Aşkenazi, Bar
İlan Üniversitesinde, kendisine fahri doktora unvanının verildiği bir toplantıda yaptığı açıklamada, ''Başarılı olamadım. Şalit'in bırakılmasını sağlamak için askeri kuvvet kullanamayacağımızı artık kabullenmemiz gerekiyor'' dedi.
''Hep bir helikopterin, içinde
Gilad Şalit olduğu halde (
Gazze Şeridi ile
İsrail sınırındaki) Erez geçiş noktasına indiğini ve ailesini arayarak oğullarını kurtardığımız müjdesini vermeyi hayal ediyorum'' diyen Aşkenazi, ''Gelgelelim
Hamas onu bulmamızı olanaksızlaştıran bir biçimde saklıyor. Nerede olduğunu bilmiyoruz'' şeklinde konuştu.
Aşkenazi, ''Eğer biz onun serbest bırakılmasını sağlayacak bir askeri seçeneği bulamıyorsak, o halde serbest bırakılması için makul bir bedeli de ödememiz gerektiğini kabul etmemiz gerekiyor'' ifadelerini kullandı.
Açıklamasında
İran konusuna da değinen Aşkenazi, ''Bir askeri seçeneği olasılıklar arasında tutmaya devam etmemiz gerektiği düşüncesindeyim'' dedi.
İsrail'in İran'ın nükleer silahlara sahip olmasına izin veremeyeceğini vurgulayan eski
Genelkurmay Başkanı, İran'a bir
darbe indirilmesi olasılığının uluslararası toplumu bu
ülkeye karşı
ekonomik yaptırımlar almaya yönelttiğine işaret etti ve bu önlemlerin İran'ın 2003 yılında nükleer programını askıya almasını sağladığını kaydetti.
''ORTADOĞU'NUN GÜNDEMİNİ İKİ ÜLKE BELİRLİYOR''
Aşkenazi şöyle devam etti: ''Ortadoğu'nun gündemi Arap dünyasının dışındaki iki ülke; İran ve
Türkiye tarafından belirleniyor. İran olmadan Hamas ve
Hizbullah bugün oldukları konumda olamazlardı. Dolayısıyla İsrail Silahlı
Kuvvetleri İran sınavı için hazır olmalıdır. Kuşku yok ki askeri harekatın bedeli ağır olacaktır ama İran'ın nükleer silahlara sahip olmasını önlemek için hiçbir çabadan kaçınmamaız gerekiyor.''
Aşkenazi, bugün İsrail ordusunun karşı karşıya bulunduğu en büyük zorluğun ise Hizbullah olduğunu belirtip, İsrail ordusu ile Hizbullah'ın karşı karşıya geldiği İkinci
Lübnan Savaşı ile ilgili yöneltilen eleştirilere rağmen, savaşın ardından caydırıcılıklarının arttığını da ifade etti.
Aşkenazi, Hizbullah'ın istemesi halinde, İsrail haritasının hemen hemen her noktasına çok sayıda roket atışı yapabileceğini, ancak asla Celile bölgesini ele geçiremeyeceğini de savundu.