İsrail istihbaratında görevli 43 kıdemli yedek asker, ortak bir mektup yazarak bundan sonra Filistinlilerin elektronik haberleşmelerini takip etmeyeceklerini açıkladı. Hayatın her alanının takip edilmesinin şiddeti tetiklediğini anlatan askerler, elde edilen bilgiler kullanılarak Filistinlilere muhbirlik yaptırıldığını aktardı.
"REDDEDİYORUZ"
İsrail ordusunun Filistinlilerin telefon ve elektronik haberleşmelerini izlemekle görevli ‘Birim 8200’de görevli 43 kıdemli yedek asker, artık işgal altındaki Filistin topraklarında yaşayan halkı takip etmeyeceklerini açıkladı. Başbakan Binyamin Netanyahu ve Genelkurmay’a bir mektup gönderen istihbarat görevlisi askerler, “Filistinlilere karşı hareketlerde yer almayı ve işgal edilmiş topraklardaki askeri idareyi kökleştirmekte araç olarak hizmet etmeyi reddediyoruz.” ifadelerini kullandı. Ülkenin en çok satan gazetesi Yedioth Ahronoth’ta yayınlanan mektupta isimlerine yer verilmeyen askerler, İsrail istihbaratının milyonlarca insanın hayatlarının tüm alanlarını izlediğini belirterek “Tüm bunlar normal bir yaşama izin vermiyor, daha fazla şiddeti tetikliyor ve çatışmanın sona ermesini erteliyor.” dedi.
Yedioth Ahronoth’a ve İsrail Ordu Radyosu’na konuşan askerlerden bazıları ise takip ettikleri Filistinlilerle ilgili cinsel tercihler ya da sağlık problemleri gibi özel hayata ilişkin verileri de kaydettiklerini ve bu bilgilerin Filistinlileri muhbir olmaya zorlamakta kullanıldığını kaydetti. 50 gün süren son Gazze harekâtından önceki pek çok sivilin katledildiği hava saldırılarında vurulacak hedeflerin tespit edilmesinde görev aldıkları kaydedilen kimi askerler “Şimdi anlıyoruz ki sorumluluk yalnızca kontrol noktasında duran ya da tetiği çeken askerde değil. Biz de sorumluyuz.” ifadelerini kullandı. Mektubun basına yansımasının ardından Başbakanlık’tan herhangi bir açıklama yapılmazken ordudan yapılan açıklamada, mektubun imzasız olduğu hatırlatılarak iddiaların ciddi olmadığı ima edildi.
Yüzde 20 nüfusu Arap olan İsrail’de istihbarat birimleri, kendi vatandaşlarını izleyebilmek için mahkemeden karar almak zorunda ancak Filistinliler için böyle bir zorunlulukları bulunmuyor. Birim 8200, Filistinlilerin yanı sıra Arap ülkeleri ve İran’ı da izlemekle sorumlu. İsrail’de daha önce de Hava Kuvvetleri’nden, piyade birliklerinden ve iç istihbarat örgütü Şin Bet’ten görevliler işgale ve hükümetin güvenlik politikalarına karşı çıkmıştı.
‘Filistin yönetimi, İsrail hakkındaki savaş suçu dosyasını geciktiriyor’
El Cezire İngilizce televizyonu, Mahmud Abbas liderliğindeki Filistin yönetiminin 50 gün boyunca Gazze’yi yerle bir eden İsrail’in savaş suçlarını araştırmak üzere Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne (UCM) henüz başvuru yapmadığını iddia etti. Kanalın ele geçirdiği belgeye göre, UCM Başsavcısı Fatou Bensouda, daha önce Filistin Adalet Bakanı tarafından verilen ancak Dışişleri Bakanı Riyad Malki’nin onayını gerektiren soruşturma dilekçesi için henüz onaylanmadığını söyledi. Hem Gazze’ye hakim olan Hamas hem de Batı Şeria’yı yöneten Abbas yönetimi, İsrail saldırıları boyunca her iki tarafın da işlediği iddia edilen savaş suçlarının UCM tarafından soruşturulması çağrısı yapmıştı. Ağustos ayı başlarında Lahey’de bulunan UCM’nin merkezini ziyaret eden Dışişleri Bakanı Malki, UCM’nin savaş suçları işleyenleri adalet önüne çıkarması için ellerinden geleni yapmak zorunda olduklarını söylemişti. ABD yönetimi, İsrail ile barış müzakerelerinin sürdüğü süre boyunca Abbas hükümetini uluslararası yargı yollarına başvurmaması için baskı altında tutuyordu.