Katliamın 11. yılı nedeniyle
Türkiye Bosna-
Hersek Dostluk Derneğinden yapılan yazılı açıklamada,
katliamın, 2. Dünya Savaşı'ndan sonra Avrupa'nın ortasında ve tüm dünyanın gözü önünde gerçekleştirilen utanç tablosu olduğu belirtildi. Açıklamada, ''Kurumlar, devletler ve bireyleriyle uluslararası bir
suç örgütü, 2 yaşındaki bebekten 102 yaşındaki nineye kadar binlerce Boşnağı, planlı ve sistemli bir biçimde taşıdıkları Türk isimleri ve
Müslüman kimlikleri nedeniyle katletti'' denildi.
Sırp saldırıları üzerine Sreprenica halkının ''Potocari'' kampına sığındığı ve bu saldırılar sırasında NATO ve güçlü devletlerin tümünün vahşeti sadece seyrettiği vurgulanan açıklamada, şunlar kaydedildi:
''
Lahey Mahkemesinin bu faciayı soykırım olarak nitelendirmesi, Sırp Generali Kristiç'in 46 yıl hapse mahkum edilmesi, başta Sırp kasabı Milosoviç'in ve az sayıdaki cellatların yargılamalarının sürdürülmesi, eski ABD başkanı Clinton'un
anıt mezar açılışına katılması, bazı cılız
kınama belgeleriyle işin geçiştirilmesi bu acıyı dindiremez, bu insanlık ayıbını örtemez.''
HUKUKSAL GİRİŞİM
''Katliam sırasında Sırp milislerin yanında
Ukrayna,
Romanya,
Bulgaristan,
Rusya ve Yunanistan'dan gelerek kendi ulusal üniformalarıyla bu vahşete katılanlar
hesap vermeyecek mi'' denilen açıklamada, Atina'da bir savcının katliamda yer alan Rum gönüllülerle ilgili önsoruşturma başlattığı bildirildi.
Açıklamada, ''Bu insanlık trajedisinin tüm failleri cezalandırılıncaya, mağdurların hakları tazmin edilinceye, sözde
Ermeni iddialarını soykırım kabul eden asıl soykırım faili devletlerden hesap soruluncaya ve Potocari kampı bir '
Soykırım Müzesi' oluncaya kadar'' her türlü hukuksal girişimin yapılacağı belirtildi.