Bu aşamadan sonra ABD,
Suriye'ye yönelik
yaptırımları BM
Güvenlik Konseyi'ne getirmek için girişimlerini hızlandıracak.
Washington'ın ilk olarak Esed'in meşruiyetini tanımadığını açıklaması beklenirken,
Ankara ise harekete geçmek için Güvenlik Konseyi'nin kararını bekleyecek. Washington, Esed'in adım atması için nihai gün olarak 12
Ağustos Cuma'yı göstermişti. Ancak
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun Şam ziyaretinin ardından bugüne kadar uzatılmıştı. ABD'nin bugün veya yarın düğmeye basması bekleniyor. Esed,
Hama ve Deyr ez Zor'un kapılarını Türk basınına açsa da,
Lazkiye ve Humus'dan gelen haberler kaygıları artırdı. Esed'den reform takvimine yönelik yeni bir açıklama yapması bekleniyordu. Ancak Esed bu yönde adım atmadı. Siyasi partiler yasası, anayasa
reformu,
seçim tarihi, askerlerin çekilme takvimi, affa ilişkin açıklama beklentisi son ana kadar devam ediyor.
İŞTE ANKARA'NIN SURİYE ÇİZGİLERİ
Ankara'nın gerçekçi
politika yürüttüğünü belirten bir diplomat Suriye politikasının ana hatları şöyle sıraladı:
Türkiye hiç kimseye açık çek vermedi.
Akan kan hemen ve mutlaka durmalı.
İkna edilmesi gereken biz değil, Suriye halkı.
Bizden beklentilerin yüksek olduğunu biliyoruz.
Başkalarına göre pozisyon almıyoruz.
Türkiye, şu veya bu kişinin savunuculuğunu yapmamaktadır. Dahası Suriye rejimine kefil olmuş değildir.
Katliamlar karşısında, sessiz kalınması mümkün değil ancak bundan müdahale sonucu çıkartılmamalı.
DAVUTOĞLU, CLİNTON İLE GÖRÜŞTÜ
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun dün ABD Dışişleri Bakanı
Hillary Clinton ile
telefon görüşmesi yaptığı ve Suriye dâhil olmak üzere
Ortadoğu bölgesine ilişkin konular ele alındı. Davutoğlu ayrıca dün
Fransa Dışişleri Bakanı
Alain Juppe ile de Suriye hakkında görüştü.