Yeni antiterör timi arılar

Havaalanı güvenlik önlemleri sadece köpekler ve metal dedektörleri ile sınırlıydı. Küreselleşen terörizmi artık arılar durduracak.

Yeni antiterör timi arılar

Bilim adamları yıllardır kozmetik ve tıp alanında yüksek koku duyularına başvurdukları arıları, artık TNT gibi patlayıcı maddelerin tespiti amacıyla eğitiyorlar. Vızıldamalar eşliğindeki "check-in"lere hazır olun
Terör artık sadece hedef ülkelerin sorunu değil. Ekonomik olarak dünya nasıl küreselleşiyorsa, terör de aynı hızda küreselleşiyor. "Küresel hedefler" ise bu tehlikeye karşı kendi tedbirini alma çabasında. Laboratuarlar birçok teknolojik çalışmanın yanı sıra biyolojik çalışmalara da hız verdiler. Zira terör Hollywood filmlerinde gördüğümüz gibi komplike teknolojik aygıtlarla sokaklarda dolaşmıyor. McGyver gibi, gübreden bile bomba yapabilme yetisine sahipler. Kimyasalları bilmek yeterli olabiliyor. Bu yüzden de bombalarda asıl patlayıcı unsur olan belli başlı malzemelerin kontrolleri, özellikle havaalanları ve sınır kapılarında yoğunlaştırıldı.

Havaalanlarındaki kontroller metal dedektörleri ve kadim dostlarımız köpeklerin koku alma duyarlılığıyla kısıtlı. İngiltere'deki biyoteknolojik laboratuar Inscentinel ve Fransız ICTS (Uluslararası Hedeflenmiş Güvenlik Danışma Konseyi) bir süredir Paris'in Orly ve Charles De Gaulle Havaalanlarında ortaklaşa yeni bir çalışma yürütüyor. Buradaki denemelerde yeni bir güvenlik gücünü devreye soktular: Arılar!
Peki insanoğlunun en eski çağlardan beri ürettiklerinden faydalandığı arılar, bombaları ve tehlikeli kimyasalları nasıl ayırt ediyorlar? Hemen Orly'deki kontrollere bir göz atalım: Yolcuların valizleri açılıyor ve beyaz önlükleriyle görevlilerin masasına konuyor. Bir kutuya bağlı plastik bir boru valizin içine sokuluyor. Kutuda ise TNT kokularını ayırt etmek için eğitilmiş üç arı ve arıların hareketlerini izleyen ve kafalarını 20 misli büyük gösteren bir mikro-kamera var. Arıların görevi sadece valizleri koklamak.

Uzmanların uzun zamandır üzerinde çalıştıkları bir konu olan arıların bilimde kullanılması, 11 Eylül saldırılarının ardından güvenlik alanında da uygulanmaya başladı. Arılar, diğer tüm böcekler gibi koku duyuları çok gelişmiş mahlûkatlar. Karanlık kovanlarda koku yoluyla, kimyasal bir madde salgılayarak haberleşiyorlar. Antenleri vasıtasıyla havadaki en duyulmayan kokuları bile ayırt edebiliyorlar.
PAVLOV'UN METODU Yıllardır özellikle kozmetikte, parfüm üretiminde ve korsan parfüm ayırt etmekte ve tıp alanında, hastaların idrarındaki kimyasal maddeleri ayırt etmede kullanılıyordu arılar. Metod ise oldukça tanıdık: Pavlov'un köpeğine uyguladığı şartlı refleks metodu! Rus Psikolog, köpeğini zil çaldıktan sonra yemek yemeye eğitmişti. Bir süre sonra zil sesi duyan köpek; ne zaman yemek yediği önemli değil, karnının acıktığını zannediyor ve ağzından salyaları akıyordu. Tıpkı arılara koklatılan TNT gibi... Arılara 24 saat TNT koklatılıyor, ardından şeker veriliyor. Dolayısıyla valizin içinde TNT kokusu alan arılar dillerini dışarı çıkarıyorlar ve şeker yiyeceklerini umuyorlar. Kutuların içindeki üç arıdan ikisinin dilini çıkarması, valizin içinde TNT olduğunun bir kanıtı.

Bu sistem aramalarda köpek kullanılmasından çok daha etkili ve daha ucuz. Bir köpeğin patlayıcı ve uyuşturucu konusunda eğitimi yaklaşık beş ay sürüyor. Maliyeti ise takriben 10-15 bin euro civarında. Oysa düzinelerce arının eğitimi için yalnız bir saat yeterli oluyor. Bununla beraber köpekler bu kontroller sırasında çabucak yorulabiliyorlar. Arıların ise besinleri için ihtiyaç duydukları çiçek nektarı verildiği zaman 24 saat çalışabilme kapasiteleri var.
Arılar yıllardır Amerikalılar tarafından maden ocaklarındaki zehrin ölçülmesinde eğitilmeye çalışılıyordu. Ancak birçoğu açık alanda kaçtığı ve kontrol edilemediği için başarılı olunamıyordu. Inscentinel ise bu araştırmaları kapalı bir alanda yapıyor. Arıların kaçması ise kutularda, plastik bir malzemeye bağlı oldukları için imkânsız.
Şimdilik başarıyla giden araştırmaların uyandırdığı bazı sorular da yok değil. Arıların kokulara duyarlılığının ne kadar geliştirilebileceği, ne tip bagajlarda kullanılabileceği ve kaç tane arıya ihtiyaç duyulabileceği gibi sorular, son günlerde bilim adamları tarafından yüksek sesle telâffuz ediliyor. Düşük maliyetli bu güvenlik tedbirinin sonucunda havaalanlarında arı vızıldamaları arasında "check-in" yaptırma olasılığı çok yüksek.
PAZAR VATAN
<< Önceki Haber Yeni antiterör timi arılar Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER