Haftalık The Economist dergisi son sayısında 2013'teki Gezi Parkı protestolarının Türkiye'de yeniden gündeme gelmesine değindi. Economist'e göre Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yeni bir düşman yaratarak, "pek çok otokrat gibi" Macar asıllı Amerikalı iş adamı George Soros'u ülkeye zarar verecek eylemlerde bulunmakla suçluyor.
"Türkiye Cumhurbaşkanı yeni bir düşman buldu: Meşhur Macar Yahudisi" başlıklı makalede, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Fransa'daki Sarı Yelekliler protestolarının ele alınış biçimini eleştirdiği ve hükümet yanlısı basın kuruluşlarının Paris'ten aralıksız canlı yayın yaptıkları belirtildi. Erdoğan'ın 10 Aralık'ta sarfettiği "Artık kimse Türkiye'ye demokrasi, insan hakları, özgürlük dersi vermeye kalkamaz'' sözleri de hatırlatıldı.
"Yıllardır Türkiye hükümetinin kitlesel protestolar konusunda endişelenmesine gerek yoktu" denilen makalede, Reuters Gazetecilik Çalışmaları Enstitüsü'nün Türkiye ile ilgili raporuna da gönderme yapıldı.
Rapora göre, Türkiye, araştırmaya katılan ülkeler arasında yüzde 65 ile sosyal medyada siyasi görüşlerini açıklamaktan en çok çekinen ülke oldu.
Ardından makalede Gezi Parkı eylemleri ile ilgili soruşturmada geçen ay 13 sivil toplum lideri ve akademisyenin 'Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme'' suçundan gözaltına alındığı hatırlatıldı.
Gözaltına alınan 13 kişiden Yiğit Aksakoğlu hariç hepsi serbest bırakılmıştı.
Makalede, polis tarafından "ekibin lideri" olmakla suçlanan Osman Kavala'nın iddianamesiz bir yıldır hapiste olduğu da hatırlatıldı.
'Hükümet yeni düşmanlar yaratmak zorunda'
Eşi de gözaltına alınanlardan biri olan insan hakları savunucusu Murat Çelikkan, Economist'e verdiği demeçte gözaltıların devam edebileceğinden endişe duyduğunu söylüyor. Çelikkan, "Hükümet yeni düşmanlar yaratmak zorunda" diyor. "Destekçilerini bir arada tutmak zorunda."
2013'teki Gezi Parkı protestolarına 3,5 milyon kişinin katıldığı belirtilen makale şöyle devam ediyor:
"Erdoğan Gezi protestolarında, 2016 darbe girişimini düzenlediğine inanılan İslami bir hareket olan Gülenciler de dahil olmak üzere, hep dış güçleri ve 'faiz lobisi' olarak tanımladığı bir şeyi suçladı. Son zamanlarda ise yeni bir zanlı buldu: George Soros, milyarder hayırsever."
Ardından makalede Erdoğan'ın 21 Kasım'da sarfettiği şu sözler hatırlatıldı:
"Gezi olaylarında teröristlerin finans kaynağı olan bir kişi. Şu anda içeride. Onun arkasında kim var? Meşhur Macar Yahudisi Soros."
Makalede, George Soros'un Açık Toplum Vakfı'nın bu açıklamadan bir hafta sonra Türkiye'deki faaliyetlerine son vereceğini açıkladığı hatırlatılıyor.
Vakıftan yapılan açıklamada, Mütevelli Heyeti'nin "son günlerde vakıf hakkında medyada yer alan asılsız iddia ve ölçüsüz spekülasyonların yoğunlaşmasının, vakfın faaliyetlerini sürdürmeyi imkansız kıldığı" düşüncesiyle bu teklifi onayladığı bildirilmişti.
Makale şöyle son buluyor:
"Bir öcüye ihtiyaç duyan güçlü bir adam için Soros çok çekici. Zengin. Liberal değerleri teşvik eden yardım kuruluşlarına para aktarıyor. Yahudi olmaktan 'suçu sabit.' Ve karşılık veremez, çünkü muazzam, yasa dışı etkilerine dair komplo teorileri boş laf. Erdoğan'ın onu kötülemede Macaristan'ın (başbakanı) Viktor Orban'a katılması belki de bu yüzden.
"Ancak Erdoğan'ın sorunsuz işleyen propaganda makinesi bile bazen tekleyebiliyor. Paris'teki bir protestoda, Sarı Yelekli bir protestocu canlı yayın sırasında bir TRT muhabirinin sözünü kesmeye başladı. 'Kendi ülkelerinde hiçbir eylemi vermeyen TRT, burada Fransa'yı haber yapıyor' diye bağırdı. Sarı Yelekli Türk çıktı. Kanal, doğal olarak, onu terrorist sempatizanı ilan etti."