Bilkent Oteli'nde düzenlenen toplantıya,
Devlet Bakanı Beşir
Atalay,
RTÜK Başkanı
Zahid Akman, araştırmaya katkıda bulunan RTÜK Üyesi
Davut Dursun,
Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ferhunde Öktem ile Prof. Dr.
Nevzat Tarhan katıldı.
Toplantıda konuşan Devlet Bakanı Atalay,
iletişim alanında her geçen gün hızına yetişilemeyen değişimlerin meydana geldiğini söyledi.
Dünyanın bütün ülkelerinde iletişim alanının düzenlenmesi ve denetlenmesine büyük hassasiyet gösterildiğini kaydeden Atalay, ''Ancak
Türkiye bu alanda geç kalmıştır'' dedi.
Türkiye'de önce iletişim alanındaki gelişmelerin yaşandığını, daha sonra
düzenlemenin gündeme geldiğini ifade eden Atalay, ''Ülkemizde iletişim alanında dağınıklık ve birçok boyutuyla kargaşa var'' diye konuştu.
RTÜK'ün bu kargaşanın nasıl önlenebileceği noktasında büyük çabalarının olduğunu belirten
Beşir Atalay, özellikle sayısal yayıncılığın hizmete girmesinin bu kargaşanın giderilmesine büyük katkıda bulunacağını söyledi. Bu konuda gerekli kararların alındığını ve çalışmaların başlatıldığını anlatan Atalay, 2007 yılı başlarında analog ve dijital yayına geçilebilmesi için çalışma yaptıklarını kaydetti. Devlet Bakanı Atalay, sayısal yayıncılığa daha ilkeli ve
denetimli bir yayının yapılması açısından da büyük umut bağladıklarınıifade etti.
Üst
Kurul'un başlattığı ''akıllı işaretler'' sisteminin de çok ciddi ve başarılı bir çalışma olduğunu kaydeden Atalay, geçiş sürecinde çok olumlu tepkilerin geldiğini söyledi. Atalay, bu konuda katkılarından dolayı yayıncı kuruluşlara da teşekkür etti.
Araştırmanın sonuçlarını da değerlendiren Atalay, Türkiye'nin çok
genç bir nüfusa sahip olduğunu ve gençlerin yoğun olarak televizyon seyrettiklerini kaydetti. Bu nedenle de iletişim alanının
ihmal edilmemesi gerektiğine işaret eden Atalay, araştırmanın sonuçlarının çok iyi değerlendirilmesinin önem taşıdığını belirtti.
''DENETİME AĞIRLIK VERİLECEK''
RTÜK Başkanı Zahid Akman da, akıllı işaretler sisteminin 23 Nisanda hizmete girmesinin ardından çok olumlu sonuçların kendilerine ulaştığını söyledi.
Üst Kurul olarak çocuklar üzerinde televizyonun etkilerine yönelik çalışmalar yaptıklarını anlatan Akman, bu araştırmanın da 7-14 yaşları arasındaki çocuklar üzerinde gerçekleştirildiğini kaydetti.Türkiye çapındaki bu araştırmanın önemli sonuçlar ortaya koyduğunu aktaran Akman, ''RTÜK olarak, televizyondan en çok etkilenen kesim olan çocukların üzerindeki bu etkilerin olumsuzdan olumluya çevrilmesi için gayretlerimiz var'' dedi.
Üst Kurul'un iletişim alanında düzenleme ve
denetleme yetkisine sahip bulunduğunu hatırlatan Akman, önümüzdeki dönemde denetleme görevine ağırlık vererek yayın içeriklerinin olumsuz etkilerinin olumluya dönüştürülmesini sağlamayı hedeflediklerini kaydetti.
İŞTE ÇOCUKLARIN KAHRAMANLARI
RTÜK'ün 17 ilde, 7-14 yaşlarında 1719 öğrencinin katılımıyla yaptığı kamuoyu araştırması ilginç bulguları ortaya koydu.Buna göre, ilk
öğretim çağındaki öğrenciler arasında en çok izlenen programlar yüzde 72.1 ile çizgi filmler oldu. Bunu, yüzde 70.1 ile
yerli diziler, yüzde 49.3 ile yarışma programları, yüzde 45.8 ile filmler ve yüzde 44.6 ile çocuk programları izledi.
Çocuklar arasında en sevilen TV kahramanı, yüzde 7.5 oranı ile ''
Örümcek Adam'' oldu.
Örümcek Adam'ı ''
Kurtlar Vadisi'' dizisinin ünlü kahramanı
Polat Alemdar yüzde 4.2 ile izlerken, çocukların diğer kahramanları ''Aşk Oyunu'' dizisinde Keremcem'in canlandırdığı ''Sarp'' ile ''Sihirli Annem'' dizisinde İnci Türkay'ın canlandırdığı ''Betüş'' oldu.
İlköğretim çağındaki öğrencilerin yüzde 3.8'i büyüdüğünde ''Betüş''e, yüzde 3.4'ü
Polat Alemdar'a, yüzde 2.9'u ise Cem Yılmaz'a benzemek istediklerini söyledi.
ÇOCUKLAR NEDEN TELEVİZYON İZLİYOR?
Öğrencilerin yüzde 66'sı ''televizyon
izlemeyi sevdiği için'', yüzde 21.4'ü ''hayal dünyasını geliştirdiği için'' ve yüzde 21.2'si ise ''yapacak başka bir şeyi olmadığı için'' televizyon izlediğini belirtti.Çocukların en sevdiği dizi yüzde 12.6 ile ''Sihirli Annem'' olurken, bu diziyi sırasıyla ''Yabancı Damat'', ''Acı
Hayat'',
''Cennet Mahallesi'', ''Aşk Oyunu'' ve ''
Avrupa Yakası'' takip etti. Öğrencilerin en sevdiği çizgi filmler ise sırasıyla Tom ve Jerry (yüzde 22.3), Buggs Bunny (yüzde 17.9), Şirinler (yüzde 9.9) ve Örümcek Adam (yüzde 3.4) oldu.
ÇIPLAKLIKTAN RAHATSIZ OLUYORLAR
Araştırma sonuçlarına göre
ilköğretim çağındaki öğrencilerin televizyonda izlemekten en rahatsız olduğu görüntüler, yüzde 82.7 oranıyla ''açık saçık ve çıplaklık içeren görüntüler'' oldu.
Çocukların yüzde 71.1'i
kavga ve şiddet görüntülerinden rahatsız olduğunu belirtirken, yüzde 69.3'ü ise ''insanların üzüldüğünü, ağladığını gösteren görüntülerden'' rahatsızlığını dile getirdi.İlköğretim çağındaki öğrenciler, televizyon izlemenin genel olarak kendilerini olumsuz etkilemediğini belirtmekle birlikte, ''televizyonda gördüğüm acıklı şeylere üzülüyorum'', ''başka işler yaparken dikkatim dağılıyor'' gibi ifadeleri onaylıyor. Bununla birlikte öğrenciler, TV izleme alışkanlığının genel olarak kendilerini olumsuz yönde etkilemediğini düşünüyor. Öğrencilerin büyük bir kısmı, ''televizyon izlediğim için yeterince
ders çalışamıyorum", ''televizyon izlediğim için geç uyuyorum'', ''televizyon izlediğim için yeterince kitap okuyamıyorum'', ''televizyon izlediğimde çevreme
olan ilgim azalıyor'', ''televizyonda gördüğüm vurdulu kırdılı şeyleri yapmak istiyorum'' ve ''annem, babamla daha az
vakit geçiriyorum'' gibi ifadelere katılmıyor.