Bursa Valisi Şahabettin Harput'u ziyaret ederek kentin sorunları hakkında bilgi alan Bakan Demir, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını da yanıtladı.
Demir, Bursa
Tapu Kadastro Bölge Müdürlüğü'nün Anadolu'da en güzel, kapsamlı, tarihi özellikleri bugünün yorumuyla içinde bulunduran bir
uygulama projesini şu anda tamamlamak üzere olduğunu belirterek, ''Bu sene içinde temelini atıp kısa sürede tamamlamayı planlıyoruz. Çok örnek bir Tapu Kadastro Bölge binasına Bursa'yı inşallah kavuşturacağız'' dedi.
İller Bankası'nın artık imkanları ve kapasitesi itibariyle İl Özel İdareleri'ne ve belediyelere çok etkin
hizmet verme noktasında büyük mesafeler katettiğini vurgulayan Demir, artık her türlü altyapı, üstyapı ve tüm hazırlanmış projelere
destek verir konuma geldiğini belirtti.
Demir, kırsalda altyapı hizmetlerine tamamen hibe olarak kaynak sağladıklarını, özellikle Bursa'da sulama projelerine de bu imkanı sağladıklarını kaydederek, yine bu
bölgedeki 10 belediyeye de yüzde 50 hibe şeklinde altyapı için proje uygulamalarının şu anda devam ettiğini bildirdi.
Tapu Kadastro Bölge Müdürlüğü'nün yaptığı çalışmalar sayesinde,
kadastro çalışmalarının bu bölgede hemen hemen tamamlandığını anlatan Demir,
yenileme çalışmalarını da yaptıklarını belirtti.
Demir, diğer bir hedeflerinin de tüm Tapu Sicil ve Kadastro Müdürlüklerimizi birinci
sınıf mekanlarda hizmet verir hale getirmek olduğunu ifade ederek, 2011 yılının sonuna kadar 81 vilayette ve tüm ilçelerde fiziksel mekanda sıkıntısı olan hiçbir birimlerinin kalmayacağını bildirdi.
''KAZALARDAKİ ANA NEDEN SÜRÜCÜ HATALARI''-
Bakan Demir, bir gazetecinin ''Son 2 ayda 300'ü aşkın kişi
trafik kazalarında hayatını kaybetti. Karayollarında
hız limitinin artırılması ve mevcut yollar bu hız limitlerini kaldırır mı?'' yönündeki bir soru üzerine, şunları kaydetti:
''Hız limiti ne kadar arttı? Elimizde bu hız limitine bağlı olduğunu gösterir bir
kayıt yok. Aslında bu hız limiti artmadan önce de dönem dönem yaz ve bahar aylarında trafik kazalarından ciddi artışlar oluyordu. Ama şunu söylemek lazım; hakikaten çok sayıda can kaybımız oluyor. Bir insan bir dünya demek.
Şimdi, onun için bu kazalardaki ana neden sürücü hataları. Biz tabii kültür olarak da alışmışız bu sınırlamalara, limitlere uyma noktasında, çok başarılı değiliz. Yani
arabayı aldığımızda biraz süratli gidiyoruz. Mesela uyumamız, istirahat etmemiz gerekirken, etmiyoruz. Yola giriş çıkışlarda çok dikkatli olmuyoruz. Büyük ölçüde sürücü hatalarından oluyor... Ben tüm vatandaşlarımıza, yani ne olur 5-10 dakika, yarım saat, gittikleri yere geç gitsinler ama sağlıklı şekilde gitsinler diyorum. Şunu da söylemek de fayda var. Yani belli bir limitin, o hız limitlerinin altında güvenlik ve emniyetli şekilde
araç kullanmak, sürücüyü de yolu da keyifli hale getiriyor. Belli zaman dilimlerinde insanın durup, istirahat için mola vermesi gerekiyor.''
Türkiye'de araç sayısında da hızlı bir artış olduğunu dikkati çeken Demir, araç sayısındaki artışın sürdüğünü, bunun da kazaların nedenleri arasında bulunduğunu belirtti.
-''DUBLE YOLLARIMIZIN STANDARTLARI YÜKSEK''-
Demir, büyükşehirlerden Anadolu'nun çeşitli kentlerindeki memleketlerine gidip gelen çok sayıda vatandaşın olduğunu, bunun bayram ve
tatil gibi özel dönemlerde daha da arttığını belirterek, şöyle devam etti:
''Sürücülerimize dikkatli olmalarını
tavsiye ediyoruz. Dikkatli olmak da durumundayız. Bu bilinci yakaladığımızda, bu konuda mesafe katettiğimizde, trafik kazalarındaki sayının, kazaların az olduğu diğer ülkeler seviyesine yaklaşması mümkün olacaktır. 120 kilometre sürat, bizim şu andaki duble yollarımızın standartları yüksek. Siz kazaların sebeplerini bir incelerseniz, bunun o hız limitinin dışındaki nedenlerden kaynaklandığını büyük ölçüde görürsünüz. Zaten o hız limitinde gidiyor vatandaş, yani hız limitinin artmış olması ilave hız yapmayı sağlamış olmadı. Hız limiti artınca, sanki 'yavaş araç kullanıyorduk da biraz daha süratini artırdık', bu böyle değil tabii. Ama çok önemli bir konu, bu trafik kazaları bizim ülkemizde çok yüksek. Bu yüzde 90'ın üzerinde tamamen sürücü hatalarından kaynaklanıyor, dikkatli olmak lazım. Araba kullanmayı, yolculuğu daha
tatlı ve daha rahat hale getirirsek inanıyorum, bu kazalar çok azalır.''
Ramazan Bayramı'nın yaklaştığına da işaret eden Demir, yakınları yolda olan herkesin endişeyle televizyon izlediğini, bu konuda birbirimizi uyarmamız gerektiğini sözlerine ekledi.