Yaklaşık 500 ton dolayında olduğu bildirilen kimyasal ve petrol artığı zehirli çöpün,
Yunan bandıralı "Probo Koala" adlı yük gemisiyle
Amsterdam'dan Abidjan'a gönderildiğinin öğrenilmesi üzerine,
savcılık olayla ilgili
soruşturma başlattı.
Savcılığa göre, zehirli atıkların
ülke dışına çıkarılmasında ve satılmasında,
Avrupa Birliği'nin öngördüğü uyulması gerekli kurallar ihlal edildi; Amsterdam limanından böyle bir yükün çıkarılabilmesi için
Çevre Bakanlığı'nın vermesi gereken izinler alınmadı. Yükün içeriğine ilişkin farklı bilgiler bakanlığa iletilerek izin sorunu aşıldı.
Geminin yükü bakanlığa gemi atığı olarak bildirildi.
Verilen bilgiye göre, zehirli atıklar, Amsterdam'daki "Trafigura Beher BV" adlı çok uluslu
firma tarafından gönderildi. Firma, zehirli atıkları önce Amsterdam limanındaki bir merkezde temizlemek istedi, ancak belediyenin karşı çıkması ve işlemin pahalı olması yüzünden
yurt dışına götürülmesi benimsendi. Bunun üzerine şirket zehirli atıkları geçen temmuz ayında Yunan bandıralı gemiyle
Afrika'ya doğru yola çıkardı.
Konu parlamentoya da yansıdı ve muhalefet partileri
Çevre Bakanlığını ağır şekilde suçladı. Muhalefet partilerine göre, Çevre Bakanlığı, geminin yükünün zehirli atık olduğunu bilmesine rağmen, bunu görmezden geldi ve zehirli yükü "gemi atığı ve kirli su" olarak kabul etti. Partilere göre, skandal sayılabilecek bu olayın savunulacak hiçbir yanı bulunmuyor.
Öte yandan,
Fildişi Sahili'nde başkent Abidjan ve çevresine bırakılarak 7 kişinin ölümüne ve 10 binden fazla kişinin de zehirlenmesine yol açan atıkların benzerini taşıdığı sanılan bir gemiye hafta başında Moerdijk kasabasında el konuldu. Gemi mürette
batından bir kişinin zehirlenmesi üzerine savcılık geminin demirlenmesini kararlaştırdı. Savcılığa göre, "Maartens 7" adlı atık taşıyan gemi başlatılan araştırmanın sonuçlanmasına kadar demirli kalacak.
Hollanda, geçen temmuz ayında da 1 ton asbest bulunduğunu bildirerek Otapan adlı geminin
İzmir Aliağa'da sökülmesi için Türkiye'ye satışına izin vermişti. Ancak çevre örgütlerinin girişimi sonucu gemide bildirilenden çok daha fazla asbest olduğu öğrenilmişti. Gemideki asbest miktarının Hollanda Çevre Bakanlığının bildirdiğinden çok daha fazla olduğunun anlaşılması üzerine, gemi Türk kara sularına sokulmamıştı