ABD Savunma Bakanlığı (
Pentagon), son iki ayda
Katar ve
Kuveyt gibi
Körfez ülkeleri ile toplam 11,3 milyar dolarlık
silah satış anlaşmalarını Kongre'nin onayına sundu.
Körfez ülkelerinin
İran'a olası bir askeri operasyonla ilgili endişeleri, Batının eninde sonunda nükleer silah geliştireceğinden korktuğu
Tahran'ın nükleer programı ile ilgili diplomatik çabalarda pek fazla ilerleme kaydedilememesi üzerine arttı.
Merkezi Dubai'de bulunan Yakın Doğu ve Körfez
Askeri Analiz Enstitüsü'nden
bölgesel güvenlik uzmanı Theodore Karasik, İran tarafı sürekli yaygara koparırken, ABD ve Körfez ülkelerinin ise İran'a karşı birleşmiş bir cephe olduklarını göstermeye çalıştığını belirtti. Karasik, "Körfez ülkeleri endişeli. Endişeleri de sürekli silah satın almalarından belli oluyor" dedi.
Pentagon tarafından onaylanan ve Kongre'ye gönderilen satış anlaşmaları, bölgedeki gelişmeler nedeniyle endişeli olan Körfez ülkelerinin var olan
savunma sistemlerini hızla geliştirme konusundaki telaşlarını bir kez daha ortaya çıkardı.
Pentagon, Kuveyt'e bölgesel tehditleri bertaraf etmesi ve savunma sistemini geliştirmesi için 60
Patriot füzesi ve füze fırlatma mekanizmaları satışını öngören 4,2 milyar dolarlık bir paketin Kongre'nin onayına sunulduğunu açıkladı.
Kuveyt'e helikopter ve insansız hava araçlarından da fırlatılabilen 49 milyon dolarlık 300 Hellfire II füzesi satışını öngören anlaşma da Kongre'ye sunuldu.
Pentagon'un komuta merkezlerinden birine evsahipliği yapan Katar ise 24 AH-64D Apache taarruz helikopteri, 12 Blackhawk helikopteri ve 22 Seahawk helikopterinden oluşan 6,6 milyar dolarlık bir
destek paketinin onaylanmasını bekliyor.
Hürmüz Boğazı'nın kontrolünü İran ile paylaşan Umman ise F-16
uçakları filosunu güçlendirmek için 55 Sidewinden füzeleri içeren 86 milyon dolarlık paketin onayını bekliyor.
Körfez ülkelerinden Suudi
Arabistan, geçen yıl ABD ile 80 yeni F-15SA taarruz uçağı, füze,
radar uyarı sistemi ve diğer askeri malzemelerden oluşan 60 milyar dolarlık bir anlaşma imzalamıştı.
Silah satışları, Kongre'nin onayını gerektiriyor. Körfez ülkeleri gibi
kilit öneme sahip müttefiklere silah satışları ise Kongre'de herhangi bir muhalefetle karşılaşmadan kabul ediliyor.
Washington, Kuveyt'te en az 13.500 asker bulundurmayı ve buradaki gücünü bölge için potansiyel bir
çevik kuvvet haline getirmeyi planlıyor.
Birleşik Arap Emirlikleri ve
Suudi Arabistan'da hava üsleri olan ABD'nin, diğer Körfez ülkelerinde de çok sayıda savaş uçağı ve askeri personeli var.
ABD donanması, İran'ın artan yaptırımlara misillime olarak Körfez'in girişindeki Hürmüz Boğazı'ndan petrol tankerlerinin geçişini bloke etme tehdidine karşı bölgede
Eylül ayında yapılacak
mayın tarama faaliyetlerine öncülük etmeyi planlıyor.
Bahreyn'deki 5.
Donanma tarafından yönetilen Körfez filosunu geliştiren ABD, Körfez'de sürekli iki uçak gemisi bulunduracak.
-Avrupa'dan silah alımı da arttı-
Körfez ülkelerinin Avrupa'dan silah alımı da yükselişe geçti.
Alman hükümeti sözcüsü Georg Streiter, Pazartesi günü yaptığı açıklamada, Katar'ın 200 Leopard II tankı almak istediğini belirtmişti. Alman basın organları, geçen yıl da Suudi Arabistan'ın Leopard tankları almak için anlaşmaya vardığını duyurmuştu.
Suudi Arabistan,
Mayıs ayında da 72 Eurofighter Typhoon savaş uçağı satın almak için
İngiltere ile 3 milyar dolarlık anlaşma imzalamıştı.
-İran'a karşı Körfez ülkeleri-
Silah anlaşmaları, Suudi Arabistan ve diğer Körfez ülkelerinin İran'a karşı daha sert bir tutum belirlediklerinin de bir göstergesi.
Altı üyeli
Körfez İşbirliği Konseyi, Körfez bölgesine müdahale etmemesi konusunda Tahran yönetimini birçok kez uyardı.
Suudi Arabistan ve Katar, İran'ın Orta
doğu'daki en yakın müttefiki olan Suriye'de Beşşar Esed rejimini devirmek isteyen muhaliflere destek sağladı.
İran
Devrim Muhafızları'ndan üst düzey bir
komutan, geçen hafta Esed rejimini devirmeyi amaçlayan Arap ülkelerinin sonuçlarına katlanmak zorunda kalacağını belirtmişti.
Körfez ülkeleri,
İsrail tarafından İran'a düzenlenecek olası bir saldırı ve dünya petrolünün beşte birinin geçtiği Hürmüz Boğazı ile ilgili bir çatışma konusunda da derin endişelere sahip.
İsrail gazetesi
Haaretz, ABD
Ulusal Güvenlik Danışmanı Tom Donilon'un diplomasi ve yaptırımların Tahran yönetimini nükleer programından vazgeçirmemesi durumunda ABD'nin olası saldırı planları ile ilgili İsrailli yetkililere bilgi verdiğini yazdı. Adının açıklanmasını istemeyen üst düzey bir İsrailli yetkili ise Haaretz'in ileri sürdüğü iddiayı yalanladı.
Kuveyt Stratejik
Araştırmalar Merkezi'nden Sami El-Farac, Körfez ülkelerinin İran, İsrail ve Batı dünyası arasında kaldığını belirtti.