Lewis, "
Türkiye, seçilmiş ülkeler içinde en büyük
kredi artışına sahiptir ancak son dönemlerde finansal istikrara bakacak olursak riski artmıştır." dedi.
Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) tarafından düzenlenen 10.
Ekonomi Yaz Semineri (EYS), Denizli'deki PAÜ
Kongre ve
Kültür Merkezi'nde yapıldı.
Seminere Denizli
Vali Yardımcısı Halil İbrahim
Ertekin,
IMF Türkiye Temsilcisi Lewis, Türkiye Ekonomi Kurumu Başkanı Prof. Dr. Ercan Uygur, Alabama Üniversitesi'nden Prof. Dr. Walter Enders ve PAÜ Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Bağcı katıldı.
Az sayıda kişinin dinlediği seminerde konuşan Prof. Dr. Enders, dünyada
gıda fiyatlarının seyrini değerlendirdi.
Temel emtia fiyatlarında son 50 yıllın gelişimin tahlil edildiğini belirten Enders, "
Araştırma, 2000'li yılların ortalarından beri emtia fiyatlarında meydana gelen değişime özel bir vurgu yapıyor. Araştırmacılar, zaman içinde meydana gelen değişimlerin esas sebebinin, son dönemlerdeki
ekonomik gelişme olduğunu tespit ediyor." şeklinde konuştu.
IMF Temsilcisi
Mark Lewis ise "
Küresel Finansal İstikrar" başlıklı bir konuşma yaptı. Bütün problemlere rağmen dünya ekonomisinin
büyümesini sürdürdüğünü vurgulayan Lewis, "IMF olarak iki parçalı bir toparlanmadan söz etmekteyiz.
Gelişmekte olan ülkeler, gelişmiş ülkelere göre daha hızlı büyümektedirler. Gelişmiş ülkelerden kasıt
Japonya,
Avrupa, ABD,
Güney Kore ve benzerleridir. Gelişmekte olanlarsa Çin,
Hindistan,
Brezilya ve Türkiye gibi ülkelerdir." dedi.
Enflasyonun bütün ülkelerde arttığını dile getiren Lewis, "Ancak bu artış,
gelişmekte olan ülkelerde daha fazladır. Aynı zamanda gelişmekte olan ülkelere
bono ve varlık akışı da bir hayli fazladır.
Bu durum, kredi artışını tetiklemektedir. Türkiye'de son zamanlarda bütün piyasalardaki finansal duyarlılıkta artış olmuştur. Gelişmiş ülkelerdeki en büyük risk is
e devlet borçlarıdır.
Yunanistan,
Portekiz ve
İrlanda ekonomilerinin kredi notları, son dönemlerde düşürülmüştür. Ayrıca ABD'deki borç sınırlaması uygulaması da önemlidir. Bu durum, piyasa algısını etkilemektedir." diye konuştu.
Gelişmekte olan ülkelerin büyük
baskı altında olduğunu da söyleyen Lewis, "Bu baskılar güçlü büyüme, enflasyon baskısı oluşturma, finansal varlıkların
fiyat artışı ve yüksek
sermaye girişidir.
Ülkeler, bunları yönetmek için çeşitli yollara başvurmaktadır. Bazıları
para politikası oranlarını arttırırken Türkiye gibi bazı ülkeler de makro politikalarla ihtiyatlı davranmaktadır. Gelişmekte olan ülkelerde, bu baskılar altında sıkı politikalar gereklidir." dedi.