Reuters Haber Ajansı'na bir demeç veren
Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan,
Türkiye'nin, '
liman ve havaalanlarının Rumlara açılmasının, Kıbrıslı Türklere yönelik
ekonomik izolasyon kaldırılmadığı sürece mümkün olmadığı' biçimindeki düşüncesine bağlı olduğunu bildirdi.
Türkiye'nin AB'deki dostlarının, üyelik sürecindeki müzakerelerin başarısızlıkla sona ermesine izin vermeyecekleri düşüncesinde olduğunu belirten Erdoğan, müzakerelerin durdurulmasının düşünülemeyeceğini söyledi.
AB'den bir yetkilinin, 'Türkiye'nin AB yolculuğunun raydan çıkabileceği' biçimindeki uyarısına atfen Erdoğan, ''hiçbir makinist, yolculuğuna
kaza yapmak amacıyla çıkmaz'' dedi.
Erdoğan, ''elde olmayan nedenlerden dolayı kaza olur mu?'' sorusuna ise ''
evet'' diyerek
yanıt verdi.
Erdoğan, Türkiye'nin,
KKTC'ye yönelik ekonomik, sportif, kültürel ve turizm alanlarındaki kısıtlamalara son verilmesini istediğini kaydetti.
Türkiye'nin
AB süreci
Türkiye'deki reform sürecinin ivme yitirdiği yolundaki görüşleri kabul etmediklerini vurgulayan Erdoğan, ''tabii ki eleştiriler olacaktır. Daha önce de vardı ve yine olacaktır. Ancak biz, yapmamız gerekeni yapmaya çalışıyoruz'' dedi.
Bazı
yasa tasarılarının,
Meclis tatile girmeden önce oya sunulamaması konusunda da Erdoğan, değişiklikler için ilk önce parlamentodaki yargının yumuşatılmasına ihtiyaç duyulduğunu kaydetti.
Erdoğan, Türkiye'nin AB'ye üyelik sürecinde kapsamlı bürokratik, hukuksal ve
teknik sorunlar üzerinde çalıştığını, AB ile 35 fasıldan 2'ncisi üzerindeki müzakerelerin yıl sonuna dek tamamlanmasını beklediğini söyledi.
Cumhurbaşkanlığı seçimi
Erdoğan, cumhurbaşkanlığı konusunda da, güçlü dinsel inançları bulunduğu gerekçesiyle hiç kimsenin
cumhurbaşkanı olmasının engellenmemesi gerektiğini vurguladı.
Cumhurbaşkanlığına
aday olup olmayacağına dair bilgi vermeyen Erdoğan, partisinin parlamentoda çoğunluğa sahip olmasının,
tercih edilen adayı seçme hakkı tanıdığını, buna karşın, tercihleri üzerinde en geniş desteği sağlamak amacıyla fikir alışverişinde bulunacaklarını bildirdi.
''Tüm ülkeyi bağrına basabilecek, ayrımcılığa izin vermeyecek, partimiz tarafından onaylanmış bir aday olmalı'' diyen Erdoğan, kendisinin cumhurbaşkanlığı konusundaki düşüncesinin sorulması üzerine, ''bu, şu an için gündemde değil'' dedi.
"Türkiye eşinin başı örtülü cumhurbaşkanına hazır mı?"
Erdoğan, Türkiye'nin, eşinin başı örtülü bir cumhurbaşkanına hazır olup olmadığı sorusuna ise, ''bunu halka sormamız gerekir'' diyerek yanıt verdi.
Partisinin, 2002 seçimlerinden önce, dinsel geçmişiyle ilgili olarak sakladığı birşey bulunmadığını belirten Erdoğan, ''(Seçimlerde) eşlerimizin başları örtülü göründük. Halkımız bunu bilerek bize oy verdi. Dindar bir kişinin siyasetçi olma hakkı yok mu? Herkesin istediğini giyebildiği bir dönemde,
dindar bir kişiye 'hayır, bunu giyemezsin' demek, din özgürlüğüne ve vicdana aykırıdır'' diye konuştu.