'Norveç'in 11 Eylül'ü' yakıştırmasına karşı çıkan Belçika Diyanet Vakfı Basın Sözcüsü Coşkun Beyazgül, terörle İslam'ın yan yana anılmasından duyduğu rahatsızlığı dile getirdi. Norveç'i kan gölüne çeviren iki saldırıda çok sayıda kişi hayatını kaybederken gözler bu hain saldırıyı gerçekleştiren faillere çevrildi. Kısa sürede yakalan ve aşırı sağcı olduğu ortaya çıkan Norveçli saldırganın yakalanmadan önce fail olarak Müslümanların işaret edilmesi rahatsızlık uyandırdı. Belçika Diyanet Vakfı Basın Sözcüsü Coşkun Beyazgül, dünkü saldırılardan duyduğu üzüntüyü belirtirken, toplumsal yankı uyandıran bu tür olaylarda fail sandalyesinde ilk önce Müslümanların konmasına tepki gösterdi. Belçika'da da benzer bir şekilde birkaç yıl önce gerçekleşen MP3 cinayetinde Faslıların zan altında tutulduğu fakat yapılan araştırmalar neticesinde Belçikalı genci bıçaklayarak öldürenin Polonyalı bir gencin olduğunun ortaya çıktığını hatırlatan Beyazgül ''Ortada ciddi deliller olmamasına rağmen terörün hemen Müslümanlarla ilişkilendirilmesi kabul edilemez bir durum. Norveç'in 11 Eylül'ü tabirini kullanan basın yayın organları daha duyarlı olmalı. Norveç'te yaşananlar insanlık dışı saldırılar ve bunu şiddetle kınıyoruz. Terörün dini ya da milliyetinin olmadığı bir kez daha görülmüştür. Hangi türden olursa olsun fanatikliğin ne kadar tehlikeli olduğu ortadır. Batılı toplumlarda 11 Eylül'den sonra Müslüman algısı ciddi darbe almıştır. Bununla beraber kendi içimizde de bir algı yanılmasının yaşandığına şahit oluyoruz.'' dedi. Beyazgül, Belçika'daki MP3 cinayetinde fail aranırken bazı Müslüman sivil toplum örgütlerin olayı sanki kendi içlerinden birisi yapmış kabullenmişliği içinde Belçikalılardan özür dilediklerini hatırlattı. İslam inancında bir insanı öldürenin tüm insanları öldürmüş gibi kabul edildiğinin altını çizen Coşkun Beyazgül, İslamofobi ile mücadelede herkesin üzerine görev düştüğünü söyledi. (CİHAN)