Bora, yaptığı yazılı açıklamada,
doğal afet sıklığı ve şiddetinin giderek artığını, artık
sigortalı olmadan
ekonomik bir faaliyette bulunmanın imkansız hale geldiğini ifade etti.
Japonya depremi ve akabinde yaşanan tsunaminin tarım alanlarına ve tarımsal faaliyetlere de büyük bir
darbe vurduğunun altını çizen Bora, ekonomik bir faaliyet olan bitkisel ve hayvansal üretimin sigortasız yapılmaması gerektiğini bildirdi.
Bora, 5 yıl önce kurulan
TARSİM'in bu konuda çok ciddi bir çözüm olduğunu kanıtladığını ifade ederek, bu süre zarfında yaklaşık 11 milyar lira değerinde tarımsal ürünü sigortaladıklarını ve çeşitli
doğal afet risklerine karşı güvence sağladıklarını belirtti. Bora, şunları kaydetti:
''Sigorta yaptıran çiftçilerden zarar görenlere yaklaşık 300 milyon lira tazminat ödemesi yaptık ve yapmaya devam ediyoruz. Sistemi benimseyen üreticilerimiz her geçen gün daha fazla teveccüh gösteriyoruz. Devlet primlerin yarısını bazı sigortalarda da üçte ikisini ödüyor. Bu büyük bir imkan, bütün çiftçilerimizi sigorta yaptırmaya davet ediyoruz.''
Bora, açık alandaki bitkisel üretimin yanında
örtü altı veya seralarda da yapılan üretimin giderek artığını, hayvancılığın tarımsal faaliyetlerin önemli bir kolu olduğunu ve ekonomik açıdan oldukça ciddi bir potansiyel taşıdığını vurguladı.
Bora, tarımsal üretimin sürekliliğini sağlamak için üreticilerin gelirlerinin istikrara kavuşması, bunun içinde üreticilerin doğal afetler nedeniyle uğradıkları parasal kayıpları sigorta sistemi ile telafi etmeleri gerektiğini kaydetti.
2011 yılı başından itibaren erkek besi sığırlarının da kapsama dahil edilmesi ile
çiftlik hayvanları yelpazesinin genişlediğini anlatan Bora, tavuklar, hindiler, kültür balıkları, süt ve besi sığırlarının sigortalanabildiğini ve primlerin yarısının devlet tarafından
Tarım ve
Köyişleri Bakanlığı bütçesinden ödendiğini ifade etti.
AA