Zavallı bir rektör ve motif farkı
1963 yılı başlangıç alındığı zaman, neredeyse 45 yılı bulan yazarlık yaşamının son 15-20 yılında; bir istisnasıyla, bana isim vererek çatan yazarlara bile
yanıt vermedim.
Böyle yazılar yazarak, beni polemik çamuruna çekmek isteyenlere güler geçerim. En galiz biçimlerde
hakaret edenler olduğu zaman da, tutumumu değiştirmem. Hatta , "Bir vekaletname ver, bu alçakların ciğerini sökelim", diyen
avukat arkadaşlara, "Bunların parası da murdar olmuştur, bize yaramaz", derim. Fakat bugün, tutumumu değiştireceğim ve
Eskişehir Osmangazi Üniversitesi'nin rektörü, Prof. Dr. Necat Akgün'ün yaptığı zavallılığı, sizlerle paylaşacağım. Önce, "Motif (Halk Oyunları Eğitim ve Öğretim) Vakfı"nı sizlere tanıtmak istiyorum.
***
Motif Vakfı
İstanbul'da, önce bir
dernek olarak oluşturulmuş. Bir biçimde, benim yolum da düştü. Ve elimden geldiğince ve zamanım elverdiği oranda, yardımcı olmaya çalışıyorum. Bu türden dernekler, birkaç kişinin özverisiyle ve gönül vermesiyle ayakta kalır. Bu derneği de, (adını vermemin mahcup edeceğini bile, bile yazıyorum), Zeki
Baykal adında, değerli bir arkadaşımızın katkısıyla yürüyor. Yukarıda da vurguladığım gibi, önce dernek olarak faaliyetlerini yürüten "Motif", daha sonra vakfa dönüştü. Ancak faaliyetlerinde ciddi bir değişim olmadı. Adından da anlaşıldığı üzere Motif Vakfı, öncelikle
halk oyunlarını öğretmek ve uygulamak üzere kurulmuş. Fakat zaman içinde, her türlü halkbilim alanında çalışmaya başlamış. Mutfaktan, kilime;
giyim kuşamdan, edebiyata kadar, her alanda çalışmalarını sürdürmüş ve başkalarının çalışmalarını desteklemiş. Bu türden çalışmalarında; devletin, yani
Kültür Bakanlığı'nın ufak tefek katkılarını sağlamış olmakla birlikte, ağırlıklı olarak, bu işe gönül verenlerin çabalarıyla ayakta kalmış ve gelişmiş.
***
Motif her yıl, halkbilimin değişik dallarında araştırmacılara, uygulamacılara ve kurumlara
ödül dağıtır. Eğittiği ve oluşturduğu halk oyunları ekipleri, yurtiçi ve yurtdışı etkinliklerde yer alır. Ve (bence) her şeyden önemlisi; her yıl, halkbilim alanında iki-üç günlük seminerler düzenler. Bunları genellikle, İstanbul dışındaki üniversite kampuslarında gerçekleştirir. Son dönemde,
Sakarya Üniversitesi ve özellikle iki kez katkıda bulunan
Kocaeli Üniversitesi'nin yürekten yardımları, hem o bölgelere bilimsel aydınlık getirdi, hem de Motif'in işini çok kolaylaştırdı. Bu yıl, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi'nde bugünlerde yapılıyor.
***
Ben bu vakfın kurucularından biriyim ve bilim kurulu üyesiyim. Çok katkıda bulunamasam da, bu konumumla gurur duyarım. Bu yılki seminerde de, bir oturumu yönetme onuru bana verilmişti. Fakat birkaç gün önce,
düzenleme kurulundan kimi arkadaşlar üniversitedeki odama geldiler. bir şeyler söylemek istiyor, fakat dile getiremiyor ve kıvranıp duruyorlardı. Sonunda, baklayı ağızlarından çıkardılar. Osmangazi Üniversitesi'nin rektörü olan zavallı adam, "Eğer
Toktamış Ateş programdan çıkartılmazsa, seminere izin vermem" buyurmuş (!). Kimdir bu adam, hiç bilmem. İnternette de hakkında bilgi toplayamadım.
Fakat Eskişehirli kimi arkadaşlarım, herkesi idare etmeye çabalayan biri olduğunu söylediler. Motif'teki arkadaşlar, "Hocam isterseniz semineri iptal edelim", demek incelik ve nezaketini gösterdiler. Elbette karşı çıktım. Pek çok insanın, uzun süredir yaptığı
hazırlıklar, kendini bilmez bir zavallının kaprisi nedeniyle boşa çıkartılır mıydı? Bu rektör, acaba kendini ne zannediyor; rektörü olduğu kamu kurumunu ne zannediyor? Bu kuruluşlar, acaba bu türden kendini bilmezlerin babalarının çiftliği mi? Bu seminerin programı, 15 gündür internette var. İtirazı olacaksa, (aslında ne haddine ama...), işin başında
itiraz etmesi gerekirdi. Son dakikada, böyle külhanbeyi ağzıyla itiraz ne densizliktir...
Toktamış Ateş / Bugün