Biyodizel işleme
lisansı alan
firma sayısı 9'a ulaştı. Alternatif
Enerji ve Biyodizel Üreticileri Birliği Derneği (Albiyobir) Başkanı Tamer Afacan iki ay içinde bu sayının 70'e ulaşacağını söyledi. Bu sayının iyi bir başlangıç olacağını belirten Afacan, bu yıl 600 bin dekara kanola ekilmesi için toplu
anlaşma yapıldığını belirtti. Bu sayı 2005 yılında 15 bin dekar, 2006'da ise 85 bin dekardı.
Biyodizel
sektörünün oluşması için konunun iyi anlaşılması gerektiğini belirten Afacan, "Dünyanın birçok yerinde özellikle de
Avrupa Birliği'nde akaryakıta yüzde 4,25 oranında biyodizel karıştırmak zorunlu. Bu da hacimsel olarak yüzde 5'e denk geliyor.
Türkiye'de ise üst sınır yüzde 2 ve zorunlu değil. Yüzde 5 bizde de zorunlu hale getirilmeliydi. Bizde kervan yolda düzülüyor. Özel sektör hep kamunun önünde hareket ediyor. Önce mevzuatın halledilmesi sonra yatırım yapılması gerekiyordu" diye konuştu.
Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (
EPDK), biyodizel işleme lisansı alabilmek için son başvuru gününü 28
Şubat 2006 olarak açıklamıştı. 2
7 Şubat 2006'da 150 firma toplu başvuru yaptı. Üretici adayları lisanslarını mayıs ayında almayı bekliyorlardı ancak kurum ikinci bir karar alarak yeterlilik kriterlerini değiştirdi. EPDK, cihaz ithali, laboratuvar kurulması, analizlerin yapılarak TSE'den kalite belgesinin alınması gibi işlemler için üretici adaylarına üç ay zaman verdi. Hazırlıkların tamamlanması için zamanın yetersiz olması nedeniyle
Eylül 2006'da sadece Biopet ve Paksoy lisans alabildi. Diğer firmalar ise hazırlıklarını tamamlayıp başvurularını yaparak 2007 itibariyle lisanslarını almaya başladı.
300 bin tonluk kullanım potansiyeli
Türkiye'nin akaryakıt tüketimi yıllık 15 milyon tona ulaştı. Yüzde 2'lik karışım oranı dikkate alındığında biyodizelin 300 bin tonluk kullanım potansiyeli var. Biyodizel işleme lisansı olan firmalardan Çelebi Kimya İş Geliştirme Müdürü Murat Hakan Patır, yıllık 40 bin ton işleme kapasiteleri bulunduğunu anlatarak lisans aldıktan sonra kapasiteyi 60 bin tona çıkarmak için çalışmalara başladıklarını kaydetti.
Türkiye'de de en kısa zamanda akaryakıta biyodizel karıştırmanın zorunlu hale getirilmesi gerektiğini dile getiren Patır, "Biyodizel kullanımı çevresel olarak değerlendirilmeli. Karbon emisyonlarını düşürerek
sera gazı oluşumunu
kontrol altına almak ve yaşanabilir bir çevre için bu zorunlu" dedi.
Tarım arazi araçları dışında
deniz taşıtlarında, orman arazilerinde ve madenlerde kullanılan araçlarda da yüzde 100 biyodizel kullanılması gerektiğini belirten Patır, biyodizelin doğaya dönüşümünün 7 gün gibi kısa bir zamanda gerçekleştiğini hatırlattı.
Çelebi'nin yalnızca biyodizel işleme konusunda çalışacağını vurgulayan Patır, kanola ya da biyodizel yapımında kullanılan diğer bitkilerin ekimini yapmayacaklarını belirtti. Üreticilere alım garantisi vereceklerini kaydeden Patır, "Araştırmalarımız devam ediyor. Üreticilerle görüşüyoruz. Kanola ya da biyodizel üretiminin hammaddesi olabilecek diğer bitkilerin üretimi tarımsal açıdan da büyük bir gelir sağlayacak. Bu gibi bitkilere her zaman talep olur. Çiftçi 'Bu sene talep yok zararına satayım' ya da 'dökeyim' demeyecek. Geçen yıl Türkiye fazla buğdaydan 750 milyon dolar zarar etti. Eğer kanola ekerlerse böyle bir sorun olacak. Ayrıca sektör gelişecek" dedi.
Biyodizel işleme lisansı alan firmalar
Alemdar Kimya
Çevresel Kimya
Çelebi Kimya
Ayyıl Yağ
Sanayi
Ay Uluslararası Deniz Kara Taşımacılık
CHS Endüstri Ürünleri
SRS Petro Kimya Deri
Biopet Alternatif Yakıtlar
Paksoy
Ticaret
REFERANS