'Küresel Kriz, Yeniden Yapılanma, Ulusal Dönüşüm' ana teması etrafında yapılan Forum İstanbul 2010'da iş adamlarına hitap eden Ali Babacan, 2023 Türkiye'sine yaklaşırken Forum İstanbul 2010'un günlük tartışmalardan geri çekilerek büyük resmi görmek açısından çok önemli olduğunun altını çizdi. Başbakan Yardımcısı, özellikle 2008 krizi sonrasında bir ülkede yaşanan sorunlar ve dengesizliklerin artık çok daha hızlı bir şekilde diğer ülkelere bulaştığını belirterek, "Bu sebeple küresel bir çaba ve çözüm uygulanması önemli. Ülkelerin krizden çıkış stratejilerini ortaya koyma çabasında olduğu bir dönemden geçiyoruz. Biz bu konuda öncü ülkelerden biri olarak planımızı geçtiğimiz eylül ayında açıkladık. Merkez bankamız ise krizden çıkış stratejisini nisan ayında açıklayarak ilkler arasında yer aldı." ifadelerini kullandı. Gelişmiş ülkelerinde borç sorunu yaşadığını dile getiren Babacan şunları kaydetti: "Toz duman yatıştıktan sonra artık farklı bir dünya olacak. Güç dengesi artık batıdan doğuya doğru kayıyor. Bizim hedefimizde 2023 yılında dünyanın ilk 10 ekonomisi arasındaki yerimizi almak. Bunun için küresel olarak sorumluluğumuzu artırırken kendi ülkemizdeki reformları da hayata geçirmeli ve hızlı kararlar almalıyız." değerlendirmesini yaptı. Foruma katılan Türkiye İhracatçılar Meclisi Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Büyükekşi de 2010'nun ilk çeyreğinde ihracatın yüzde 23 büyüdüğünü belirterek, Avrupa'da yaşanan durumun ihracatı olumsuz etkileme riski bulunmasına karşın gelecekten umutlu olduklarını dile getirdi. Finans sektörünün krizde dayanıklılığı ve direncini ispatladığını aktaran Akbank Genel Müdürü Ziya Akkurt da şunları söyledi: "Artık Türkiye eski Türkiye, dünya eski dünya değil. Yaşanan kriz Türkiye'nin potansiyelini açığa çıkartmıştır. Kriz küçük hasarlarla atlatılmış ve finans sektörümüz dayanıklılığını ve direncini kanıtlamıştır. Gelir batıdan doğuya doğru kayarken Türkiye bundan payını almaya başladı. Değişen dünya düzeninde Türkiye'nin stratejik konumu da Türkiye'nin bir hab olmasını sağlarken ayrı bir önem kazandırmaktadır. Biz Akbank olarak hükümetimizin açıkladığı programda yer alan yüzde 3 - 3,5'luk büyümenin yüzde 5,5'larda olacağını öngörüyoruz. Bu büyümeye sağladığımız kredilerle ve özellikle KOBİ'lere desteğimizle katkı sağlamak hedefindeyiz." CİHAN