Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, yeni yapılanma sürecinin yükseköğretimdeki tüm paydaşların aktif olarak rol alacağı bir model kurgulamasını gerektirdiğini belirterek, "Türk yükseköğretim sisteminde yeni yapılanma arayışı çabalarımızda başka ülkelere de model olabilecek bir yükseköğretim sisteminin yaratıcısı olmayı arzulamaktayız" dedi. Prof. Dr. Özcan, yükseköğretim sistemlerinin yüzyılın gerektirdiği ihtiyaçlar doğrultusunda ve sürekli değişen ekonomik ve soysal yapılara uygun olarak yeniden yapılandırılması konusunun bugün yoğun bir şekilde tartışılmakta olduğunu söyledi. Küreselleşen dünyada bilgi ve iletişim teknolojilerinin sunduğu olanakların ülkeler arasındaki sınırları giderek belirsizleştirdiğini kaydeden Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, şunları söyledi: "Ülkeler artık şunun iyice farkına varmıştır, dünyadaki bu değişime eş zamanlı uyum sağlayan ülkeler günümüzün bilgi toplumunda rekabet kapasiteleri daha yüksek ve daha başarılı olmaktadır. Ülkeler arasındaki sınırlar belirsizleştiği gibi, farklı politika alanları arasındaki sınırlar da belirsizleşmektedir. Bu doğrultuda ekonomi, istihdam politikaları, bilim ve araştırma politikaları ve eğitim politikaları artık birbirinden bağımsız alanlar olarak algılanmamakta, tam tersine bu alanlar arasındaki bağ giderek kuvvetlenmektedir." 'YÜKSEKÖĞRETİM YENİDEN YAPILANDIRILMALI' Yükseköğretimdeki öğrenci sayının, açıköğretim dahil 3 milyona yaklaştığını kaydeden Prof. Dr. Özcan, konuşmasına şöyle devam etti: "Türkiye, yükseköğretim talebini karşılayabilmek için son yıllarda büyük bir atılım içine girmiştir. Kurulan üniversite sayısının hızla artması ve üniversitelerin tüm yurda yayılması, bu atılımın kayda değer göstergelerinden biridir. Yükseköğretim talebini karşılamak üzere yükseköğretim kurumlarımızı sadece sayısal olarak artırmak tabii ki tek başına yeterli olacak bir çözüm değildir. Bu sayısal artışla orantılı olacak yükseköğretim kurumlarımızın yeniden yapılandırılması gerekmektedir." 'SİSTEM ÜZERİNDE ÇALIŞMALAR SÜRÜYOR' Türk yükseköğretiminde yeni yapılanma sürecinde yükseköğretimdeki tüm paydaşlarının aktif olarak rol alacağı bir model kurgulamasının gerekliliğine dikkat çeken YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, "Bu model, uluslararası dinamiklerden ve gelişmelerden bağımsız olmamalı ama aynı zamanda ülkenin ekonomik, toplumsal ve kültürel yapılarıyla da uyumlu olmalıdır" dedi. Yeni yapılanma sürecinde dünyanın belli başlı üniversitelerini ve sistemlerini incelenerek mevcut sisteme katkı getirecek çalışmalar içinde bulunmayı hedeflediklerini kaydeden Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, Türk yükseköğretim sisteminde yeni yapılanma arayışı çabalarının başka ülkelere de model olabilecek bir yükseköğretim sisteminin yaratıcısı olma arzusuyla çalışmaların sürdüğünü kaydetti. Türkiye'nin 2001 yılından itibaren 47 üyesi bulunan Bologna Süreci'nin içinde yer aldığını belirten Prof. Dr. Özcan, "Bu süreçteki gelişmeler doğrultusunda yükseköğretim kurumlarımızda uygun yapılanmayı sağlayarak Türk yükseköğretimini, Avrupa ve dünyadaki diğer sistemler ile uyumlu hale getirerek şeffaflığı, tanınırlığı, hareketliliği ve en önemlisi kaliteyi artırmayı hedeflemekteyiz" diye konuştu. MOTİVASYONUN ÖNEMLİ Bugünkü toplantının ilk kez rektörlere yönelik olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, toplantıya katılan rektör ve rektör yardımcılarına, "Bu sürece sahip çıkması gereken ve kendi yükseköğretim kurumundaki personeli en üst yönetim kademesinden en alt idari personele kadar ve tüm öğrencilerini de kapsayacak şekilde bu gelişmelere uyum sağlama konusunda motive etmesi gereken kişiler en başta sizlersiniz" diye seslendi. YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, konuşmasının sonunda kurulun bu süreçte rektörlerin karşılaşabileceği zorluklar karşısında sağlayacağı desteğin tam olduğunu söyledi. REKTÖR KURTCEPHE'NİN KONUŞMASI Toplantıya ev sahipliği yapan Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsrafil Kurtcephe ise açılıştaki konuşmasında, "Tarihin binlerce yıllık sürecinde devlet adını verdiğimiz değişik dönemlerde yaşayan organizasyonlar incelendiğinde bilime, bilim insanına önem veren her toplum ve devlet mutlaka başarıyı, refahı yakalamış ve rakiplerine karşı üstünlük sağlamıştır" dedi. Türkiye'nin tarihsel süreç içinde büyük aşamalar katettiğini belirten Prof. Dr. Kurtcephe, üniversitelerin bu günlerde tarihi sorumluluğunun kendisini hissetirdiğini kaydetti. Prof. Dr. İsrafil Kurtcephe, "Kendisini bu milletin hizmetinde gören üniversiteler büyük düşünüp, büyük projeler ortaya koyarak bu milleti Atatürk'ün gerçek mirasçısı haline getirecektir" dedi. DHA