ABD Ticaret Bakan Yardımcısı Michael C. Camunez,
Türkiye’nin ABD yönetimi tarafından yatırım için öncelikli olarak belirlediği 6
ülkeden biri olduğunu,
Avrupa bölgesinde Türkiye dışında "öncelikli yatırım ülkesi" bulunmadığını söyledi.
ABD’de enerji sektöründe faaliyet gösteren 16
firma ile ABD
Enerji Bakanlığı, Ticaret Müsteşarlığı gibi kurumların temsilcilerinden oluşan
heyete
başkanlık eden ve 4 günlük Türkiye ziyaretine İzmir’den başlayan Camunez, AA muhabirine verdiği demeçte, Türkiye ile ABD arasında son bir yılda karşılıklı ticaretin, iki ülke yöneticileri ve işadamlarının çabalarıyla yüzde 45 oranında arttığını kaydetti.
Baş
bakan Recep
Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı
Barack Obama arasında geçen yıl Washington’da
imzalanan çerçeve anlaşmasının ardından,
ekonomik ilişkilerde oldukça önemli gelişmelere imza atıldığını ifade eden Camunez, "Türkiye ile ABD arasında ekonomik ilişkiler hiç bu kadar iyi olmamıştı" diye konuştu.
ABD ile Türkiye arasındaki ticaretin artışının tesadüfi bir gelişme olmadığını belirten Camunez, iki ülkenin ekonomi kurumları, ticaret odaları, ticaret ve
finans kurumlarının çok çalıştığını, son iki yılda karşılıklı temasların, ziyaretlerin sıklaştığını ifade ederek, bu çalışmaların sonuçlarının ise kısa zamanda alınmasının memnuniyet verici olduğunu kaydetti.
Avrupa’da yatırım için öncelikli tek ülke Türkiye oldu
Obama yönetiminin Türkiye,
Kolombiya,
Endonezya,
Güney Afrika,
Vietnam ve Suudi Arabistan’ı "öncelikli yatırım yapılacak ülkeler" olarak belirlediğini ifade eden Camunez, Türkiye’nin ayrıca "AB Bölgesi" olarak adlandırılan geniş bir coğrafyada, yatırım listesinde yer alan tek ülke olduğunu da söyledi.
Türkiye’nin söz konusu listede yer alması için birçok sebep bulunduğuna işaret eden Camunez, "Güçlü liderliği, bankacılık yapısı, demokrasisi ve hızla büyüyen ekonomisi, Türkiye’nin yatırımlar için cazibesini artırıyor" diye konuştu. Sadece Avrupa’da değil, dünya genelinde de en hızla büyüyen ekonomiler arasında yer alan Türkiye’nin, ABD ile güçlü siyasi ve derin kültürel bağlara sahip olduğunu da belirterek, Türkiye’nin öncelikli yatırım ülkesi olarak seçilmesinin, tüm bu gelişmelerin
doğal bir sonucu olduğunu kaydetti.
Enerji heyetinin çalışmaları
Camunez, başkanlığını yaptığı enerji heyetinde, 9’u orta, 7’si büyük ölçekli, her biri kendi iş kolunda oldukça önemli 16 şirketin yer aldığını ifade ederek, şirketlerin büyük bölümünün
yenilenebilir enerji ve enerji verimliliğini artırma konularında uzman olduğunu söyledi.
Türkiye’nin Cumhuriyetin kuruluşunun 100. yılı olan
2023 için önemli hedefler belirlediğini hatırlatan Camunez, şöyle konuştu: "Bu hedefler arasında, enerji kullanımının yüzde 30’unun yenilenebilir enerji olması da var. Heyette biodizel,
rüzgar enerjisi,
güneş enerjisi gibi alanlarda çalışan şirketler bulunuyor. Ayrıca, enerji verimliliği de önemli.
Enerjisinin yüzde 75’ini
ithal eden Türkiye, bu enerjinin yüzde 30’unu kullanım ya da dağıtım aşamasında kaybediyor. Kayıpları azaltıp, verimliliği artırmak önemli bir
kazanç olacaktır." Enerji heyetinin çalışmalarının ve başlatılan girişimlerin kalıcı olması için çok çalışacaklarını, iki ülke ekonomisinin birbirine kenetlenebilmesi için özellikle orta ölçekli firmalar arasında işbirliğini çok önemsediklerini ifade eden Camunez, bürokrat ve işadamlarının, Türk-
Amerikan İş Konseyi’nin enerji dışındaki öncelikli yatırım konularını belirlemek için çalışmalarını sürdürdüğünü kaydetti.
Camunez, enerji alanındaki girişimlerin pekiştirilmesinin ardından, 2012 yılında
havacılık sektörü temsilcilerinden oluşan ikinci heyetin Türkiye’ye gelmesinin planlandığı bilgisini verdi.
Camunez başkanlığında, ABD’de enerji sektöründe faaliyet gösteren 16 firmanın temsilcilerinin yer aldığı heyet, üç günde, üç şehirde 320 Türk firmasıyla birebir görüşmeler yapacak.
Camunez’in AB ekonomisi yorumu
Camunez, "Alınan önlemlerle AB ekonomisinin kendisini toparlayabileceğini düşünüyor musunuz?" sorusunu ise şöyle yanıtladı: "Bu soruya cevabım hem
evet, hem hayır. Avrupa ekonomisi oldukça zorlu günler geçiriyor ve ortadaki tehditler, sorunlar çok gerçek. Gerçekten çabayla aşılabilir, bu konuda Avrupa’yı destekliyoruz. Fiziksel
disiplin ve reformlar gerekecek. AB içinde en eski, en derin ortaklarımızdan bazıları bulunuyor.
Durumun düzelmesini isteriz, ancak bu kolay ve hızlı olmayacaktır."