Saat 15.45 sıralarında gelen Türkler, Trablus'ta olayların dün
akşam itibariyle başladığını kendi imkanlarıyla döndüklerini anlattı.
Libya'da bulunan Fas ve
Tunuslu bir grup yolcu da Türklerle birlikte
Atatürk Havalimanı'na indi. Çalışırken ayağını kırdığı için
hastanede yatan Bahri Parlak, isimli vatandaş da tekerlekli
sandalye ile ülkeye döndü.
Mühendis Demir Müftüoğlu, uçakların rötarlı geldiğini belirterek, "Trablus'ta dün akşam itibariyle başladı. Yollarda tedirginlik vardı, dışarı çıkmayın diyorlardı. Bu sabah da bazı yerleri ateşe vermeler olmuş.
Polis noktaları var.
Bingazi'ye tankların çekildiğini duyduk. THY'de 5 Mart'a kadar yer yoktu." dedi.
İş makinesi operatörü bir vatandaş da, kendileri içeri değilken Bingazi yakınlarındaki iş yerlerinin basılıp, yağmalandığını ifade ederek, "Talan ettiler ama insanlara zarar vermediler. Kendi imkanlarımızla Trablus'a geldik. Ajdabiya'da devlet binaları yakıldı, bankalar yağmalandı. Birbirlerini öldürüyorlar ama Türklere zarar vermiyorlar." diye konuştu.
İskenderunlu Tercüman Ali
Savaş ise, durumun vahim ve her tarafın yağmalandığını anlattı. Savaş, "İlk gün olayları gördük. Hayatımızı zor kurtardık. Durumlar iyi değil, tercümanlık yapıyorum. Yaktılar, yıktılar. Çalıştığımız yerden ayrıldıktan sonra bekçi aradı, yağmalama yapıldığını söyledi.
Telefonla konuşan bir
işçi de yakınına, "Canımızı zor kurtardık. Selametle vatanımıza canımızı attık." dedi.
Bu arada, bebek arabasındaki
küçük Hafsa da ailesiyle Trablus'tan geldi.
Çalışırken bacağını kıran ve hastanede yatan Bahri Parlak ise hastane boşaltıldığı için
ameliyat olamadan Türkiye'ye gönderildi. Parlak, raporları olduğu için gelişte sorun yaşamadığını dile getirdi.
Öte yandan, Türklerle aynı uçakta bulunan bir grup Tunus ve Faslı da,
tatil için gittikleri ülkede halkın ikiye bölündüğünü vurguladı.