Böylece 930 milyon dolarlık likidite sağlandı. Repo işlemlerinden sağlanan zorunlu karşılığa tabi fonlarda 14 günün yerine 28 günün ortalaması esas alınacak.
Bu karar ile de TL'deki dalgalanma önlenecek.
Amerikan ekonomisinin yeniden durgunluğa girdiğine yönelik sinyaller ve
Avrupa'da borç krizinin yayılma endişeleri, dünya
piyasalarını altüst etti.
"Borsalarda bir haftada yüzde 10'u aşan kayıplarla şirket hisselerinin 2,5 trilyon dolar değer kaybetmesi ikinci krizin ayak sesleri mi?" sorusunu gündeme getirdi.
İHTİYATLI OLALIM, AMA PANİĞE GEREK YOK
MERKEZ, FAİZ LOBİSİNİN GOYGOYUNA GELMEDİ
ERGÜN: MERKEZ BANKASI'NIN KARARI EKONOMİYİ OLUMLU ETKİLEYECEK
Türkiye'de ise
Merkez Bankası,
sürpriz kararlarla küresel risklerin ekonomiye etkisini en aza indireceği mesajını verdi. Faizleri yarım puan düşüren Merkez'in döviz satım ihalelerine başlaması muhtemel durgunluğa karşı önleyici adım olarak yorumlandı.
Başkan
Erdem Başçı, atılan adımları 'beş maddelik' bir açıklamayla özetledi: "Cari açıkta hızlı bir iyileşme bekliyoruz.
Enflasyon yüzde 5,5'lik hedefe daha yakın.
Dolayısıyla
faizlerin artırılmasına ihtiyaç yok. Türk Lirası'nda değer kaybı olması halinde günlük döviz satım tutarları kademeli olarak artırılacak."
İç talepteki yavaşlama kaygısıyla
politika faizlerinde yarım puanlık
indirime giden
Merkez Bankası, piyasaları rahatlatacak sürpriz iki karara daha
imza attı.
Döviz piyasasını rahatlatmak amacıyla
yabancı para
zorunlu karşılık oranları tüm vadeler için 0,5 puan düşürüldü. Zorunlu karşılık hamlesi ile piyasaya 930 milyon dolarlık likidite sağlanırken, bir diğer karar TL piyasasındaki oynaklığa yönelik oldu.
Repo işlemlerinden sağlanan zorunlu karşılığa tabi fonlarda 14 günün yerine 28 günün ortalaması esas alınacak. Bu karar ile TL piyasasındaki dalgalanmanın önüne geçilmesi hedefleniyor.
İki gün içerisinde önemli kararlara imza atan Merkez Bankası'nın piyasalara verdiği mesajlara Başkan
Erdem Başçı açıklık getirdi. Beş maddelik yazılı bir açıklama yapan Başkan Başçı, cari açıkta hızlı bir iyileşme beklediklerini duyurdu.
Enflasyonun yüzde 5,5'lik hedefe daha yakın olduğunu aktaran Başçı, Türk Lirası'nda değer kaybı olması halinde günlük döviz satım tutarlarının kademeli olarak artırılacağını söyledi.
Başçı'nın bir diğer mesajı yabancı para zorunlu karşılık oranlarındaki ilave indirime yönelik oldu.
Politika faizlerindeki indirim kararı ile piyasaları ters köşeye yatıran Merkez, dün iki sürpriz karar daha aldı. Bankadan konuya ilişkin yapılan açıklamaya göre yabancı para zorunlu karşılık oranlarının tüm vadelerde yarım puan azaltılmasına ilişkin
düzenleme ile zorunlu karşılık oranları, 1 aydan 1 yıla vadeli hesaplarda yüzde 12'den yüzde 11,5'a, bir yıl ve daha uzun vadeli hesaplarda da yüzde 10'dan yüzde 9,5'e indirildi.
Yeni oranlar üzerinden hesaplanan zorunlu karşılıklar 19
Ağustos 2011 tarihi itibarıyla tesis edilmeye başlanacak. Piyasaya yaklaşık 930 milyon dolar likidite sağlaması amaçlanan düzenleme ile ağırlıklı ortalama zorunlu karşılık oranı da yüzde 11'e gerileyecek.
Avrupa'daki borç krizinin
Euro Bölgesi'nin dışına yayılmasının ardından artan
büyüme endişeleri Merkez Bankası'nı radikal kararlar almaya zorluyor.
Önceki gün çok sayıda
yerli-yabancı ekonomist ve yatırımcının "Faizlerin artırılması gerekiyor" söyleminin aksine politika faizlerinde 50 baz puanlık indirime giden
banka yönetimi dün iki karar daha alarak piyasalara "tüm
kontrol bende" mesajı verdi.
Erdem Başçı başkanlığındaki banka yönetiminin son bir haftalık performansı bankada "Merkez tarihinin en hareketli günlerini yaşıyor" değerlendirmelerine sebep oluyor.
Piyasalardaki gelişmelerin yanı sıra akademisyen ve ekonomistlerin de yorumlarını dikkatle takip eden Merkez Bankası yönetiminin en büyük sıkıntısı proaktif davranışın görmezden gelinmesi.
"Merkez Bankası son aldığı kararlar ile elindeki cephanesini tüketti." şeklindeki yorumlara karşı çıkan bankaya yakın kaynaklar zorunlu karşılıkların yanı sıra Merkez'in elinde piyasaya müdahale edebilecek çok sayıda enstrüman bulunduğuna dikkat çekiyor.
'Merkez'in kararlarının etkisi üç ay sonra görülecek'
Merkez Bankası'nın kararları piyasalar tarafından şaşkınlıkla karşılanırken, üst düzey bir ekonomi yetkilisi proaktif davranışın karşılığının kısa sürede alınacağını söyledi.
Avrupa ekonomisindeki krizin dünyaya yayıldığını ifade eden üst düzey yetkili, "Avrupa'daki sıkıntı dört beş yıldan önce çözülecek gibi görünmüyor. Piyasalar dünyada büyümeye ilişkin risklerin henüz farkına varamadı.
Merkez'in aldığı kararların etkisi kısa sürede görülecektir. 3-4 ay sonra sadece Türkiye'deki değil, dünyadaki yatırımcılar da alınan kararların doğru olduğunu ifade edecekler." değerlendirmesinde bulundu.
Öte yandan
Başbakan Tayyip Erdoğan, salı günü
kabine ve ekonomi kurmaylarıyla bir araya gelecek. AK Parti'den bir kaynak, bu tür toplantıların daha önce de gerçekleştirildiğini hatırlattı.