The
Guardian gazetesi, CIA'nin Sakka'yı sorguladığı savına yer verirken
İngiltere Dışişleri Bakanlığı yetkililerinin de Sakka ile görüşmek istediklerini yazdı.
The Guardian gazetesi, El Zarkavi'ye yakın olduğu belirtilen Louia Sakka ile ilgili gelişmeler ve iddialara geniş yer ayırdı.
Kasım 2003'te 61 kişinin ölümü ile sonuçlanan İstanbul'daki bombalı saldırılarını finanse ettiği suçlamasıyla Türkiye'de
tutuklu bulunan Sakka'nın "çok şaşırtıcı" bir kişi olduğunu belirten gazete, Sakka'nın
İngiliz rehine Kenneth Bigley'i kaçıran ve öldüren çetenin bir üyesi olduğunu savunduğunu kaydetti.
AVUKAT KARAHAN'IN AÇIKLAMALARI
Sakka'nın Bigley'i "yargılayan
mahkeme"ye
başkanlık ettiği iddiasına dikkat çeken gazete, Sakka'nın
avukatı Osman Karahan'ın açıklamalarını da aktardı. Gazeteye konuşan Karahan da, Sakka'nın Bigley ile ilgili iddialarını kendisine de anlattığını belirtirken "Müvekkilim, son 10 yılda
İslam için savaşçı oldu" ifaesini kullandı. Buna karşın, Sakka'nın Bigley'i kim öldürdüğünü ve cesedinin nerede bulunduğunu söylemeyi reddettiğini kaydeden gazete, şöyle devam etti: Sakka'nın Sayın Bigley'in öldürüldüğü dönemde Irak'ta bulunduğu ve Zarkavi ile yakın bağları olduğu sanılmasına karşın, iddialarını doğrulatmak zor. (İngiltere)
Dışişleri Bakanlığı yetkilileri, The Guardian'ın kendileriyle temasa geçinceye kadar iddialardan habersizdi ve şimdi İstanbul'da tutulduğu cezaevinde onunla görüşme arayışına girdiler."
CİA BİGLEY'İ SORMAMIŞ
The Guardian da, CIA yetkililerinin Sakka'yı sorguya çektikleri iddiasını yansıtırken, Karahan'a göre, CIA yetkilileri, Sakka'yı sorguya çektiler ancak Sayın Bigley konusunda soru sormadılar" ifadesini kullandı. Karahan, "Amerikalılar Bigley ile ilgili değildir. Onların 50 Bigley'si var" sözlerine de dikkat çeken gazete "Ancak, Bigley'in kaçırılması ve öldürülmesi olaylarını araştıran İngiliz yetkilileri ise, şimdi Sakka'yı cezaevinde sorguya çekmeyi umuyor. (İngiltere) Dışişleri Bakanlığı 'Bu olay ve benzer olaylar kapanmış gibi değerlendirilmiyor' dedi" diye yazdı.
SAKKA BİR CARLOS
Bu arada, The Guardian, Osman Karahan'ın, Sakka'nın kişiliğine ilişkin bazı değerlendirmelerine de yer verdi. Buna göre, Karahan, müvekkilinin kendisini kamufle etmeyi çok iyi bildiğini belirtirken "O, diğer bir
Carlos" şeklinde konuştu. "Müvekkilim, Bigley'in ailesinin, sebepsiz öldürülmediğini bilmesini istiyor. Bu adaletti. Eğer ABD'de ciddi bir suç işleseydi idam edilirdi. Irak'ta aynı şey oldu" ifadesini kullanan Karahan, bir eşi ve üç çocuğu olan Sakka'nın 1990 yıllarının ortasında Halep'te babasına ait başarılı bir
deterjan şirketinde çalıştığını da söyledi.