Almanya'nın birçok kesiminde Selefiler'in kurduğu stantlarda Kur'an-ı Kerim dağıtılması nedeniyle başlayan
tartışmalar sürerken,
kampanyanın ilk bölümünde büyük bölümü cezaevlerindekilere olmak üzere 300 bin kutsal kitap dağıtıldı.
Almanya'da büyük yankı uyandıran “Lies/Oku” adı verilen kampanya, Köln'de yaşayan Anayasayı Koruma Teşkilatı tarafından, “tehlikeli bir Selefi vaiz”
Filistinli
işadamı Ebu Naci tarafından başlatıldı. 25 milyon kitabın 35 Alman kentinde dağıtılması planlanan kampanya için iddiaya göre yapılan bağışların çoğu Türklerden geldi.
Kuran-ı Kerim'in Baden-Württemberg'deki bir matbaada basıldığı ve çok sayıda
Kuran-ı Kerim'in okul ve hapishanelere dağıtıldığı belirtildi.
Radikal İslamcı gruplar arasında gösterilen Selefiler, kısa süre önce 25 milyon Kuran-ı Kerim'i Almanca konuşulan ülkeler olan Almanya,
Avusturya ve İsviçre'de ücretsiz dağıtma ve kutsal kitabın bulunmadığı ev bırakılmamasını hedeflemesi Almanya'daki çeşitli kesimlerin tepkisine neden oldu.
TEPKİLER ARTTI
Filistin kökenli milyoner işadamı İbrahim Ebu Naci ve Protestanlık'tan çıkarak
Müslüman olan ve radikal İslamcı
propaganda çalışmalarında öne çıkan Pierre Vogel adlı Selefinin öncülüğünde yürütülen Almanca Kuran kampanyası tepkilere neden oldu. Federal Parlamento'daki partilerin temsilcileri, Kuran dağıtımının yasaklanmasını, bazı İslamcı kuruluş temsilcileri de kampanyanın durdurulmasını istedi.
Başbakan Merkel'in Hıristiyan Birlik Partisi
Meclis Grup Başkanı Günter Krings, Kuran-ı Kerim'e karşı olmadıklarını ancak Selefilerin kampanyasının din özgürlüğüne ve toplumsal barışa zarar verdiğini öne sürdü.
Yeşiller Partisi
Eşbaşkanı Cem
Özdemir de sorunun kutsal kitabı Selefiler'in dağıtmasının sorun oluşturduğunu Almanya'daki Müslümanların büyük çoğunluğunun radikal İslamcıları reddettiğini söyledi.
Anayasayı Koruma Teşkilatı Başkanı Heinz Fromm ise kampanyayı Selefiler'in düzenlemesi nedeniyle Kuran dağıtımını yakından takip ettiklerini söyledi.
MEDYADAN DESTEK
Alman televizyonları bu konudaki tartışma ve çeşitli görüşleri ekranlarına taşırken, Stuttgarter Zeitung, bu konudaki tepkilerin gereksiz olduğunu savundu. Gazete, köktendinci Müslümanlar olarak nitelendirdiği kesimin Almanya'da 25 milyon Kuran-ı Kerim dağıtmaya çalıştığını belirtirken, "Ne var bunda? Bunu yasaklatmaya çalışmak hem orantısız bir tepki göstermek, hem de bütün Müslümanlara kötü bir sinyal vermek olur. Bu nedenden ötürü, kaş yapayım derken göz çıkartılmamalıdır. Din hürriyeti, Anayasamızın teminatı altındadır” diye yazdı.