Spot piyasada
altının ons
fiyatı 1173,50 dolarla tarinin en yüksek düzeyine çıktı.
Dolardaki düşüş, uzun vadeli enflasyon kaygıları ve ABD
Merkez Bankası'ndan (Fed) gelen açıklamalar altını yukarı çekti.
Altın ve Para Piyasaları Uzmanı
Mehmet Ali Yıldırımtürk,
kriz sırasında bir süre doların diğer para birimleri karşısında değer kazandığını, bu arada
Amerikan hazine
bonolarının rağbet gör
düğünü finansal sektörde bir miktar düzelme başlayınca yatırım fonlarının, altın üzerine fon oluşturmaya başladıklarını anlattı.
Altının ons fiyatlarının, daha önce gördüğü 1.033 dolar seviyesindeki direncini geçtiğini, 2009
Şubat ayında 1.006 dolara kadar yükseldiğini ve daha sonra gerileme olduğunu kaydeden Yıldırımtürk, ''Bu sırada bireysel yatırımcıların veya altına çok düşkün olan ülkelerdeki insanların, altın almak yerine nakit ihtiyaç karşılığı altın sattıkları görüldü'' dedi.
Yıldırımtürk, yatırım fonlarının planının,
küçük yatırımcıdan rağbet görmediğini belirterek, altının sürekli yukarı gideceğine dair yorumlar yapıldığını ancak yine alıcı gelmediğini söyledi.
Genelde eylül-ekim aylarının, yatırımcıların artık yaz mevsiminden çıkıp kışa doğru girerken, yatırımlarını yeniden gözden geçirdikleri aylar olduğunu dile getiren Yıldırımtürk, ''
Türkiye,
Hindistan,
Mısır gibi ülkelerde de düğün mevsimidir.
Ramazan ayı nedeniyle bu düğün mevsimi ekime doğru kaydı. Oradan gelen küçük çaplı fiziki taleple altın biraz daha yükseldi'' diye konuştu.
Yıldırımtürk, özellikle likidite bolluğundan dolayı, piyasalardaki iyileşmeyle beraber enflasyonist bir
baskı oluşacağı ve altının rağbet göreceği, hatta merkez bankalarının da altın alacağı konuşulurken, Hindistan Merkez Bankasının, 200 ton altın aldığını, bunun da Uzak Doğu ve
Asya borsalarında diğer merkez bankalarının da altın alacağı söylentilerini beraberinde getirdiğini kaydetti.
Yorum ve hareketlerle altının onsunun dün 1.172 dolarlık tarihi zirvesine ulaştığını hatırlatan Yıldırımtürk, ''Bizim inisiyatifimizde değil altının yükselişi, tamamen yatırım fonların elinde ve de fiziki de değil bu yükseliş. 1.200 dolara gider mi? Gidebilir. Daha yukarı gider mi? Gidebilir. Ama hızlı bir gerileme de söz konusu olabilir'' dedi.
''YÜKSELİŞLER FİYAT OLARAK VAR, İŞLEM OLARAK YOK''
Mehmet Ali Yıldırımtürk, şubat ayında altının onsu 1.006 dolar seviyesindeyken, içeri piyasada doların 1,75-1,80 lira arasında bulunduğunu, bu çerçevede altının 54 liraya kadar yükseldiğini ifade ederek, şu bilgileri verdi: ''2008'in son çeyreği ile 2009'un ilk çeyreği arasında altın fiyatı yükselirken, sürekli bizim halkımızdan
yastık altı altın
satışları geldi. Öyle ki,
ocak, şubat, mart aylarında, yaklaşık tüm Türkiye'deki
kuyumculara günde 1,5 ton kadar altın geliyordu. Son dönemde altın
rafinerisi firmalarında rafineri imkanları
teknik olarak daha aktif hale gelince bu altınlar eritilip rafine edildi ve standart hale getirildikten sonra
İstanbul Altın Borsası vasıtasıyla
yurt dışına
ihraç edildi.
Hindistan'da,
Körfez ülkelerinde, Dubai'de bu şekilde rafine edilmiş altınların dünya
piyasalarında satılmaya başlandığını gözledik. Bu da yatırım fonlarının düşündükleri planı bozdu. Alıcı gelmedikçe yukarıya doğru seviye yaptılar. 54 lira seviyesinde içerde, dolar fiyatının gerilemesi ve altın fiyatının gerilemesiyle beraber yaz aylarında yaklaşık 38 liraya kadar altın fiyatlarının gerilediğini gözledik. Bu seviyeden fiyatın yükselmesiyle beraber, içerde fiyat da yükseldi ama doların 1.50 lira seviyelerine
tavan yapmış olmasıyla beraber bu yükseliş aynı oranda içerde yansıma bulmadı.''
Dün 24 ayar altının 56 lira ile yeni zirve yaptığını hatırlatan Yıldırımtürk, ''Buna rağmen her fiyat yükselişinde alıcılar tamamıyla kesildi, satıcılar ise ihtiyaç karşılığında daha sınırlı. Onlar da 'altın fiyatı daha da yükselecekmiş o zaman satarım' düşüncesiyle, satışlarını şu anda biraz ertelemiş durumda'' dedi. Yıldırımtürk, Kurban Bayramının yaklaştığı bugünlerde
kurban ihtiyacını karşılamak için istikrarlı olan döviz satmak yerine, yükselen altın satışını beklediklerini, dün de satış olduğunu bildirerek, şöyle devam etti: ''Dış piyasadaki fiyatlar bu şekilde yükselişe devam ederse, içeride de alıcı gelmezse, satıcı gelmezse bizde de biraz yükselebilir ama bu yükselişler daha ziyade fiyat olarak var, işlem olarak yok. Örneğin
çeyrek altın 92 lira, halbuki sene başında 68-70 liraydı. Zaten 80 liraya geldiğinde şubat ayında biz çeyrek altın satamamaya başladık, müşteri bize getirip satıyor. Daha çok altın gelirse yine bu yılın başında olduğu gibi
hurda altın, yastık altından gelenler eritilip ihraç edilebilir. Şu an gelen pek fazla bir şey yok.'' Mehmet Ali Yıldırımtürk, yatırıma yönelik olarak da, ''
Yatırımcı bana göre bu seviyelerden altın alabilir ama bu seviyelerden alınacak altın en az 5 yıl sonra falan getiri sağlayabilir, uzun vade beklemesi lazım. Bunun yanında elinde altın olanların ne yapması lazım? Bence onu üçe beşe bölüp, her yükselişte kısım kısım satıp beklemesi lazım'' yorumunu yaptı.
''ALTININ ONS FİYATININ 600-700 DOLARA GERİLEMEMESİ HALİNDE 22 AYAR BASILI ALTINDA FİYATLAR DÜŞMEYECEĞİNE GÖRE SARRAFİYE ÜRÜNLERDE GRAMAJ DÜŞÜRÜLMELİDİR''
Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler Derneği (
KOBİDER) Başkanı Nurettin Özgenç,
altının ons fiyatının 600-700 dolara gerilememesi halinde sarrafiye ürünlerde gramajın düşürülmesi gerektiğini belirtti.
Özgenç, yaptığı yazılı açıklamada, dünya borsalarında altının ons fiyatının 1.170 dolar seviyelerine çıkmasının tarihinin en yüksek seviyesi olduğunu, altın fiyatlarının anormal yükselmesi sonucu kuyumcu ve sarraflarda işlerin ''dibe vurduğunu'' ifade etti. Güvene dayalı
alışveriş yapılan, sözün ise
senet olduğu tek meslek dalı olan kuyum sektörünün bu durgun durumdan kurtarılması gerektiğini dile getiren Özgenç, şöyle devam etti: ''Esasen 30-35 TL arasında olması gereken 24 ayar has altın fiyatı 56.00 TL'ye çıkmıştır, haliyle bu durum işlerin durmasına neden olmuştur. Dolayısıyla halkın altına olan talebinin oldukça düştüğü görülmektedir. Vatandaş altın almıyor nedeni ise fiyatın yükselmesinden dolayı elindeki altınları satıp paraya çevirerek
gayrimenkul vb. yatırımlara yöneliyor. Bu nedenlerden dolayı da kuyumcular iş yapamıyor. Geçmiş yıllarda sarraflar nişan, düğün ve
sünnetlerde satılması için yaz sezonunda yüklü miktarda altın bastırırdı. Şimdi ise müşterilerden aldıkları çeyrek ve diğer basılı altın diye tabir edilen ziynet altınları satıyorlar.
