E-Nabız skandalını ifşa eden personelin başına gelmeyen kalmadı: Bakanlıkta alıkonma, şiddet...

Türk vatandaşlarının sağlık verilerinin kayıtlı olduğu e-Nabız uygulamasının Katar’a satıldığı iddiası, geçen yıl uzun süre gündemden düşmemişti. Olay, uygulamayı ilk tasarlayan şirket olan Bilbest adlı firmanın, sistemi devam ettiren "Tiga" firmasından “e-Nabız uygulamasını Katar’a kendi mülkiyetindeymiş gibi satması” nedeniyle şikayetçi olmasıyla duyuldu.

Bilbest'in, Tiga ile yakınlığı dolayısıyla Sağlık Bakanlığını da suçlamasının ardından bakanlığın uluslararası danışmanlığını yapan Umut Elmas, Tiga aleyhinde bir sosyal medya paylaşımı yapınca silmesi istendi, silmeyince de işine son verildi. Bakan yardımcısı Şuayip Birinci de, Elmas’ın da aralarında olduğu bakanlık danışmanları ve Bilbest hakkında, “ihaleye fesat ve rüşvet” iddiasıyla suç duyurusunda bulundu, bunun üzerine dava da açıldı.

Cumhuriyet yazarı Barış Terkoğlu, olaydaki son durumla ilgili bir yazı kaleme aldı. Gerekçeli kararı inceleyen Terkoğlu'nun aktardığına göre; Ankara 33. Ağır Ceza Mahkemesi, geçen mayıs ayında, sağlık bakan yardımcısının şikâyetiyle başlayan davada, danışmanlar hakkında beraat kararı verdi. Sanıklar, e-Nabız uygulamasının Katar’a satılmasının deşifre edilmesi nedeniyle kendilerinden intikam alındığını, bu nedenle de haklarında böyle bir kumpas davası açıldığını söyledi. Mahkeme de beraat kararında bu ifadelere yer verdi.

Terkoğlu'nun ulaştığı Umut Elmas, “2022 yılı içerisinde e-Nabız projesinin eski AKP gençlik kolları MKYK üyesi ve Ar-Ge başkanı olan Adem Ali Yılmaz’a ait TİGA isimli şirket tarafından Katar’a 100 Milyon dolar civarında bir bedelle satıldığını öğrendim. Ben de 6 Ağustos 2022 tarihinde şirketi sorgulayan bir tweet paylaştım" diye konuştu.

Elmas, mahkeme sürecini ise şöyle anlattı:
</