Erzurum Atatürk Üniversitesi, Rusya'dan getirilen ve ''zamansız
doğum yapan''
koyun ile 3 günlük
kuzusunu Özcan'a
hediye etti.
YÖK'ün bahçesinde oluşturulan
hayvanat bahçesine dün getirilen koyun ve kuzuyu görmek için YÖK'teki çalışmalarına ara veren Özcan, henüz ayakta durmakta zorlanan kuzuyu severek biberonla besledi.
AA muhabirinin sorusu üzerine Özcan, koyunun ''bir batında en az 4 kuzu doğuran'' bir cins olduğunu ve
Atatürk Üniversitesi'nin Rusya'dan getirttiğini kaydetti. Koyunun yeni doğum yaptığını ve doğurduğu 4 kuzudan 3'ünün öldüğünü, kalanın ise YÖK'e hediye edildiğini anlatan Özcan, şunları söyledi:
''Biz aslında bir batında 2'den fazla doğuran hayvan arıyorduk. Atatürk Üniversitesinde varmış, bize hediye ettiler. Türkiye'de hayvan varlığının artması için çalışmalar yapılıyor. Bunlar aynen 'tüp bebek' tekniğiyle doğuyorlar. Bu koyun da 4 tane doğurmuş ama 3'ü ölmüş. Şimdi burada
Ankara Üniversitesi Veterinerlik Fakültesinden bir
arkadaş onunla ilgileniyor. Ben hem hayvanları çok seviyorum hem de memleketin ekonomisine katkıda bulunmak istiyorum.''
Çok öttüğü için çevrede oturanların şikayetine neden olan Çin
horozunu bir öğrenciye hediye ettiğini anımsatan Özcan, ''Horozun akıbetini takip ediyoruz tabii.
Çocuk söz verdi bize, kesmeyeceğine dair. Zaten bu nedenle ona verdik, kesse vermeyecektik'' diye konuştu. Çevredekilerin hayvanların gürültüsünden rahatsız olduğunun hatırlatılması üzerine Özcan, ''Artık yapmıyorlar. Horoz gitti, gayet sessizler. Aslında çok fazla gürültüleri yok ama horoz bazen zamansız ötüyordu. Biyolojik saati bozulmuştu'' diye espri yaptı.
Özcan, ''Özelliği olan hayvanları YÖK'ün bahçesinde beslemek istediğini'' dile getirdi.
''KOYUN TOHUMLAMA MERKEZİ KURULMASINI DESTEKLİYOR''
YÖK Başkanı ile birlikte kuzuyu görmeye gelen
Ankara Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr.
Arda Sancak, Rus orijinli bir hayvan olan Romanov koyunlarının çoklu doğum yapmalarıyla tanındıklarını söyledi. Bu koyunların bir defada 5-6 yavru doğurabildiklerini söyleyen Sancak, ''Bu koyunun da 4 yavrusu olmuştu fakat 3'ü öldü. Bunun nedeni de doğum mevsimi dışında doğmaları ve doğum beklenmediği için bakıcıların yanında olmaması. Normalde koyunculukta doğum zamanı belirlenir'' diye konuştu.
Ankara Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi
öğretim üyesi Prof. Dr. Ali Daşkın'ın koyun veriminin artırılmasına yönelik bir proje hazırladığını ve projenin DPT'ye sunulduğunu anlatan Sancak, şöyle konuştu:
''Sayın YÖK Başkanımızın da bu projeye büyük bir ilgisi var.
Yeni Zelanda dünya et ihtiyacının yüzde 44'ünü karşılıyor, 4 milyonluk bir
ülke. Neden bizim ülkemizde bu yapılamıyor. Bizim bu kadar meralarımız, alanlarımız var. Bu da koyun ıslahının yapılmamasından kaynaklanıyor. DPT'deki, Sayın YÖK Başkanımızın da desteklediği Ali Daşkın hocamızın projesi Ankara Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi'nde bir koyun tohumlama merkezinin kurulması. Yani en iyi koyun ırklarının tohumlarının bulunması, yetiştiricilere bunların verilerek onların elinde en iyi ırkların gelişmesinin sağlanmasını ve yetiştiricilerin bu ırklar üzerinden hayvanlarını çoğaltmalarını amaçlıyor.
Hayvancılıkla ilgilenen bütün ülkelerde koyunlar için hem özel hem de devlete ait suni tohumlama merkezileri var fakat Türkiye'de koyunculukla ilgili bir tane bile suni tohumlama merkezi yok. Bu da arz-talepten kaynaklanıyor. Yetiştiricinin bilinçlendirilmesi gerekiyor. Koyunculuk yapan insanlara daha maksimum verim alabilecekleri ırkların tanıtılması ve o ırkların onların elinde gelişmesi gerekiyor.''