Daha önceden 78 dakika süren Şanghay-Hangzhou hattını 45 dakikaya indiren ve ortalama 350 kilometre hızla gidecek olan hızlı tren, deneme sürüşünde 416,6 kilometre saat hız yaparak, dünya rekoru kırmıştı. Yolcu trafiği açsından Yangtzi nehri deltasındaki trafiğin azaltılmasında önemli rol oynayacak 202 kilometre uzunluğundaki hatta işleyecek hızlı trenin toplam yatırım tutarı 4.4 milyar dolar oldu. Çin, son dönemde yaptığı büyük yatırımlar ile dünyanın en uzun hızlı tren ağını kurmak yolunda ilerliyor. 2012 sonu itibariyle, Çin'in 110 bin kilometrelik demiryolu ağının 13 bin kilometrelik kısmı hızlı trenlerden oluşacak. Çin'in üzerinde çalıştığı en önemli hızlı tren projesi ise 2012 de tamamlanacak ve başkent Pekin'i, Şanghay'a bağlayacak ve toplam maliyeti 33 milyar doları aşacak hızlı tren projesidir. Bu projenin de tamamlanmasıyla iki şehir arasındaki demiryolu ulaşımı, yarı yarıya azalarak 5 saate inecek. Çin, sahip olduğu hızlı tren teknolojisini diğer ülkelerde de projelendirmek ve hayata geçirmek için çalışmalarını sürdürüyor. Bu kapsamda Çin'in çalışmalarını yürüttüğü ülkelerden birisi de Türkiye. Hali hazırda Ankara-İstanbul hızlı tren projesinin belirli bölümleri, Çin kredisi ve Çinli firmalar ile oluşturulan konsorsiyum tarafından yapıldı. Çinli firmalar ayrıca Ankara-Sivas demiryolu başta olmak üzere Türkiye'deki demiryolu projelerinde kredi imkanlarıyla yer almak istiyor. Çin Başbakanı Wen Jiabao'un Ekim ayı başında Türkiye'ye gerçekleştirdiği tarihi ziyaret sırasında demiryolu alanında işbirliği yapılması, önemli gündem maddelerinden birini oluşturmuştu. Ankara'da iki Başbakan tarafından yapılan ortak basın toplantısında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, önümüzdeki dönemde Çin ile demiryolları alanında işbirliğinin derinleşerek, artacağını belirtmişti. Uzmanlar, demiryolları alanında kredi ve teknolojin değişimine dayalı işbirliğinin diğer sektörlerdeki girişimler açısından da örnek teşkil edebileceğini ifade ediyor. Aynı çevreler, Çin'den Türkiye'ye yönelik yatırımların veya Çinli firmaların Türkiye'deki faaliyetlerinin, eşdeğer teknoloji yada ileri teknoloji getiren, katma değer yaratan, istihdam sağlayan ve tercihen Türkiye'nin ihracatına katkı sağlayan özellikte olmasının beklendiğini vurguluyor. (CİHAN)