Fransa'nın önde gelen gazetelerinden
Le Monde bugünkü başyazısını ozurdiliyoruz.com adresinde başlayan kampanyaya ayırdı. Bir grup aydının başlattığı girişime
destek verilen yazıda Cumhurbaşkanı Gül'ün "bu tartışmaların yapılmasının Türk demokrasinin olgunluğuna eriştiğinin göstergesi" sözlerine yer verilirken
Abdullah Gül'ün annesinin
Ermeni olduğunu iddia eden
CHP Milletvekili Arıtman da eleştiriliyor.
Le Monde'un başyazısı:
1915'de
Türkiye'de yapılan soykırım için "Ermeni kardeşlerden özür dilemek" için cesaret göstermek gerekir.
İnternet üzerinde halka açılan
bildirinin öncüsü olan 4 Türk aydın bu cesareti göstermişlerdir. Türk devletinin resmi ideolojisinin inkar politikası, adet üzere, tüm amaçlı ve örgütlü öldürme eylemlerini inkar eden resmi tarihten farklı bir görüş dile getiren kim olursa olsun ona karşı koyar. 1915-1916'da 20. yüzyılın ilk soykırımında katliama uğrayan 1 milyonu aşkın Ermeni'nin kaderi Türkiye'de bir tabu olmayı sürdürmektedir.
1923 Cumhuriyet'in kuruluşundan bu yana kolektif
unutkanlık hâkim oldu: Bildirinin öncülerinden
Baskın Oran "bir
beyin yıkamadan" söz ediyor ona göre "böylesi bir cahillik ancak eğitimle mümkündür". Ama geçmişin hayaletleri geri dönüyor. Türkiye bugün artık içebakıştan kaçınamaz çünkü 90 yıldır inkâr edilen kimliğinin Ermeni tarafı artık gün ışığına çıktı. Siyasi bağlam artık bu duruma daha uygundur.
Türkiye
Avrupa Birliği'ne
aday olduğundan beri
ifade özgürlüğü hâkim. Bu karanlıkta kalmış dönem hakkında sanatsal projeler, romanlar ve filmler yapılmaktadır. 2005 yılında İstanbul'da yapılan bir akademik konferans Ermenilerin
Osmanlı İmparatorluğu döneminde maruz kaldıkları büyük acıları tanıma yolunu açtı. Bu son bildiri gibi kişisel girişimler
psikolojik engelleri aşmada işe yarayacak olan
küçük adımlardır.
Eylül ayında Ermenistan'a resmi ziyarette bulunan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül bu tartışmaların yapılmasına hoşgörü göstermektedir. Gül'e göre bu tartışmaların yapılabilmesi Türk demokrasisinin olgunluğa eriştiğinin işaretidir. Ancak bir Kemalist milletvekili Ermeni kökenleri olmakla suçladığı Cumhurbaşkanının annesinin geçmişine bakmalarını
tavsiye etti. Türkiye'de "Ermeni" sözü hala statlarda, okul bahçelerinde teneffüslerde,
Parlamento koridorlarında sıkça dile getirilen bir
hakaret olarak kullanılıyor. Kişisel olarak özür dileyerek binlerce Türk ağır bir anlamı olan bu sessizliğin yerleşmesine izin vermekten sorumlu olduklarını düşünüyorlar. Ermeni kökenli Hrant Dink'in 2007 Ocak ayında öldürülmesi bunda tarihe ivme kazandırıcı etkisiyle önemlibir rol oynamıştır. Bu bildirinin öncüsü olan 4 aydının Hrant Dink'in yakını olması bir tesadüf değil.
Zaman