Altın fiyatının yükselmesi ile yastık altında veya kullandıkları takıları satanlar, tekrar alım yapmıyorlar. Dahası vatandaş nişan, düğün, sünnet merasimlerinde ziynet eşyası takmak yerine daha işine geldiği için para takmayı yeğliyor.''
''KUYUMCU ESNAFI 'ALTIN VURUŞ' YAPACAK DURUMA GELDİ''
Dünyada altının ons fiyatının zirvelerde oluşu sebebiyle kuyumculuk sektörünün tarihinin en kötü günlerini yaşadığını vurgulayan Özgenç, sorunu aşmak için alternatif çözümler üretilmesi gerektiğini kaydetti. Nurettin Özgenç, açıklamasında şu görüşlere yer verdi: ''Altının ons fiyatının 600-700 dolara gerilememesi halinde 22 ayar basılı altında fiyatlar düşmeyeceğine göre sarrafiye ürünlerde gramaj düşürülmelidir. Şöyle ki 1.75 gram olan çeyrek altın 1 grama düşürülmeli, aynı şekilde, 3.50 gram olan
yarım altın 2 gram, 7 gram olan ziynet altın 4 gram olarak basılmalı ki vatandaşın alım gücü kolaylaşsın ve kuyumcunun kapısından ayağını kesmemiş olsun. Bu konuda yetkililer bir önce harekete geçmeli yoksa kuyumcu esnafı 'altın vuruş' yapacak duruma gelmiştir.''
DOLAR 1.49 TL SEVİYESİNDE
Bankalararası piyasanın dün spot kapanışında 1.4960/1.4980 lira olan en iyi dolar alış ve satış kotasyonu, bu sabah ilk işlemlerde 1.4950/1.4990 lira seviyesindeydi. Aynı saat itibariyle euro/dolar paritesi 1.4929 lira seviyesinden işlem görüyordu.
İstanbul serbest piyasada dolar 1,5000,
Euro 2,2360 liradan güne başladı.
Kapalıçarşı'da 1,4950 liradan alınan dolar 1,5000 liradan satılıyor. 2,2300 liradan alınan Euronun satış fiyatı ise 2,2360 lira olarak belirlendi.
Serbest piyasada dün kapanışta doların satış fiyatı 1,4930 lira, Euronun satış fiyatı ise 2,2370 lira olmuştu.
AVRO, DOLAR KARŞISINDA DEĞER KAYBETTİ
Avro,
ABD Doları karşısında değer kaybetti.
Avro,
Avrupa para piyasalarında, 1,4973 dolardan, 1,4902 dolara geriledi.
Avronun değer kaybında, Asya borsalarındaki çalkantı nedeniyle, yatırımcıların yeniden, güvenli buldukları dolara yönelmeleri etkili oldu.
İMKB İKİNCİ SEANSA 45.817
PUANDAN BAŞLADI
İMKB Bileşik Endeksi ikinci seansa, önceki kapanışa göre 81,47 puan düşerek 45.817,31 puandan başladı.
Hisse senetleri, bu seviyede ortalama yüzde 0,18 oranında değer yitirdi.
TAHVİL-DÖVİZ-REPO-PARİTE
İstanbul
Menkul Kıymetler Borsası (İMKB)
Tahvil ve Bono Piyasası Kesin Alım Satım Pazarında, 3
Ağustos 2011 vadeli, bugün valörlü tahvilin saat 12.40 itibariyle basit getirisi yüzde 9,16, bileşik getirisi yüzde 8,89 seviyelerinde bulunuyor.
DOLAR KOTASYONLARI
Bankalararası piyasada dolar kotasyonlarında fiyat, alışta en düşük 1,4950 lira, en yüksek 1,4960 lira, satışta en düşük 1,5020 lira, en yüksek 1,5030 lira olarak belirlendi.
REPO
İMKB Tahvil ve Bono Piyasası Repo-Ters Repo Pazarında gecelik işlemler en düşük yüzde 6,50, en yüksek yüzde 6,55 ve ortalama yüzde 6,50'den
gerçekleşiyor.
PARİTE
Uluslararası piyasalarda
avro-dolar paritesi 1,4945, sterlin-dolar paritesi 1,6518, yen-dolar paritesi ise 88,71 düzeyinde seyrediyor.
AJANSLAR