Türk hükümetinin NATO'ya bağlı kalacağından hiçbir şüphesi olmadığını belirten
Rasmussen,
ittifak içinde kritik rol oynayan
Türkiye'nin sesine ihtiyaç duyduklarını söyledi.
NATO Genel Sekreteri
Anders Fogh Rasmussen, Türkiye'nin ittifak içindeki yerinin 'kritik ve güçlü' olduğunu söyledi. Türkiye'nin Soğuk
Savaş yılları boyunca Sovyetler Birliği'nin komşusu olarak önemli görevler üstlendiğini vurgulayan Rasmussen, "
Soğuk Savaş sonrası dönemde de önemli roller alıyor. Özellikle Ortadoğu'da ve
Kuzey Afrika'daki son gelişmeler bunu bir kez daha ortaya koydu. Özellikle coğrafi ve stratejik yeri nedeniyle aynı zamanda
bölge ile tarihî, kültürel ve dinî bağları nedeniyle Türkiye hâlâ hayati bir rol üstlenmeye devam ediyor." dedi.
Türkiye'nin ittifaka üye olmasının 60. yılı törenlerine katılmak üzere önümüzdeki hafta Türkiye'ye gelecek olan ve gelmeden önce Brüksel'de Türk gazetecilerle bir araya gelen Rasmussen, Türkiye'nin ittifak içindeki rolünü sorgulayanlara net bir
cevap verdi. Türk liderlerle çok verimli bir diyaloğu bulunduğunun altını çizen Rasmussen, "Türkiye ittifaka sıkı bağlı bir
ülke ve katkılarından dolayı büyük memnuniyet duyuyoruz. Kosova'da, Bosna'da Afganistan'da, Libya'da ve son olarak
füze savunma sistemine ev sahipliğini yapacağını açıklayarak büyük katkılarda bulundu." yorumunda bulundu. Rasmussen, Türkiye'nin rolünün sadece bulunduğu bölgede değil Avro-
Atlantik bölgesindeki güvenliğin sağlanması konusunda da ortaya çıktığını ifade etti. Rasmussen, bu nedenle 'Türkiye'nin sesine ihtiyaçları olduğunu' belirtti.
Rasmussen, Türkiye'nin NATO füze savunma radarını topraklarına yerleştireceğini açıklamasından sonra
İranlı yetkililerden gelen tehditleri yakından takip ettiklerini de kaydetti. NATO'nun İran ile doğrudan ilgilenmediğinin altını çizen Genel Sekreter, "Ancak bazı NATO üyelerinin
teker teker İran ilişkileri var. Biz de İran'ı uluslararası taahhütlerini yerine getirmeye davet ediyoruz." şeklinde konuştu. Rasmussen, İran'ın nükleer
silah edinme çabalarını ve
İsrail'in hâlihazırda nükleer silahı olduğunu belirten bir gazetecinin, "Bu durumda NATO, Türkiye'nin de nükleer silah edinmesine karşı çıkar mı?" sorusuna şu cevabı verdi: "40 yıl önce Türkiye dâhil birçok ülke nükleer silahsızlanma anlaşmasına
imza attı ve ülkelerin bu çerçevede hareket etmesini bekliyoruz. İsrail ise söz konusu anlaşmayı imzalamadı. İsrail'in nükleer silah kapasitesi hakkında ise bilgiye sahip değilim."
NATO'nun kesinlikle
Suriye'ye müdahale planı olmadığını vurgulayan Rasmussen, Suriye'deki güvenlik güçlerinin siviller üzerinde kurduğu baskıyı kınadığını söyledi. Rasmussen, Suriye liderini halkının meşru haklarını tanımaya davet etti.