Özgürgün,
Güney Kıbrıs'ın Türk tarafının çağrılarına geç olmadan
kulak vermesi gerektiğini ifade etti.
Rum tarafının, Doğu
Akdeniz'de tansiyonun yükselmesini ve istenmeyen olayların yaşanabileceği bir ortamın hakim olmasını istediği taktirde,bu takındığı tavra devam edebileceğini kaydeden
Hüseyin Özgürgün, "Ancak, barış ve huzurun hüküm sürdüğü bir
Doğu Akdeniz bölgesi amaçlıyor ise, yapmakta olduğumuz uyarı ve çağrıları geç olmadan ciddiyetle dikkate almalıdır. " ifadesini kullandı.
KKTC Dışişleri Bakanlığı
Basın Merkezi'nden yapılan açıklamaya göre, Özgürgün, Güney Kıbrıs'ın
Türkiye ve KKTC'nin isteklerini kulak arkası ederek bölgede petrol ve
doğal gaz
arama çalışmalarına girişmesinin bölgede huzursuzluk ortamını sürdüreceğini dile getirdi.
Rum
Dışişleri Bakanı Markulli ve
Hükümet Sözcüsü Stefanu'nun son günlerde Türkiye'ye yönelik gerçekleri çarpıtan açıklamalarda bulunduğunu belirten Özgürgün, ""Bundan önce de birçok kez vurgulamış olduğumuz üzere, Rum tarafının muhatabı Türkiye değil Kıbrıs Türk tarafıdır. Rum tarafının Türkiye tarafından muhatap alınma yönündeki çabasının sonuç vermesi de mümkün değildir."ifadelerine yer verdi.
Rum yetkililer tarafından yapılan bu yanlış hesaplamaların iki bölge içinde olumsuz gelişmeler olduğunu aktaran Özgürgün, Güney Kıbrıslı liderlerin bölgede oldu bittiler yaratarak KKTC'nin haklarını
gasp ettiğine vurgu yaptı.
Özgürgün şöyle devam etti: "Bu noktadan hareketle, Türk tarafının haklarını korumak için geçmişte gösterdiği hassasiyeti bundan sonra da göstermekte kararlı olduğu konusunda kimsenin en ufak bir şüphesi olmamalıdır.
Rum liderliği, sırtını bazı üçüncü taraflara dayamak suretiyle haklarımızı korumak yönündeki kararlılığımızı zayıflatabileceğini düşünüyor ise büyük bir yanılgı içerisindedir."