İnönü Üniversitesi, Atatürkçü Düşünce derneklerinin
Köşk seçimleri öncesinde Ankara'da düzenleyeceği mitinge katılmak için
sınavları erteledi. 14
Nisan'da yapılması gereken vizeler ileri bir tarihe alındı. Hocalar ve öğrenciler 20 otobüsle
eyleme götürülecek.
4 yıl önce düzenlenen miting tepki çekmişti.
Mitingi organize eden ADD'nin
yönetim kurulu üyesi
İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr.
Fatih Hilmioğlu, gösteriye üniversite olarak katılacaklarını doğruladı. (Yandaki resimde)
Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde Ankara'da
protesto mitingi düzenlemeyi planlayan Atatürkçü Düşünce dernekleri, üniversitelerle
işbirliği yapıyor. İnönü Üniversitesi, 14 Nisan'da yapılacak gösteriye geniş
katılım sağlamak amacıyla
sınav tarihlerini değiştirdi. Sene başında
senato tarafından belirlenen vize tarihleri gerekçe gösterilmeden ertelendi. Mitinge sadece kendilerinin değil, bütün üniversitelerin katılacağını açıklayan Rektör Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu, akademik
personel ve öğrencilerle birlikte Tandoğan Meydanı'nda hazır bulunacaklarını söyledi.
Eylem için vizeleri tehir eden ilk fakülte, iktisadi ve idari bilimler oldu. Akademik takvime göre 14 Nisan'da yapılması öngörülen sınavlar 28 Nisan-5
Mayıs tarihlerine alındı. Mitingin düzenleneceği 14 Nisan'a denk gelen ve üniversitede merkezî olarak yapılan
İngilizce sınavı da 2
1 Nisan'a bırakıldı. Zaman'a konuşan öğrenciler,
ertelemenin hocalar tarafından derste ilan edildiğini, gerekçenin de, "14 Nisan tarihinde yapılacak
Cumhuriyet Mitingi'ne katılım" olarak açıklandığını belirtti. Öğretim üyeleri, idarî personel ve öğrencilerin yaklaşık 20 otobüsle Ankara'ya götürüleceği kaydediliyor. Kiralanacak arabaların parasını kimin ödeyeceği ise bilinmiyor. İnönü Üniversitesi'nin öğrenci ve idarî personeli, Atatürkçü Düşünce derneklerinin 25
Ekim 2003'te düzenlediği mitinge de 18 otobüsle katılmıştı.
Rektörlüğün tavrına tepki gösteren Öğretim Elemanları Dayanışma Derneği Başkanı Prof. Dr. Şefik Dursun, eğitim kurumlarının başka amaçlar için kullanılmaması gerektiğini vurguladı: "28
Şubat'tan sonra üniversiteler çizgisinden saptı. Gelen yöneticiler okulları 28 Şubat çizgisinde kullanılabilir kurumlar haline getirdiler. Belli bir güç elde ettiklerini düşünüyorlar. Cumhurbaşkanlığı seçiminin güçlerini zayıflatacağı endişesi taşıyorlar."
Sınavların ertelenmesi kararında vizelerin başlama tarihi olan 14 Nisan ile Ankara'da yapılacak Cumhuriyet Mitingi tarihinin aynı güne denk gelmesinin etkili olduğu belirtiliyor. İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Yönetim Kurulu'nun sınavları erteleme kararının, Cumhuriyet Mitingi'nin gündeme geldiği senato toplantısının ardından alınması dikkat çekti.
Mitingi organize eden ADD'nin yönetim kurulu üyesi olan İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu, gösteriye üniversite olarak katılacaklarını doğruladı. Hilmioğlu, "Tabii ki katılacağız.
Öğrencilerimiz ve
akademik personelimizle birlikte katılacağız. Cumhuriyet yürüyüşü ve Ata'ya saygı yürüyüşü bu. Bundan birkaç yıl önce yapılan yürüyüşe de katılmıştık. Bütün üniversitelerin ve
sivil toplum örgütlerinin katılacağı, cumhuriyete bağlılık, Ata'ya saygı yürüyüşü olacak. Oradan da Ata'yı ziyarete gideceğiz." dedi. Miting tarihine denk gelen vize sınav tarihlerinde bir değişme olmadığını ileri süren Rektör, vizesi bulunmayanların gelebileceğini belirtti. Hilmioğlu, şunları söyledi: "Miting tarihinin vize tarihlerine denk gelmesi bir sıkıntı doğurmaz, vizesi olmayanlar gelir. Sınav tarihleri değişmeyecek, sınavı olmayanlar gelir." Üniversite Öğretim Elemanları Dayanışma Derneği Başkanı Prof. Dr. Şefik Dursun, üniversite adını kullanarak böyle bir reaksiyona katılmanın sıkıntılara sebep olacağını söyledi.
Üniversitelerin böyle bir kullanım mekanizmasının dışında tutulması gerektiğini belirten Dursun, şöyle konuştu: "28 Şubat sürecinden sonra üniversiteler çizgisinden saptı. Gelen yöneticiler üniversiteleri 28 Şubat çizgisinde kullanılabilir kurumlar haline getirdiler. Bu, halen devam ediyor. ADD, siyasi ve ideolojik tavrı olan bir sivil toplum örgütü. Bunlar Türkiye'de üniversiteleri kullanmak suretiyle belli bir güç elde ettiklerini düşünüyorlar. Cumhurbaşkanlığı seçiminin, üniversitelerde elde ettikleri gücü zayıflatacağı endişesini taşıyorlar. Topyekûn bir mücadeleye girdiler ve bütün güçlerini kullanıyorlar."
Eylem hazırlığı içindeki kişilerin, seçilecek cumhurbaşkanını 'kendilerinden olmayacağı' endişesi yaşadıklarına dikkat çeken Prof. Dr. Dursun, "Bunları, son çırpınışları olarak görüyorum. Doğru bulmuyorum. Herkesin
cumhurbaşkanlığı seçimi ile ilgili düşüncesi olabilir. Deniz Baykal'ın olduğu gibi Erdoğan Teziç'in de,
rektörlerin de düşünceleri olabilir. Ama üniversiteyi kullanmamalılar." ifadelerini kullandı. Dursun, mitinge katılımı artırmak adına vize tarihlerinin değiştirilmesinin ise 'çok çirkin' olduğunu ve bunun bir 'görevi kötüye kullanma' olduğunu kaydetti. Dursun, öğrencilerin bu tür işlerin içerisine sokulmaması gerektiğini vurguladı. İnönü Üniversitesi öğrenci ve
öğretim görevlileri 2003 yılında da 18 otobüslük bir konvoyla Ankara'da düzenlenen Cumhuriyet Yürüyüşü'ne katılmak üzere Ankara'ya gitmişlerdi. Ekim 2003 tarihinde gerçekleşen yürüyüşe 700 dolayında öğrenci ile 150 kadar akademik personel katılmıştı. Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hasan Küçükbay, yürüyüşün YÖK Yasa Tasarısı'nı protesto ile alakası olmadığını, amaçlarının Cumhuriyet'e bağlı
öğretim görevlisi ve öğrencilerin ne kadar çok olduğunu göstermek olduğunu söylemişti. Ancak bu yürüyüşte YÖK Yasa Tasarısı protesto edilmişti. Cumhuriyet Mitingi Tertip Komitesi Başkanı Prof. Dr. Ali Ercan da, ADD sitesinde yer alan yazısında şu çağrıyı yapıyor: Son uyarıyı yapmak üzere bir miting ve ardından
Anıtkabir ziyareti düzenlenmiştir.
Zaman