İsrail Radyosu'nun haberine göre, Kuveyt gazetesi El Kabas'a konuşan Arap diplomatik kaynaklar, ABD'nin bugün ya da yarın Suriye'ye askeri müdahalede bulunacağını iddia etti.

Körfez ülkelerindeki kaynaklara göre, ABD bu operasyon için Türkiye, Yunanistan ve Güney Kıbrıs'taki üsleri kullanacak.

Diplomatlar, ABD'nin operasyon için, Suriye'deki BM müfettişlerinin geçtiğimiz hafta yapıldığı iddia edilen kimyasal saldırıyla ilgili incelemelerini tamamlamasını beklediklerini öne sürdü.

Hürriyet'te yer alan habere göre; Kimyasal saldırı iddialarını araştırmak üzere Suriye'de bulunan BM uzmanları, bu sabah erken saatlerde başkent Şam'dan ayrılmıştı. Reuters, görgü tanıklarına dayanarak, karayoluyla Lübnan'a geçen uzmanların Beyrut Havalimanı'na ulaştıklarını bildirmişti.

BM müfettişlerinin ülkeden ayrılmasının ardından AFP'ye konuşan Suriyeli bir güvenlik yetkilisi de, "Her an bir saldırı bekliyoruz. Anında karşılık vermeye hazırız" dedi.

BM uzmanları, 19 Ağustos'ta kimyasal silah kullanıldığı iddialarını araştırmak üzere Şam'a gitmişti. Uzmanlar henüz çalışmalarına başlayamadan 21 Ağustos günü Şam'ın kenar bölgelerindeki Guta'da kimyasal saldırı haberleri gelmiş ve 1400'ü aşkın insanın yaşamını yitirdiği iddia edilmişti. Olayın hemen sonrasında güvenlik gerekçesiyle bölgeye gitmelerine izin verilmeyen uzmanlar, son dört gündür Guta bölgesindeki kimyasal saldırı iddialarını araştırıyordu.

BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun dün Güvenlik Konseyi'nin daimi üyeleri ABD, Rusya, Çin, Fransa ve İngiltere'nin temsilcileriyle görüşmüştü.

ABD basınında BM Genel Merkezi'ndeki görüşmenin içeriğine ilişkin haberlerde, Ban'ın, denetçilerin topladığı örneklerin incelenmesi ve raporun hazırlanması için iki hafta süreye ihtiyaç olduğunu söylediği belirtildi.

Ancak raporun hazırlanması için öngörülen sürenin uzunluğu, operasyon için raporun beklenmesi ihtimalini düşürüyor.

Ban'ın sözcüsü Martin Nesirky, daha önce yaptığı açıklamada, heyetin topladığı bulguların Avrupa'daki laboratuvarlarda inceleneceğini ve hazırlanacak raporun Genel Sekreter tarafından üye ülkelere sunulacağını belirtmiş ancak herhangi bir takvim veremeyeceklerini söylemişti.