiler koymadıklarını, aksine azalttıklarını, kurumlar vergisini ve
gelir vergisini indirdiklerini söyledi.
Tekstilde, eğitimde, sağlık ve turizmde KDV'yi düşürdüklerini de kaydeden Unakıtan, ''Onun yanında da bazı tedbirler almak bizim hakkımız. Şimdi yeni, yepyeni bir gelir vergisi kanunu hazırlıyoruz. Gelir vergisi konusunda vergiyi daha fazla tabana yayacağız. Herkes taşın altına elini koyacak'' dedi.
Unakıtan, kayıtlı ekonomiye geçişle ilgili olarak önemli toplantılara hazırlandıklarını ve
sivil toplum kuruluşlarını da yanlarında görmek istediklerini belirterek, ''Birlikte yapmak istiyoruz çünkü. Bir ülkenin, bir milletin fertleri inanırsa evvelallah her şeyi yaparlar. Biz de inanarak, konuşarak, mutabakata vararak götürmek istiyoruz işi'' diye konuştu.
''Aslolan bu milletin kendisidir, bu milletin ayakları üstünde durmasıdır'' ifadesini kullanan Unakıtan, ''Ben size bir şey soruyorum. Ben şimdi gideyim IMF'ye mi el açayım, vergilerimi mi doğru dürüst toplayayım? Vergimi doğru dürüst topladığım zaman diyorlar ki bu Türk milleti artık kendi ayakları üstünde duran güçlü bir ekonomisini daha da güçlendirmeye çalışan bir ülke'' dedi.
ABD ve Avrupa'da tutsat krizleri yaşandığını ancak Türkiye'nin bundan etkilenmediğini ve etkileneceğini de düşünmediğini ifade eden Unakıtan, Türkiye'ye yatırımların gelemeye devam ettiğini ve edeceğine de inandığını söyledi.
Unakıtan, bu krizlerde asıl sıkıntının
kredinin ve borcun ödenmemesi olduğunu dile getirerek, ''Türkiye'de var mı borcunu ödeyememiş adam? Yurt dışından kredi almışız, valla aslanlar gibi ödemişiz hepsini. Özel sektör de ödüyor.
Kamu zaten kendisini iyice disipline etti ve giderek de borç yapımızı iyileştiriyoruz. Artık borç dönme sıkıntısı kalmadı'' diye konuştu.
-MÜSİAD BİLGİ TEKNOLOJİLERİ PROJE YARIŞMASI-
Üniversite öğrencilerini teknoloji alanında yeni projeler geliştirmek konusunda teşvik etmek amacıyla düzenlenen yarışmaya 246 proje katıldı.
Yarışmada 5 proje ödüle layık görülürken, ödüle layık görülen proje sahiplerine
KOSGEB, şirket kurma imkanı sağlanacak.
''Mobil cihazlardan mevcut iş uygulamalarına yeni bir geçit: Business2
mobile'' projesiyle birincilik ödülünü alan Engin Deveci ve eşi Hepşen Deveci, 20 bin YTL'lik çeklerini Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'ın elinden aldı.
Bakan Unakıtan, çeki verirken, ''bayanlar daha tutumlu olur diye'' çeki, Hepşen Deveci'ye verdiğini söyledi.
Yarışmada, ikinciliği ''Trafik Görüntülerinden Trafik Parametrelerinin çıkarımı'' projesiyle
Muhammet Balcılar alırken, üçüncülüğe ''PARE.NeT'' adlı projeyle Murat Bilici, Can Kayacan, Erman Oral layık görüldü.
Teşvik ödülüne Php güvenlik makinesi projesiyle
Ramazan Bellek, jüri özel ödülünü ''ileri güvenlik işlem sistemi'' projesiyle
Sinan İşlekdemir kazandı.
Konuşmaların ardından Bolat tarafından Bakan Unakıtan'a vazo armağan edildi.
AA