İzmir’de,
banka ATM’lerinin önüne atılan dekontlardan yola çıkarak, banka
hesapları kabarık kişileri tespit ettikleri; düzenledikleri sahte
belgelerle bu kişilerin hesaplarından para çektikleri ileri sürülen
şebekeye yönelik
operasyonda, 1’i kadın 10 kişi gözaltına alındı.
İzmir Kaçakçılık ve
Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü
Mali Büro Bilişim Suçları Amirliği ekipleri,
banka hesaplarından bilgileri dışında yüklü miktarda para çekildiğini fark eden vatandaşların başvurusu üzerine, inceleme başlattı. Aynı yöntemle çok sayıda kişinin hesaplarından para çekildiği bilgisine ulaşan ekipler, şebeke üyelerini belirlemek için bankalarda işlemlerin yapıldığı dönemlerdeki
kamera kayıtları, verilen evrak ve bankaya bır
akılan bilgilerin incelenmesini içeren detaylı bir araştırmaya girişti.
”GERÇEK BİLGİ” ŞEBEKEYİ ORTAYA ÇIKARDI
Polis, ”sahte belgelerle” tüm işlemlerini yaptığı ileri sürülen şebeke üyelerinin, banka şubesine bıraktığı gerçek bir bilgiye ulaşınca şebekeyi çözdü. Elde edilen bilgiden zanlılara ulaşan polis, yaklaşık 6 ay sürdürdüğü inceleme ve takibin ardından ”MARKAJ” kod adıyla operasyon düzenledi.
Operasyonda, şebekenin
elebaşı olduğu iddia edilen A.Ş. (34) ile şebekede çeşitli görevler üstlendikleri ileri sürülen K.Y. (40), E.E. (37), V.İ. (37) A.Ö. (26), Y.A. (36), D.E. (26), İ.Y. (57), emlakçılık yapan K.A. isimli kadın (48) ile
vergi dairesinde memur A.K. (47) yakalandı. Zanlıların ev ve iş yerlerine eş zamanlı düzenlenen operasyonda, 5 kişinin banka hesap bilgileri ve bu kişiler adına düzenlenmiş sahte belgeler, çok sayıda bankamatik dekontu, 3 tabanca, 5 bilgisayar, kısa mesafeli 2
telsiz, sim kartlar, vekaletname,
senet ve tarihi değeri olan 2 sikke ele geçirildi.
Yakalanan zanlıların bir çoğunun, bu suçtan poliste kayıtları bulunduğu öğrenildi.
BANKAMATİK ÖNÜNDE BAŞLAYAN DOLANDIRICILIK
Zanlıların, bankamatik önlerine atılan dekontları toplayarak, üzerlerindeki yekun bilgilerine göre kabarık hesapların sahiplerine ulaşmaya çalıştıkları, isim veya hesap numaralarını kullanarak ”para yatırma” bahanesiyle gittikleri bankalardan bu kişilerin kimlik bilgilerini tespit ettikleri, vergi dairesinde çalışan A.K. aracılığıyla, dairedeki verilerden bu kişilerin mali durumunu
kontrol ettirdikleri ve kimlik bilgilerini doğrulattıkları ileri sürüldü.
Bilgilerin doğruluğunu tespit etmelerinin ardından şebeke üyelerinin mağdurları takibe aldığı,
elektronik eşya satma bahanesiyle ev veya iş yerlerine giderek bu kişilerle irtibat kurdukları ve bazı bilgilere ulaşmaya çalıştıkları; kendilerini kurye gibi tanıtarak kitap veya bir belge teslim etmek için imzasını aldıkları, daha sonra düzenledikleri sahte evrakla bankalara giderek, kişilerin imzalarını
taklit ettikleri iddia edildi.
Zanlıların ayrıca, hesap hareketleri nedeniyle mağdurların cep
telefonlarına gidecek bilgi mesajlarının önüne geçmek için, sahte belgelerle bankalardaki müşterilere ait ”cep,
iş yeri,
ev telefonu ve adres bilgilerini” değiştirdikleri, bazı kişiler adına internet hesabıyla telefon bankacılığı hesapları açtırdıkları ve para transferlerini buradan yürüttükleri ileri sürüldü.
İzmir’in yanı sıra
İstanbul,
Ankara,
Manisa,
Balıkesir,
Bursa ve çevrelerindeki illerde de aynı yöntemle başkalarına ait paraları çektikleri iddia edilen zanlıların, özellikle
yurt dışında yaşayan ya da ölmüş kişilerin hesap bilgilerine ulaşmak için çaba gösterdikleri ve bu kişiler adına sahte belgelerle vekaletname çıkarttıkları da iddia edildi.
Teknik takibe yakalanmamak amacıyla kısa mesafeli telsiz kullandıkları bildirilen şebeke üyelerinin, bu yöntemlerle, başkalarının hesaplarından yaklaşık 2 milyon YTL parayı çektikleri, lüks bir
yaşam sürdükleri ve otomobiller aldıklarının tespit edildiği belirtildi.
Banka güvenlik kameralarınca parayı çekerken görüntülenen şebeke üyeleri suçlarını
itiraf ederken, elebaşı ve
emekli bir polisin oğlu olduğu öğrenilen A.Ş. ile bazı zanlılar, suçlamaları kabul etmedi.
Şebekeyle bağlantısı olduğu belirlenen 3 kişinin yakalanması için çalışmaların sürdüğü, aralarında bir bankacının da bulunduğu 2 kişinin ise ”nitelikli banka dolandırıcılığı” suçundan cezaevinde olduğu öğrenildi.
A.Ş, K.Y, E.E, A.Ö, Y.A, V.İ, D.E, İ.Y, K.A, ile A.K, sorgularının tamamlanmasının ardından, ”suç işlemek amacıyla
örgüt kurmak,
sahte kimlik ve belge düzenleyerek nitelikli banka dolandırıcılığı yapmak, devlet memurluğu görevini kötüye kullanmak, Ateşli Silahlar Kanunu’na muhalefet” iddiasıyla İzmir
Cumhuriyet Başsavcılığı’na götürüldü.