Ahmet Yesevi Uluslararası Türk-Kazak Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanlığı'na atanan Prof. Dr. Osman Horata, ''Ahmet Yesevi meşalesini geleceğe daha güçlü bir şekilde taşımak amacıyla görev almış bulunmaktayım'' dedi. Horata, yaptığı yazılı açıklamada, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından dün, yürütmekte olduğu Atatürk Kültür Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Atatürk Kültür Merkezi Başkanlığına ilaveten ''Hoca Ahmet Yesevi Uluslararası Türk-Kazak Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanlığı'na atandığını anımsattı. ''Öncelikle Sayın Cumhurbaşkanımıza teveccühleri için teşekkürlerimi arz ederim'' diyen Horata, Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev tarafından Sovyetler Birliği'nin dağılmasından önce 1991'de temelleri atılan üniversitenin 1992'de Türkiye ve Kazakistan arasında imzalanan ikili anlaşmayla bugünkü yapısını kazandığını belirtti. Bu anlaşma gereği üniversitenin, Türkiye ve Kazakistan tarafından atanan 10 kişilik bir mütevelli heyet tarafından yönetildiğini ve tüzük gereği üyelerde yüksek düzeyde bürokrat olma şartı arandığını kaydeden Horata, üniversitede 31 bin öğrencinin öğrenim gördüğünü, bunlardan 2 bin 338'inin Türkiyeli, bin 167'sinin de diğer Türk devlet ve topluluklarından geldiğini ifade etti. Horata, şunları kaydetti: ''Küçük de olsa bazı faaliyetlerinde bir harcım bulunan Ahmet Yesevi Üniversitesi'nde, atılan bu güçlü temeller üzerinde yeni tuğlalar örmek ve Ahmet Yesevi meşalesini geleceğe daha güçlü bir şekilde taşımak amacıyla görev almış bulunmaktayım. Üniversitemizin temel görevi, eğitim ve araştırma faaliyetlerinde evrensel ölçütleri yakalayarak toplumsal sorunlara duyarlı, tarih bilincine, bilimsel ve analitik düşünce yeteneğine sahip, çağın ruhunu özümsemiş, Atatürk'ün ifadesiyle, Türk kültürünü çağdaş medeniyetler seviyesinin üstüne çıkaracak, fikri hür, vicdanı hür, demokratik ve laik düşünceli bireyler yetiştirmektir. Bunun yanında, Türk topluluklarının ortak değerler etrafında birleşmesinin temellerini atan Ahmet Yesevi ruhunu yaşatmak; Türk devlet ve toplulukları arasında siyasi ve ekonomik ilişkilerin, bilimsel ve kültürel altyapısını oluşturmak gibi önemli bir misyon da yüklenmiştir. Kuruluşundan bu yana, bu hedefler doğrultusunda önemli mesafe katedilmesine karşılık, zamanın beklentilerini karşılamaktan uzak idari ve hukuki yapı, üniversitenin rekabet gücünü olumsuz yönde etkilemektedir. Bu güzide kurumun, kuruluş felsefesine uygun bir şekilde, 21. yüzyılda Türk devlet ve toplulukları arasındaki bilimsel ve kültürel ilişkilerin geleceğini şekillendiren güçlü bir köprü olma işlevini yerine getirebilmesi, öğrencisinden öğretim üyesine, rektöründen mütevelli heyet başkanına kadar herkese önemli sorumluluklar yüklemektedir.'' Üniversiteyi rekabet gücü yüksek bir kurum haline getirmenin, bu kurumu yarınlara taşıyabilmenin temel koşulu olduğunu ifade eden Horata, şöyle devam etti: ''Meslek hayatım boyunca, bir öğretim üyesi ve bilim adamı olarak, alanıma ve ülkeme karşı sorumluluğumu ve bana tevdi edilen görevleri, Atatürk'ün Cumhuriyetimizi tam bağımsız, hür, haysiyetli bir şekilde yaşatma ideali doğrultusunda, en üst düzeyde yerine getirebilme çabası içinde oldum. Bundan sonra da aynı inançla, ülkeme ve milletimize hizmet borcunu yerine getirmeye çalışacağımı, bizleri bu hedeften alıkoyacak hiçbir polemik ve tartışma içinde olmayacağımı hatırlatarak, öğrencisinden rektörüne kadar Ahmet Yesevi ailesine en içten sevgilerimi; birlikte atandığımız Mütevelli Heyet Üyesi arkadaşlarım Dr. Hakan Fidan, Naci Ağbal ve Prof. Dr. Muhittin Şimşek'e tebriklerimi; önceki mütevelli heyet üyelerine, başkanlar sayın Çetin Doğan ve sayın Namık Kemal Zeybek'in şahsında değerli hizmetleri için teşekkürlerimi sunarım.'' AA