Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün seçtiği ilk rektör olan Osmangazi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fazlı Tekin, YÖK'ün yeniden yapılandırılması gerektiğini söyledi. Üniversite ile hükümetler arasındaki yaşanan yıkıcı çatışma ve egemenlik arayışına da son verilmesi gerektiğine dikkat çeken Prof. Dr. Tekin, üniversitelerin birbirine benzetilmesi yerine farklılıklarını koruyarak birlikte yaşayabilme, kendi kurumsal kültürlerini oluşuturup güçlendirebilecek esnek bir yönetim oluşturulması gerektiğini kaydetti. Üniversite kapılarında bekleyen gençlerin taleplerine de ivedi çözüm bulunması gerektiğini anlatan Prof. Tekin, " Üniversitelerde evrensel değerlere dayalı akademik özgürlük anlayışı yerleştirilmeli. Yönetici seçim ve atamaları ile öğretim görevlisi istihdamında ideolojik ve siyasi tercinler ortadan kaldırılmalı" dedi. Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ)'nde 2007-2008 Akademik Eğitim ve Öğretim Yılı, düzenlenen törenle başladı. Üniversitenin spor salonundaki törene Vali Kadir Çalışıcı, Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fevzi Sürmeli, ESOGÜ Rektörü Prof. Dr. Fazlı Tekin, Eskişehirli eski milletvekilleri, öğretim üyeleri ve öğrenciler katıldı. Yaklaşık bir ay önce Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından en fazla oy alan 3 aday arasından ESOGÜ Rektörlüğe seçilen Prof. Dr. Fazlı Tekin, yeni eğitim yılının açılışı dolayısıyla yaptığı konuşma ile salondakiler tarafından alkışlandı. Konuşmasının büyük bir bölümünü üniversitelere ilişkin görüş ve düşüncelerine ayıran Prof. Dr. Tekin, YÖK'ün yeniden yapılandırılması gerektiğini vurguladı. "YÜKSEKÖĞRETİM ÜLKENİN GELECEĞİ İÇİN YENİDEN YAPILANDIRILMALI" Türkiye'de, YÖK konusunda çeşitli taraf ve aktörlerin ilişki ve etkileşiminin, bir sistem bütünlüğü içinde, çok yönlü olarak yeniden düşünülüp tanımlanması ve yasal bir zemine kavuşturulması gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Tekin, "Dünyada soğuk savaş döneminin sona ermesi ve ülkelerin milli güvenlikle ilgili kavram ve startejilerini yeniden belirlemeleri sürecinde, Türkiye'nin de yükseköğretimi stratejik bir alan olarak ülkenin geleceğinin kurgulanmasında temel aktör olarak yeniden yapılandırılması gerekir" dedi. Türkiye'de üniversite yapısının oluşturulmasında gelişmiş ülkelerde gözlenen bir takım birimler ve kurulların yer aldığını, ancak bunların etkin biçimde çalışmadığını dile getiren Prof. Dr. Tekin, üniversitelerde hem içeriden hem dışarıdan temsili üyelerin yer aldığı katılımcı kurulların oluşturulması ve yöneticilerin bu kurullara hesap vermesinin sağlanmasının gerektiğini ifade etti. Prof. Dr. Tekin konuşmasında, üniversitelerdeki ideolojik yaklaşım ile üniversitelerin topluma açık ve hesap verebilir konuma gelmesi konusuna değindi. Prof. Tekin, şöyle konuştu: "Üniversitelerde yönetici kadrolarına seçim ve atamalar ile öğretim elemanı istihdamında, ideolojik ve siyasi tercihleri ortadan kaldırılarak objektif ölçütlerin geliştirilmesi lazım. Topluma açık ve hesap verebilir üniversite anlayışına dayalı olarak üniversite yönetiminde toplum ve devletin temsilcilerine yer verilmeli. Programların oluşturulmasında toplumun beklentileri ve bilgi ekonomisinin beklentileri göz önüne alınmalı." "ÜNİVERSİTELERDE ÖZGÜRLÜĞÜN SAĞLANMASI ŞART" Üniversitelerde özgürlüğün sağlanmasının şart olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Tekin, "Üniversitelerde akademik özgürlük anlayışı sağlanmalı. Bu bağlamda öğretim görevlileri üzerindeki psikolojik baskılar ortadan kaldırılmalı, düşünce ve ifade özgürlükleri güçlendirilmelidir. Üniversitelerdeki eğtimin kalitesi ve niteliği sorgulanmalı, denetlenmeli. Üniversite kapılarında bekleyen ve yükseköğretim görme talebinde bulunan genç kitlelerin talebi karşılamaya yönelik ivedi çözümler bulunmalı. Üniversitelerdeki akademik programlar ve dersler çağına gereğine göre yeniden düzenlenmeli" ifadesini kullandı. Artık üniversitelerin birbirine benzetilmemesi, farklılıkların birarada yaşayabilme anlayışının sağlanması, çatışma ortamının kaldırılmasını isteyen Prof. Tekin, şöyle konuştu: "Üniversite toplumunu oluşturan öğretim elemanı, öğrenci ve diğer çalışanlarda yaşanan motivasyon krizi üzerinde ciddi şekilde düşünülmeli. Gerek kurum içi taraflar gerekse üniversite ile devlet ve hükümetler arasında yaşanın yıkıcı çatışma ve egemenlik arayışına son verilmeli. Müzakere ve koalisyon oluşturma ve birlikte yaşamayı öğrenme anlayışına dayalı, farklılıkları besleyen ve farklılıklardan yararlanan, üniversitelerin birbirine benzetilmesi yerine kendi farklılıklarını koruyarak kendi kurumsal kültürlerini oluşturup güçlendirebilecekleri esnek bir yönetim ve kurum kültürünün oluşuturulması lazım." Rektör Tekin'in konuşması, salonda bulunan öğretim görevlileri ve öğrenciler tarafından alkışlandı. Bu arada, törenin yapıldığı salona türbanlı öğrenciler de alındı. Türbanlı öğrenciler, yaklaşık 1.5 saat süren töreni başı açık kız arkadaşları ile birlikte yan yana izledi. Öte yandan, Rektör Tekin'in konuşması sırasında salonda görevli bir güvenlik elemanı ise baygınlık geçirdi. Özel güvenlik görevlisi, salonda bulunan öğretim görevlisi doktorun ilk müdahalesinin ardından ambulansla Tıp Fakültesine kaldırıldı.