Maliye Bakanı
Mehmet Şimşek,
seçim sürecine girilmesine karşın popülizme yönelmediklerini anlatırken, “1991 yılındaki (Süleyman Demirel'in
Başbakanlık dönemi) popülizm, sosyal güvenlik sistemindeki
tercihleri yüzünden 1 trilyon dolardan daha fazla kaybetti” dedi.
MALİYE Bakanı Mehmet Şimşek, ekonomide temel önceliklerinin istikrarın devamı olduğunu ve popülizme yönelmediklerini anlatırken, geçmişten örnekler verdi. Şimşek, 9'uncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in Başbakanlığı döneminde
emeklilik yaşının düşürülmesinin
Türkiye'ye 1 trilyon dolar kaybettirdiğini açıkladı.
Türkiye çok kaybetti
Mehmet Şimşek, Bloomberg'e ekonomiyle ilgili değerlendirmeler yaparken,
Cumhuriyet tarihinde 2002 sonuna kadar tek parti dönemi de dahil 79 yılda 57 hükümetin görev yaptığına, bu süreçte ortalama hükümet ömrünün de 16 ay olduğunu belirtti. Kısa dönemli hükümetlerin, uzun vadeli plan ve strateji yapmadığını ve popülizmi tercih ettiğini kaydeden Şimşek, şöyle konuştu: “Biz, seçimlerde de yarışa popülizmle girmeyeceğiz. Sayın Başbakanımızın çok takdir ettiğimiz bir tarafı, ‘Popülizm tuzağına düşmeyeceğiz' dedi. Olmayan bir şeyi bir seçim kazanmak için taahhüt ettiğiniz zaman Türkiye kaybediyor. 1991 yılında hatırlarsınız o günün
koalisyon ortaklarından biri, ‘emeklilik yaşını kadınlar için 38'e, erkekler için 43'e indireceğini' söylemişti. Batıda emeklilik artarken, bizimkiler
genç insanları emekli yapıyor. Türkiye, 1991'deki o popülizm, sosyal güvenlik sistemindeki tercihleri yüzünden 1 trilyon dolardan daha fazla kaybetti. Türkiye, sadece sosyal güvenlik açığını finanse etmek için içeriye ve dışarıya yılda 30 milyar dolar borçlanıyor. O, 30 milyar dolarla Türkiye'nin en önemli sorunlarını çözersiniz.”
Cari açığın formülü enerji
Şimşek, ekonomi yönetiminin performansına bakıldığında cari açık konusunda bir geç kalınmışlık olup olmadığının sorulması üzerine de, Cumhuriyet tarihinde ilk defa seçime giden bir hükümetin ekonomiyi makul düzeyde büyümesini sağlatmak için bir miktar yavaşlatmaya çalıştığını, aşırı ısınmayı önlemeye çalıştığını söyledi. Ülkenin istikrarını, uzun vadeli sürdürülebilir büyümesine öncelik verdiklerini vurgulayan Şimşek, cari açığın, uzun vadede bakılması gereken bir husus olduğunu söyledi. Cari açığın petrol fiyatlarının da etkisiyle arttığını kaydeden Şimşek, Önemli ölçüde enerjide dışa
bağımlılık cari açığı besleyen bir husustur. Burada yapabileceğiniz şey ülkenin enerji kaynaklarını ön plana çıkarmaktır” dedi.
Kimseyi zorlamayız
MALİYE Bakanı Mehmet Şimşek, mükelleflerin istemesi halinde, eksiğinin olduğunu düşünmesi durumunda yeniden yapılandırmaya başvurabileceğine işaret ederek, “Biz, hiç bir şekilde vatandaşlarımızı matrah artırımına,
stok affına zorlamayız” dedi. Bu arada kayıtdışına yönelik olarak “yepyeni bir
eylem stratejisi” hazırladıklarını belirten Şimşek, “Bu da bir
yol haritası şeklinde olacak. Bizim bu stratejiden amacımız bir yandan
gönüllü uyumu
teşvik etmek, bir yandan kayıtdışılıkla ilgili kamuoyunda farkındalığı artırmak. Bir yandan da kayıtdışılığı teşvik eden bütün unsurları ortadan kaldırmak” diye konuştu.
Bakanlar Kurulu'na elektrikli araçlarda ÖTV'yi sıfıra indirme yetkisi verildi
Mehmet Şimşek, Türkiye'de
elektrikli araç üretimini teşvik edeceklerini söylerken, Bakanlar Kurulu'na elektrikli araçlarda ÖTV'yi yüzde sıfıra kadar düşürme yetkisi verdiklerini açıkladı. Şimşek, Bakanlar Kurulu'nun bu konuda sınıflandırma yapacağını, “Şu sınıfa kadar elektrikli aracın vergisi şu, şu sınıfa kadar bu” diyeceğini aktardı. Elektrikli araç üretiminin dünyada daha yeni olduğuna dikkati çeken Şimşek, kendilerinin de işin başında sektöre
destek vereceklerini ifade etti.