Çelik: Kürtçe dersin mahsuru yok

Faruk Çelik, Kürtçe'nin okullarda seçmeli dil olarak okutulmasında hiçbir mahzur bulunmadığını açıkladı.

Çelik: Kürtçe dersin mahsuru yok

Çelik, 'Fransızca Almanca'yı koyuyorsun da talep varsa neden Kürtçe de olmasın' dedi Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik ile seçimde taahhüt ettiği '400 proje'nin nasıl ilerlediğini görmek için gittiği Şanlıurfa'da sohbet ettik. Mesajlarını aktarırken, Çelik'in 'sekiz ay'dır tanıştığı bölge halkıyla bütünleşmede mesafe aldığı gözlemimizi de ekleyelim. Çelik, Kürt meselesinde, bölgeden gördüklerini şöyle aktardı: Türkiye bu araziye uymayacak yanlış politikalarla çok zaman kaybetmiş. 'Havaleci' yaklaşımlar nedeniyle, kimlik siyaseti kökleşmiş. Mahalle düzeyinde örgütlenmeye varıncaya dek. Buna rağmen Ankara'dan çıkacak sağduyu ve sahiplenme duygusuna dayalı sesler çok sağlıklı algılanıyor. Vatandaş, bir kopma ayrılma duygusu içinde değil. Ama Kürt'e haksızlık duyguları, o kimliği artık oluşturmuş. Bu yapılanmayı çözecek yaklaşım zaruri. Köprü, otoyol güzel şey. Ama vatandaşı bire bir ilgilendiren açılışlar daha önemli. Mesela 25 köyü birbirine bağlayan grup yolu. Çünkü direkt vatandaşa ulaşıyor. Şimdi hangi yetkili gelse, 500 bin kişi karşılar.. Ama hedef kitle o değil ki. 25 grup köy yolunu kullanacak olanlar. Çelik sorularımızı yanıtladı. BU RÜŞVET DEĞİL - Bölgede sadece 'yatırım' konuşmayı, zamanı geçmiş ve biraz onur kırıcı, biraz da 'rüşvet' gibi değerlendirenler var? Kesinlikle rüşvet değil. Bunların zaten olması lazım. Bugüne kadar bu düzeyde yapılmamış ki. - Kimlik taleplerinin başında gelen anadil talebine nasıl bakıyorsunuz? Bakın ben yurtdışı Türklerden de sorumluydum. Almanya'da Türklere yapılan zulümleri de görüyorsunuz. Avrupa'da vatandaşımızın çocuklarını dillerini konuşmalarıyla ilgili engelleri görüyorsunuz. Batı Trakya'da, Bulgaristan'da benzer engellemeler var. Bunları ayrıştırmaya değil, bütünleştirmeye dönük bir bakış açısıyla toparlamamız gerekiyor - Çalışma var mı? Çalışma var yok diye değil. Ben kendi yaklaşımımdan, kucaklaşmadan bahsediyorum. Eğer, 'Ayrılıkçı düşünceye sahibim' diyorsa, Türkiye'de kimse senin heveslerine pabuç bırakmaz yani. Anadili tartışma konusu olmaktan çıkarmak gerekiyor. AŞİRET TAŞERON OLARAK KULLANILMIŞ Aşiret, bölgede realite. Toplumsal bir garanti. Reddetmek gerçekçi değil. Ama tehlike aşireti siyaset için kullanmak. Aşiret, devlet adına farklı güç alanlarını elde etmeye dönüşünce, ötekileştirmeler başlamış. Bu olunca işin ucu, illegal örgütlere kadar varmış. Bunu telafinin yolu ayrım yapmadan hizmet. 57 aşiretin çoğunu gece gündüz dinledik. Devletin otoritesini, hizmetini ikinci el olarak değil birinci elden kurması lazım. Devlet hizmetinde taşeron olmaz. KIZINI OKUTMAZSAN! Kadın konusunu ayrıca ele alıyoruz. Buranın yapısına ters gelecek şeyleri de anlatıyoruz. Aşiret sıkıntısı nedeniyle kadınlarımız burada daha baskın bir tabloyla karşı karşıya. Zorluyoruz. Kız çocuğu okumazsa okumasın diyor. Nasıl okumasın yahu? Kız çocuğu okumasa yarın doğum yapacak eşine bayan doktor arıyorum diyorsun. Nereden bulacak?
<< Önceki Haber Çelik: Kürtçe dersin mahsuru yok Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER