Houston merkezli
Gülen Enstitüsü tarafından düzenlenen
diyalog toplantısında konuşan Incarnate Word Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Martha Kirk, farklı dinî ve etnik kökenden gelen çocukların
Türk okullarında birbirlerine saygı duymayı ve beraber çalışmayı öğrendiklerini söyledi.
2007'den beri ABD'nin Houston Üniversitesi bünyesinde faaliyet gösteren
Gülen Enstitüsü, bu yıl üçüncüsü düzenlenen Medeniyetler Diyaloğu Platformu toplantısı kapsamında dünyanın dört bir tarafından akademisyenleri buluşturdu. "Medeniyetler Diyaloğu Platformu" niteliğindeki Houston'daki toplantıda temmuz ayında aşırı sağcı bir Norveçlinin Oslo'da işlediği katliamın ardından giderek ciddi boyutlara ulaşan ötekileştirme ile diyalog teması işlendi. ABD,
Meksika,
İngiltere,
Güney Afrika,
Endonezya ve Türkiye'den gelen aydınlar, iki gün boyunca ötekileştirmenin sebeplerini, din, kültür, etnik ve ırka dayalı farklılıkların buna etkilerini, teorik ve pratik sahalarda ötekileştirmenin nasıl çözümlenebileceği gibi konuları tartıştı.
Gülen Hareketi'nin
Kuzey Irak'ta açtığı okulları inceleyen Incarnate Word Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Martha Kirk, "Geçmişte
Kürtçe, Türkmence,
Arapça ve Süryanice konuşan aileler birbirlerinden ayrı iken, bu okullarda çocukların birbirleriyle
arkadaş olduklarını, birbirlerine saygı duymayı ve beraber çalışmayı öğrendiklerini" vurguladı. Endonezya Üniversitesi'nden Prof. Syaafaatun Almirzanah, Muhyiddin Arabi ile ünlü
Alman teolog Meşster Eickhart'ı karşılaştırarak, bu iki büyük kişiliğin teolojik temelde ortaya koydukları prensiplerin diyaloğa nasıl yardımcı olduğunu anlattı. Houston Üniversitesi'nden Prof.
Maria Curtis ise 11
Eylül sonrası ABD'deki Müslümanların yaşamış oldukları zorluklar ve yaptıkları diyalog çalışmalarından bahsetti ve özellikle Türk toplumunun bu konuda son derece başarılı programlar düzenlediğini vurguladı.
Chicago Lutheran
İlahiyat Fakültesi'nden Prof. Mark Swanson da bazı ortaçağ
Mısır-Arap yazılarından hareketle ötekileştirme örnekleri verdi ve "biz-onlar" ayrımından "daha büyük biz" konseptine geçmek gerektiğinin altını çizdi. Türkiye'den programa katılan
Zirve Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr.
Gökhan Bacık da Türkiye'nin Kürt sorununa neden etkili bir siyasî çözüm sunamadığının sebepleri üzerinde durdu.