Bakanlık bürokratları gayrimüslim öğrencilerin din
dersini
okumak istemediklerinde dilekçe vererek bu dersten muaf olduklarını hatırlattı, "
Alevi vatandaşımızın da dilekçeyle başvurması gerekir" dediler.
MİLLİ Eğitim Bakanı
Hüseyin Çelik,
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (
AİHM) Alevi çocuklarının zorunlu Din kültürü ve Ahlak Bilgisi dersine katılmalarının
insan haklarına aykırı olduğuna ilişkin kararını Hürriyet’e değerlendirdi. Çelik, "Ülkemizde zorunlu Din dersi değil, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersi var. Din dersi başka bir şey, Din Kültürü ve Ahlak bilgisi farklı şeyler" dedi.
Bu derste dinlerin tanıtıldığını, evrensel ahlakın öğretildiğini belirten Çelik şunları söyledi: "Bunun için öğrencinin Alevi olması fark etmiyor. Biz insanlara
Müslümanlık, Musevilik, Hıristiyanlık nedir bunu öğretiyoruz. Türkiye’de insanların yüzde 99’u Müslüman olduğuna göre, Şinto dinine bu kitapta Müslümanlık kadar yer vermeniz olmaz. AİHM kararını ve gerekçesini gördükten sonra değerlendirme yapacağız."
LİSE SONLARDA
Milli Eğitim Bakanlığı Din Öğretimi Genel Müdürlüğü, gelecek
öğretim yılından itibaren okutulacak lise Din Kültürü ve Ahlak bilgisi dersinde, "
Alevilik" konularının yer alacağını belirtti. Hazırlanan programa göre kitap yazdırılacak. Alevilik konusunun yüzde 40’ı lise son
sınıf kitabında bulunacak. "Alevilik-
Bektaşilik Düşüncesi"nin ayrıntılı olarak yer alacak, ayrıca "okuma parçaları" arasında "Hazreti Ali’nin örnek şahsiyeti ve ibadetin önemine dair sözleri",
Hacı Bektaş Veli’nin "Makalat" adlı eserinden "Tevhit ve
inanç esasları", "Hz. Fatıma ve Aile fertleriyle ilişkiler" de bulunacak.
’OKUMAK İSTEMİYORUM’ DİLEKÇESİ
Milli Eğitim Bakanlığı yetkilileri, mevcut uygulamada "Okullarımızda okuyan gayrimüslim öğrenciler, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersini okumak istemediklerine ilişkin dilekçe vermeleri halinde, bu dersten muaf oluyor. Alevi vatandaşımız da, ’ben bu inancı taşımıyorum, o yüzden çocuğumun bu dersi okumasını istemiyorum’ diye AİHM’ne başvurmuş. Çocuğunun bu dersi okumasını istemiyorsa dilekçeyle başvurması gerekecek" dediler.
NÜFUSTA’İSLAM’ YAZIYORSA OKUR
Nüfus Kanunu’nda yapılan değişiklikle, nüfus cüzdanının din hanesine kişinin dinini yazdırma zorunluluğunun ortadan kaldırıldığını hatırlatan Milli Eğitim Bakanlığı yetkilileri "Din hanesine bir şey yazdırmayan kişi, dilekçe ile başvurması halinde yine bu dersi okumayabilir. Kimliğinde
İslam yazılı olan bu dersi alır, yazdırmayan almaz. Eğer, nüfus cüzdanında İslam yazıyorsa kurtuluş yok, bu dersi zorunlu olarak okumak durumunda" diye konuştu.
Anayasa’yı değiştirmek gerekebilir
AİHM’nin insan haklarına aykırı bulduğu Alevilere
Sünni İslam bilgileri içeren zorunlu din dersi uygulaması Anayasa’nın 24. maddesinden kaynaklanıyor. Düzenleme "Herkes vicdan, dini inanç ve kanaat hürriyetine sahiptir" şeklinde dini inançlara teminat getiriyor. AİHM’nin bu kararının uygulanmasının
Anayasa değişikliği de gerektirebileceği belirtiliyor. Anayasa’nın 24/4 fıkrası aynen şöyle: "Din ve ahlak eğitim ve öğretimi devletin gözetim ve denetimi altında yapılır. Din kültürü ve ahlak öğretimi ilk ve
ortaöğretim kurumlarında okutulan zorunlu dersler arasında yer alır. Bunun dışındaki din eğitim ve öğretimi ancak, kişilerin kendi isteğine küçüklerin de
kanuni temsilcilerinin talebine bağlıdır."
Açıklama zaman alır
AVRUPA İnsan Hakları Mahkemesi’nin "zorunlu din dersinin" insan hakları sözleşmelerine aykırı olduğunu belirten kararının "resmi" olarak açıklanmaması, bazı yayın organlarında "böyle bir karar yok" şeklinde yayın yapılmasına neden oldu. AİHM,
dava sonucu resmi olarak açıklanmadıkça, böyle bir kararın olmadığını belirtme zorunluluğunda bulunuyor. Ancak konuyla ilgili Hasan Z.’in yaptığı başvuruda, davacı haklı bulundu ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin din ve vicdan özgürlüğünü güvence altına alan dokuzuncu maddesinin "ihlal" edildiği kanaatine varıldı. AİHM’nin kararının resmi olarak açıklanması zaman alacak.
Zorunlu ders kalksın
ALEVİ Bektaşi Federasyonu Genel Sekreteri Fevzi Gümüş, AİHM’nin zorunlu din derslerinin kaldırılması yönünde verdiği kararı, "verdikleri mücadele açısından önemli bir gelişme" olarak değerlendirdi. Gümüş, açıklamasında şu görüşlere yer verdi: "Demokratik ve laik bir eğitim için zorunlu Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Dersi kaldırılmalıdır. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararını, Alevi çocuklarına zorunlu din dersleri uygulaması ile yapılan zulmün son verilmesi için hükümete gerekli değişiklikleri yapması gerektiği mesajı olarak yorumluyoruz."